3 Ekim 2024 Perşembe

'Elektrik Piyasası Kanunu yeniden gözden geçirilsin'

Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Pala, "Sermaye çıkarlarının, toplum çıkarları, kamu hizmeti ve kamu denetimi anlayışının önüne geçmediği; doğal kaynaklarımız ve yaşam alanlarımızın, ülkemizin ve çocuklarımızın geleceğinin korunduğu yeni bir düzenleme sektörün tüm tarafların katılımı ile yapılmalıdır" dedi.

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Pala, Maden Mühendisleri Odası (Maden MO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Yüksel ve Makina Mühendisleri Odası (MMO) Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Yener, Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile ilgili EMO Genel Merkezinde basın toplantısı düzenledi.

'TEKLİF SERMAYENİN TALEPLERİ DOĞRULTUSUNDA HAZIRLANDI'
Ortak basın açıklamasını okuyan EMO Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Pala, Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin sermayenin talepleri doğrultusunda hazırlandığını belirtti.

DENETİM MEKANİZMALARI ORTADAN KALDIRILIYOR
Kamu yararına aykırı düzenlemeler içeren kanun teklifinin Meclise sunulduğu şekilde Meclis'te kabul edilmesinin sakıncaları olduğunu ifade eden Pala, "Teklif ile 'özel sektör yatırımcılarının faaliyetlerini daha sağlıklı ve hızlı şekilde gerçekleştirmeleri' gerekçesi altında, kamu adına yürütülen denetim mekanizmaları ortadan kaldırılmaktadır" dedi. Bu kapsamda yıllar boyunca sermaye çıkarları doğrultusunda kamu işletmeciliğinin içinin boşaltıldığı, 80 yılda binbir emekle oluşturulan kamu işletmeleri ve hizmetleri özel sektöre peşkeş çekildiği, kamusal denetimin tasfiye edildiğini kaydeden Pala, "Sonuçta denetim ve şeffaflıktan uzak, vatandaş aleyhine bir sistem oluşmuştur. Oysa sosyal hukuk devletinin vazgeçilemez ilkelerinden biri olan 'kamusal denetim' toplumun menfaatlerinin korunması açısından büyük bir güvencedir. Dolayısıyla özel sektör daha fazla kâr etsin diye kamusal denetimin ortadan kaldırılması kabul edilemeyecek bir durumdur" diye konuştu.

'YEKDEM SERMAYEYE KAYNAK AKTARMA MEKANİZMASI HALİNE GETİRİLDİ'
Bünyesinde çok sayıda Hidroelektrik Santralı (HES) ve Rüzgar Enerji Santralı (RES) olan Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması (YEKDEM), son dönemde sermaye kesimlerine "kaynak aktarma mekanizması" haline getirildiğine dikkat çeken Pala, "YEKDEM'in yarattığı maliyet artışına çözüm bulunması gerekirken, söz konusu kanun teklifi yaşanan sorunu daha da artıracak hükümler içermektedir" dedi.

LASTİK YAKILARAK ENERJİ ÜRETMEK 'YENİLENEBİLİR ENERJİ' DEĞİLDİR
Düzenlemeyle, lastik, çöp ve orman atıklarının yakılarak elektrik üretilmesi "yenilenebilir enerji" kapsamına alındığını söyleyen Pala, "Oysa atıkların yakılarak değerlendirilmesi yenilenebilir enerji değil yeniden kazanım veya başka bir deyişle geri dönüşümdür. Bu yöntemin 'yenilenebilir enerji' olarak kabul edilmesi, YEKDEM üzerinden kimi çevrelere rant sağlanmak istendiği kuşkusunu akıllara getirmektedir" diye kaydetti. Türkiye'nin ömrünü tamamlamış lastikler, şehir çöpleri ve orman atıklarının yakılmasıyla üretilecek enerjiye değil; ucuz, sağlıklı ve çevre dostu yenilenebilir enerji kaynaklarının değerlendirilmesine gereksinimi olduğunun altını çizen Pala, "Kaynak türü ve teknolojisi ne olursa olsun doğaya ve insan sağlığına zarar veren, toplumsal yaşamı olumsuz etkileyen tesisler YEKDEM kapsamından çıkartılmalıdır" ifadelerini kullandı.

KAYIP-KAÇAK GİDERLERİ FATURALARA YANSITILMAMALI
Kanun teklifinde elektrik dağıtım bölgelerinin özelleştirilmesine gerekçe olarak sunulan kayıp-kaçak tüketimlerinin kabul edilebilir seviyelere düşürülmesine ve enerjinin verimli kullanılmasına yönelik ciddi bir düzenleme yapılmadığını belirten EMO Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Pala, dağıtım şirketlerinin sorumluluğunda olan kayıp kaçak tüketimlerinin ve sayaç okuma giderlerinin faturalara yansıtılmaması gerekmektiğini söyledi.

Türkiye'de kamusal denetimin ve çalışmaların yürütülmesinde liyakat esasına uyulmadığı için çalışmalar mevzuata ve tekniğe uygun yürütülmediğini ve bunun da uygulamada sorunların yaşanmasına neden olduğunu ifade eden Pala, "Maden ruhsatlarında süre uzatımının 6 aydan bir yıla çıkarılmasının nedeni liyakatsız atamalar olup bu tür kanun düzenlemeleri ile bu sorunlar düzeltilemez" diye belirtti.

EMO Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Pala konuşmasını şöyle sürdürdü:

'İŞÇİ SAĞLIĞI VE İŞ GÜVENLİĞİ SORUNU OLAN ŞİRKETLER KORUNUYOR'
"Kanun teklifinde; Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) ile Türkiye Kömür İşletmeleri'nin (TKİ) uhdelerinde bulunan ve rödövansçılara devredilen maden ruhsatlarının, kamu kurumunun getirdiği mevcut bütün muafiyetlerden faydalanması sağlanarak, orman, çevre, tarım vb. gibi izinler de dahil rödövansçı şirketlere önemli ayrıcalıklar sağlanmakta, işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda zaten sorunlu olan bu şirketler korunmaktadır.

"Kanun teklifinin jeotermal kaynaklara ilişkin düzenlemelerin yapıldığı 26. ve 29. maddeleri ile jeotermal kaynaklar ve doğal mineralli sulardan elde edilen ve kaynağın bulunduğu ilde yaşayanların mahalli ve müşterek ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla 'Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlıkları veya İl Özel İdarelerine' aktarılan idare payı, kaynağın kullanım alanına göre belirlenmesi öngörülmekte, ancak bu payın beşte dörtlük (4/5) gibi büyük kısmı, genel bütçeye aktarılmakta ve kullanımı da İçişleri Bakanının tasarrufuna bırakılmaktadır. Oysa 'doğal kaynakların gerçek sahibi halkımızdır.' ilkesinden yola çıkarak jeotermal kaynaklardan elde edilen idare payının yöre halkının ihtiyaçları için kullanılması gerekmektedir.

'DÜZENLEME YENİDEN GÖZDEN GEÇİRİLSİN'
"Elektrik Mühendisleri Odası, Maden Mühendisleri Odası ve Makina Mühendisleri Odası olarak bizler, tüm milletvekillerimizi söz konusu düzenlemeyi yeniden gözden geçirmeye çağırıyoruz. Sermaye çıkarlarının, toplum çıkarları, kamu hizmeti ve kamu denetimi anlayışının önüne geçmediği; doğal kaynaklarımız ve yaşam alanlarımızın, ülkemizin ve çocuklarımızın geleceğinin korunduğu yeni bir düzenleme sektörün tüm tarafların katılımı ile yapılmalıdır."