Eğitim-Sen: Köy enstitüleri geleneğine sahip çıkıyoruz
Köy enstitülerinin 84. kuruluş yıl dönümüne ilişkin basın toplantısı düzenleyen Eğitim-Sen, "Köy enstitüleri deneyiminin ülkenin öğretmen yetiştirme sistemine yaptığı somut katkılar, aradan geçen yıllara rağmen günümüzde de hatırlanmakta ve savunulmaktadır" ifadelerini kullandı.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen), köy enstitülerinin 84. kuruluş yıl dönümüne ilişkin Ankara'da bulunan Eğitim-Sen Genel Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi.
Basın metnini okuyan Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak, "Kurulduğu dönemde ülkenin içinde bulunduğu bütün imkânsızlıklara rağmen ülkemizin en önemli aydınlanma ışığı olmayı başaran Köy Enstitüleri'nin zengin pratiği, aradan geçen 84 yıla rağmen hatırlanmayı hak ediyor" ifadelerini kullandı.
'ÜLKE TARİHİNE DAMGA VURMUŞ BİR EĞİTİM MODELİ'
"Eğitim üretim içindedir" şiarını ilke edinen köy enstitülerinin üretime ve kalkınmaya yönelik öğrenimi temel alan, ülke tarihine damga vurmuş bir eğitim modeli olduğunu belirten Irmak, "Köy enstitüleri kırsal yörede toplumsal, ekonomik ve kültürel kalkınmayı sağlamak; bu alanda ilgili gerekli insan gücünü yetiştirmek için kurulan temel eğitim kurumları olmuştur. Köy enstitüleri deneyiminin ülkenin öğretmen yetiştirme sistemine yaptığı somut katkılar, aradan geçen yıllara rağmen günümüzde de hatırlanmakta ve savunulmaktadır" dedi.
'UZUN YILLARDIR EĞİTİM MÜFREDATLARI KÖY ENSTİTÜLERİNİN GERİSİNDEDİR'
Bugünün siyasi iktidarı tarafından hedef haline getirilen köy enstitülerinde okutulan derslerin yüzde 50'sinin kültür, yüzde 25'inin tarım ve yüzde 25'inin teknik derslerden oluştuğunu ifade eden Irmak, "Türkiye'de uzun yıllardır uygulanan eğitim müfredatları ve ders programlarının köy enstitüleri zamanının çok gerisinde kaldığı açıktır. Köy enstitüsünü bitiren bir öğretmenler sadece bir ilkokul öğretmeni olmamış, aynı zamanda ziraatçilik, sağlıkçılık, duvarcılık, demircilik, terzilik, balıkçılık, arıcılık, bağcılık ve marangozluk konularında uygulamalı olarak öğrendiklerini öğrencilerine aktarma olanağı bulmuşlardır" dedi.
"Köy enstitüleri aracılığıyla, öğrencilerin bilgi ve yeteneklerinin geliştirilmesi amaçlanırken aynı zamanda okul içinde kazanılan bilgi ve deneyimlerin günlük hayata aktarımı da önemli ve gerekli görülmüştür. Eğitim açısından bakıldığında, çocukların öğrenmeyi sevmeleri, hem birer köy öğretmeni olarak yaşadıkları köylere ışık olmaları, hem de ufuklarının açılması açısından bu okulların birer dönüm noktası olmuştur" diyen Irmak, bu okulların güncel açıdan da önemli bir model olduğunu söyledi.
'KÖY ENSTİTÜLERİ GELENEĞİNE SAHİP ÇIKIYORUZ'
"Ezberci olmayan, yaratıcılığı ön plana alan, analitik düşünen, bilimsel, demokratik, laik ve karma eğitim anlayışı benimsendiği için köy enstitüleri kapatılmıştır" ifadelerini kullanan Irmak, köy enstitüleri pratiğinin eksikliğinin çok yakından hissedildiğini söyledi.
Irmak, şöyle devam etti: "Geçmişte Köy Enstitülerini kapatan ve yarattığı tüm olumlu izleri silmeye çalışan karanlık zihniyet ile bugün devletin bütün olanaklarını eğitimi dinselleştirme ve piyasalaştırma için çalışanlar ve eğitim sistemini iktidarın siyasal-ideolojik hedefleri doğrultusunda biçimlendirmek isteyenler aynı kaynaktan beslenmektedir. Eğitim Sen olarak 84. yılını kutladığımız köy enstitülerinin ilerici, demokrat ve aydınlanmacı geleneğine sahip çıkıyor, köy enstitülerinde olduğu gibi, toplumcu eğitim felsefesinin, aklın, bilimin, laikliğin ve demokratik öğrenme ve öğretme ortamlarının eğitim sistemimizde egemen olması için mücadelemizi sürdüreceğimizin bilinmesini istiyoruz."