22 Kasım 2024 Cuma

Erdoğan faşizminin bir başka fikri sefaleti: 'Türkiye ekseni' Rojava'ya yıldırım savaş

"Bir Türkiye ekseni?kurulmuştur, yakın gelecekte etkisini çok daha belirgin olarak göreceksiniz. Bugün her ne kadar coğrafya buna karşı ya da hazır değil gibi görünse de, varolan boşluk o kadar büyüyecek ki, Türkiye ekseni dışında hiçbir gücün oluşumu, bu boşluğu doldurma şansı olmayacaktır. Bugünlerde yüzyılların temelleri atılıyor." (İbrahim Karagül)
Diktatör Erdoğan krizin yol açabileceği toplumsal sonuçlarını engellemek icin milliyetçiliği tırmandıracak demagojilere sarılınca tetikçi kalemleri "Yüzyılın meydan okuması" palavraları atıyor veya milliyetçi demagojinin teorisini yapmaya kalkışıyorlar.
 
Faşizmin siyaset teorisyenliğine soyunan İbrahim Karagül, bu fikirsel sefaleti sergilerken ağzındaki baklayı çıkarıyor: "Çok acil biçimde, Suriye'nin kuzeyinde üç bölgeye daha yıldırım hızıyla operasyon başlatılmalı." (Erdoğan'ın meydan okuması 15.08. 18 Yeni Şafak)
 
Önce Karagül'ün faşist teorisinin sefaletine bakalım.
 
"Türkiye Ekseni" vardır. Balkanlar'dan Ortadoğu'nun ve Afrika'nın derinliklerine, Orta Asya'dan Güney Asya'ya kadar"…"Türkiye ekseni dışında hiçbir gücün…bu boşluğu doldurma şansı olmayacaktır. Bugünlerde yüzyılların temelleri atılıyor."(Aynı yazı)
 
Milliyetçilerin ve ümmetçilerin başını döndürebilir ama palavranın düzeyi o kadar yüksek ki inandırıcılığı zayıf.
 
Faşist palavranın dayandığı temel, Türk burjuvazisinin bu coğrafyadaki sermaye yatırımının on milyonlarca doları buluyor olması. Dahası Başûr'da Katar'da Sudan'da askeri üslerinin olması ile Rojava'nın bir kısmını askeri işgalinde tutmasıdır.
 
Sermaye yatırımı Türk burjuvazisinin irileştiğini gösterir. Fakat temel karakteristliğinin sermaye ihracı olmasına bu miktar sermaye dış yatırımı yetmez.
 
İspanya burjuvazisi yalnızca Latin Amerika'da bundan daha büyük miktarda sermaye yatırımına sahipti. Ama emperyalist olamadı ve krizde gerilemek zorunda kaldı.
 
Türk burjuvazisi de faşist temsilcilerinin kanlı birikim ihtirasına rağmen emperyalist olamayacak. Krizde iflaslarla çok daha gerileyecek. Ekonomi politiğin işleyişini Karagül'ün bin faşist reisi gelse de değiştiremez.
 
Askeri üsler Erdoğan diktatörünün maceracı saldırganlığını gösterir. Ama ancak büyük emperyalist güçler ve ittifaklardan birinin yannda pay kapmasından öte bir rol oynamaya yetmezler. Ama Erdoğan faşizminin faşistleştirmekte olduğu kitleyi aldatması ve militarist büyülemesinin aracı yapılabilirler.
 
Yüzyıllar sürecek Türkiye ekseni palavrası bunlara dayanıyor. Üstelik bu eksen Ortadoğu bölgesiyle de sınırlı değil. Turan ve panislam topraklarına ulaşıyor, hatta oldukça aşıyor. Balkanlar'dan Güney Asya'ya ve Afrika'nın derinliklerine…
 
Müslüman Kardeşler hükümetlerinin lideri olacak ve bir haftada Şam'ı işgal edecek lider olarak Türk burjuvazinin yöneteceği Ortadoğu çapında bir eksen kurmayı planlamıştı. Bu plan ve hayali çökünce, daha azıyla kitleleri faşist deliliğe çekemeyeceklerini düşünüyor ki şimdi üç misli fazlasıyla bölgeler çapında eksen olmaya başladıkları ve bunun yüzyıllarca süreceği palavrasını üflüyor.
 
Bir de ABD'nin gerilemesi karşısında Çin, Almanya ve diğer emperyalistlerin rekabetinin yaratacağı olanaklardan yararlanmayı, üç kıtadaki bölgeleri kapsayan alanda "Turkiye ekseni" palavrası olarak yutturmaya çalışıyor.
 
Fakat bu palavralarla, kitleleri faşistleştirmeye devam ederken ağzından çıkardığı baklanın Rojava kantonlarına yıldırım hızıyla savaş olduğunu itiraf ediyor.
 
Fakat Kürt düşmanı savaşını anti ABD'cilikle ambalajlayıp kitleleri aldatmaya girişiyor.
 
Oysa ABD'yle siyasi dalaşına rağmen askeri üslerini ve NATO üyeliğini sürdüren Erdoğan faşizmidir.
 
Demek ki bu yavan ve sefil fikrin bütün amacı iki hedef güdüyor: Rojava'yı işgali genişletmek ve Medya Savunma Alanlarını işgal etmek! Krizin yol açacağı toplumsal depremlerin faşizmi vurmasını saptIrmak için Kürt düşmanlığını "dünya devleti-lideri" demagojisini, anti ABD showlarla milliyetçiliği tırmandırmak!
 
Tutar mı? Tutmaması kriz koşullarında kitlelerde doğacak siyasi heyelan kaymasını gerçekleştirecek mücadeleler geliştirilmesine ve savaşa karşı mücadeleye bağlıdır. Bu başarıldığı ölçüde bırakalım oyunun tutmamasını tahmin edilemeyecek siyasi sonuçlar bile doğabilir.
 
Bir Türkiye ekseni…kurulmuştur, yakın gelecekte etkisini çok daha belirgin olarak göreceksiniz. Bugün her ne kadar coğrafya buna karşı ya da hazır değil gibi görünse de, varolan boşluk o kadar büyüyecek ki, Türkiye ekseni dışında hiçbir gücün oluşumu, bu boşluğu doldurma şansı olmayacaktır. Bugünlerde yüzyılların temelleri atılıyor.
 
Çok acil biçimde, Suriye'nin kuzeyinde üç bölgeye daha yıldırım hızıyla operasyon başlatılmalı. Bakın o zaman ABD'nin hangi eli kesiliyormuş!