24 Kasım 2024 Pazar

Deniz Yücel: Kirli anlaşmayla tahliye istemiyorum

Serbest kalması için Ankara ile Berlin arasında "kirli" bir anlaşma yapılmasına karşı olduğunu belirten Die Welt gazetesi muhabiri Deniz Yücel, özgürlüğünün "tank ticaretiyle lekelenmesini istemediğini" söyledi.
Türkiye'de 11 aydır tutuklu bulunan Die Welt gazetesi muhabiri Deniz Yücel, Alman haber ajansı dpa'ya avukatları aracılığıyla röportaj verdi. Serbest kalması karşılığında Ankara ve Berlin arasında "kirli bir anlaşma" yapılmasına karşı olduğunu söyleyen Yücel, "Kirli anlaşma varsa ben yokum" dedi. Yücel, özgürlüğünün "Rheinmetall'in tank ticareti ya da diğer silah tüccarlarının faaliyetleriyle lekelenmesini" istemediğini kaydetti.
 
Yücel, Gülen yapılanmasına dahil oldukları gerekçesiyle Türkiye tarafından aranan kişilerin muhtemel değiş tokuşuna da aynı şekilde karşı olduğunu belirtti.
 
'TECRİT SONA ERMEDİ'
 
"İyi olduğunu" söyleyen Yücel, kendisine uygulanan ve bir "işkence metodu" olarak betimlediği tecritin sona ermediğini ancak hafifletildiğini kaydetti.
 
Yücel, "Ancak diğer taraftan bir kötüleşme var. Eşim Dilek ile en iyi ihtimalle ayda bir kez aramızda cam olmadan konuşabiliyoruz. Önceden yalnızca dışarıdan gözlemleniyorduk. Artık görüşme esnasında ayrıca bir icra memuru da bulunuyor" dedi.
 
Kendisiyle ilgili iddianamenin hala hazırlanmamış olmasıyla ilgili soruyaysa Yücel, "Ya başsavcılık beni unuttu ya da buna dair bir talimat almadılar" cevabını verdi.
 
'TÜRK HÜKÜMETİ GÖZLEMCİ DEĞİL, TARAF'
 
Türkiye'de yargı bağımsızlığının durumuna da Yücel, "Türk hükümetinin benim vakamda ve diğer birçok Türk meslektaşımın vakasında yalnızca ilgili bir gözlemci olduğu, yalan" dedi. Yücel, "Hükümet izleyici değil, gayet resmi bir biçimde bir taraf" diye belirtti.
 
'KHK İLE AMAÇLANAN: KAMUSAL AŞAĞILAMA'
 
Yücel, yayınlanan KHK'larla ilgili olarak "Bunlarla amaçlanan şey gayet açık: Kamusal aşağılama ve peşin hüküm" ifadelerini kullandı.
 
Deniz Yücel, tutuklanmasının ardından kendisine gösterilen dayanışma için "herkese çok müteşekkir" olduğunu da belirtti. Bu dayanışmanın "cezaevinde unutulacağı endişesini" bertaraf ettiğini söyleyen Yücel, "Her ne kadar bana bunların çok azı iletiliyor olsa da özellikle de bana mektup yazan kişilere müteşekkirim" şeklinde konuştu.