Elif Eylül Kaya yazdı | Suruç ve sosyalist olma hikayem
Bu yolculukta belki düşeceğiz. Ama şunu biliyoruz ki; bu yolculuk hiç bitmeyecek. Devrimciler için ölüm yalnızca kişisel tarihlerinin sonudur. Ama toplumsal tarihimizde kadınlara, çocuklara ve gençlere, tıpkı benim hikayemde olduğu gibi ışık olunacaktır.
Suruç'un üzerinden tam 9 yıl geçti...
9 yıl önce bugünlerde 17 yaşında genç bir kadın hatta küçük bir kız çocuğuyken haberi aldığım ana gitmek istiyorum.
Tatilden dönmüş ve heyecanla üniversite tercih sonuçlarımı bekliyordum. Tarih 20 Temmuz'du ve bir haber gördüm Suruç'ta patlama olmuştu. SGDF'li gençlere yönelik IŞİD çeteleri tarafından bir intihar saldırısı çok sayıda ölü ve yaralı… Haber buydu!
Bireysel heyecanlarımın, bireysel sorunlarımın artık eskisi gibi değerli olmayacağı önemli bir tarihin başlangıcıydı, tıpkı 33'lerin ve nicelerinin bireysellikten topluma dönüşümleri gibi...
Kalbimin çok acıdığını bu satırları yazarken bir kez daha hatırladım...
Evet ben bu haberi gördüğümde hayatımda hiç Marx, Lenin okumamıştım. Sosyalizm benim için felsefe tarih derslerinde “ezberlenmiş” küçük paragraftan ibaretti. Ama insandım vicdanı olan bir insandım.
Sürece dair hatırladığım en net cümlem şuydu: Ben orada sıra arkadaşlarımı kaybettim. Mert Cömert ile aynı yaştaydık o da tıpkı benim gibi heyecanla üniversite sınav tercih sonuçlarını beklerken çocuklara oyuncak götürmek, bir devrime tanıklık etmek istemişti. Yakınları tercih listesini paylaşmıştı, neredeyse listemiz aynıydı. Sahici acı bir gerçekti, sıra arkadaşlarımı kaybetmiş olmam…
33'ler sonsuzluğa uğurlanmıştı ama binlercesi onların yolundan, onların mücadelesiyle var olmaya devam etti. Ben ise onlardan yalnızca biriyim.
Suruç katliamının ardından hissettiğim acıyla başlayan benim sosyalist olma hikayem; hepimizin hikayesiydi.
Bu yolculukta belki düşeceğiz. Ama şunu biliyoruz ki; bu yolculuk hiç bitmeyecek. Devrimciler için ölüm yalnızca kişisel tarihlerinin sonudur. Ama toplumsal tarihimizde kadınlara, çocuklara ve gençlere, tıpkı benim hikayemde olduğu gibi ışık olunacaktır.
Bir gün mutlaka zafer biz inanan yeryüzünün lanetlenmiş karanfillerinin olacaktır…