2 Ekim 2024 Çarşamba

ESP: Ukrayna'da emperyalist savaşa hayır

Ukrayna'da cereyan eden krizin açık bir emperyalist dalaş olduğunun altını çizen ESP MYK'sı, "AKP-MHP faşist koalisyonu da en az emperyalist efendileri kadar sömürgeci, işgalci savaş yanlısıdır. Türkiye ve Kürdistan işçi sınıfı ve ezilenleri faşist saray rejiminin bu yalanlarına karşı çıkmalı, halkların eşitliği ve kardeşliği bayrağını yükseltmeli, bu savaş siyasetinin parçası olmayı reddetmelidir" çağrısı yaptı. 

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Ukrayna'da yürütülmek istenen emperyalist savaşa ilişkin açıklama yaptı. Adına "Ukrayna-Rusya krizi" denilen, gerçekte ise ABD/NATO ile Rusya arasında emperyalist çıkar çatışmasından başka bir şey olmayan yeni bir savaşın fitilinin ateşlendiği belirtilen açıklamada, aylardır devam eden gerilimin Rusya'nın Donetsk ve Luganks özerk bölgelerinin bağımsızlığını resmen tanıdığı açıklaması ve hemen ardından ordusunu bu bölgelere sürmesiyle Ukrayna'nın, emperyalist savaşın merkez üssü haline geldiği kaydedildi.

'EMPERYALİST KARAKTERİ GİZLEMEYE DÖNÜK KILIFLARDAN İBARETTİR'
Sürecin işgal ve savaş düzeyine gelmesinin temel sorumlularının, ABD ve Rusya emperyalistleriyle ırkçı-faşist Ukrayna rejimi olduğunun altını çizen ESP MYK'sının açıklaması şöyle devam etti: "Emperyalist çıkarlar ve yayılmacı, sömürgeci politikalar bu sürecin asıl motivasyon kaynaklarıdır. Karşılıklı güçler tarafından ortaya sürülen 'bağımsızlık', 'toprak bütünlüğü', 'ulusal güvenlik', 'terörizm', 'ulusal çıkarlar' bu savaş siyasetinin emperyalist karakterini gizlemeye dönük kılıflardan ibarettir.

'EMPERYALİST NİTELİKLİ İŞGAL GİRİŞİMİ'
Ukrayna burjuvazisi faşist çeteleri kullanarak 2014 Maidan darbesiyle faşist milliyetçi bir iktidar kurdu. Bu darbeyle bütün demokratik ve devrimci güçleri ezdi. Vahşi katliamlar gerçekleştirdi. Demokratik haklar ve özgürlükler gasp edildi. Ukrayna'nın komünist güçleri ve sendikal örgütleri başta Kiev ve Odessa olmak üzere birçok kentte ağır saldırılara ve faşist katliamlara maruz bırakıldı. ABD/NATO ve AB ise emperyalist çıkarları uğruna bu darbeyi destekledi. Bugün Rusya'nın sözde bağımsızlığını tanıdığını duyurduğu Donetsk ve Lugansk halkı ise faşist karakterli darbeye karşı haklı bir direniş geliştirdi, özyönetimlerini kurdu. Ancak Ukrayna üzerindeki emperyalist dalaş ve çatışmalar yıllara yayılarak sürdü. Bir yandan Ukrayna rejiminin içerideki faşist politikalarıyla özerk bölgelere dönük saldırıları, iktidarın NATO'ya üye olma yönelimi, öte yandan Rusya'nın bu iç savaş ve darbe sürecine gönderdiği milliyetçi güçleri, Donbass bölgesi denilen Donetsk ve Luganks özerk halk cumhuriyetlerine dönük himayeci sömürgeci politikası ve askeri işgal yoluyla Kırım'ı ilhak adımı bugünkü emperyalist dalaşın arka planıdır. Tüm bu süreç içinde ABD ve AB'nin desteğiyle Ukrayna ve Rusya arasında imzalanan Minsk anlaşması, Normandiya Formatı/Dörtlüsü gibi mekanizmalar emperyalist dalaşı ve çıkar çatışmalarının gerilimini azaltmaya dönük kimi girişimler olarak kayda geçse de çıkar çelişkilerinin keskinliği süreç içerisinde bu çatışmaları yeniden tırmandırdı ve süreci bugünkü kapsamlı bir bölgesel savaşın, emperyalist nitelikli işgal girişiminin eşiğine getirdi. Ne ABD/NATO emperyalist emellerinden vazgeçti, ne faşist karakterli Ukrayna rejimi özerk bölgelere dönük saldırganlığını sonlandırdı, ne de Rusya sömürgeci, ilhakçı politikalarından caydı.

'DÜNYA HALKLARI EMPERYALİST SAVAŞA KARŞI TUTUM ALMALI'
Ukrayna'da cereyan eden kriz, açık bir emperyalist dalaştır. ABD/NATO ve İngiltere'nin başını çektiği, AB emperyalizminin de destek verdiği savaş kışkırtıcılığına karşı çıkılmalıdır. Bu güçlerin yanı sıra Ukrayna'da emperyalist amaçları uğruna yayılmacı siyaset izleyen Rusya da Ukrayna'dan defolmalıdır. Ukrayna işçi sınıfı ve ezilenleri başta kendi burjuva devletlerinin milliyetçi, faşist politikalarına karşı çıkmalı, halkların eşit ve kardeş yaşamından yana tutum alarak enternasyonalizm bayrağını yükseltmelidir. Donetsk ve Luganks halkları kendi kaderlerini kendisi tayin etmelidir. Dünya halkları bu iki emperyalist odağa karşı Ukrayna emekçi halkıyla uluslararası dayanışma geliştirmeli, emperyalist savaşa karşı tutum almalıdır.

'BU SAVAŞ SİYASETİNİN PARÇAYI OLMAYI REDDEDELİM'
ABD ve Rusya arasındaki uluslararası gerilimden ve çelişkilerden yararlanmak isteyen, Kürdistan'ı yüz yıldır sömürgeleştiren, Rojava'yı işgal yoluyla devrimi boğmak isteyen, Suriye, Libya ve Dağlık Karabağ savaşlarında aktif rol alarak halkların kanını döken, son olarak Ukrayna'ya silah satarak savaş pazarından nemalanan sömürgeci Türk burjuva devleti ve onun faşist saray rejiminin 'Ukrayna'nın toprak bütünlüğü', 'uluslararası barış' ve 'sorunların diyalog yoluyla çözülmesi' tutumu ise demagojinin en pespaye halinden başka bir şey değildir. AKP-MHP faşist koalisyonu da en az emperyalist efendileri kadar sömürgeci, işgalci savaş yanlısıdır. Türkiye ve Kürdistan işçi sınıfı ve ezilenleri faşist saray rejiminin bu yalanlarına karşı çıkmalı, halkların eşitliği ve kardeşliği bayrağını yükseltmeli, bu savaş siyasetinin parçası olmayı reddetmelidir."