3 Ekim 2024 Perşembe

Çepni: Torba yasa Alamos Gold-Uyar Holding yasasıdır

Meclis'te görüşülen Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ne ilişkin konuşan HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, "Bu yasa Alamos Gold-Uyar Holding yasasıdır. Bu yasada halk lehine, doğa lehine tek bir madde dahi yoktur" diye belirtti.

Meclis Genel Kurulu'nda, Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmeleri devam ediyor.

Teklife ilişkin genel kurulda konuşan HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, yasa teklifinin iktidar tarafından, "Özel sektörün yatırımlarının daha sağlıklı ve hızlı şekilde gerçekleştirilmeleri…" şeklinde gerekçelendirildiğini söyledi. Yasa teklifinin mantığının bu cümlede çok açık ortaya konulduğuna dikkat çeken Çepni, "Bugün Türkiye'de, neredeyse bütün coğrafya bir enerji yatırımı çöplüğüne dönüşmüş durumda. Bu enerji yatırımları da özel olarak bir enerji ihtiyacı üzerinden tarif ediliyor ve bu enerji ihtiyacı üzerinden de şirketlere, enerji şirketlerine, inanılmaz olanaklar, yetkiler veriliyor ve sonuç ortada" diye konuştu.

Torba yasada küresel ısınmayla ilgili tek bir maddenin olmadığını vurgulayan Çepni, yenilenebilir enerji ile ilgili bir düzenlemenin torba yasada olmadığını söyledi. Çepni konuşmasını şöyle sürdürdü: "Şimdi, bakın arkadaşlar bu projelere yani ülkenin dört bir tarafını köstebek yuvasına çeviren, inşaat alanına çeviren, delik deşik eden bu projelere ülkenin bilim insanları, ekoloji örgütleri ve halk çok ciddi itirazlar gerçekleştiriyor. Peki, iktidar bütün bu tartışmalar sırasında ne yapıyor? Yeni olanaklar, yeni fırsatlar veriyor ve bütün bu itirazları yok sayarak bunları yapıyor. Ek olarak ne yapıyor? Bütün itiraz edenlere polisiyle, jandarmasıyla, kolluk güçleriyle; buralara, bu insanlara saldırmakla meşgul. Karadeniz'de, Ege'de, Kaz Dağları'nda, Bursa'da, Ünye'de ve en son maden işçilerine dönük saldırılar bunun bir ifadesi. Yani iktidar şunu söylüyor 'Biz iktidar olarak, sizler için neyin iyi olduğunu biliyoruz, buna karar vermişiz, ihtiyacı da tarif etmişiz dolayısıyla bunun önündeki her türlü engeli de kaldırma hakkımız var, dolayısıyla sizin itiraz etme hakkınız yok' diyor."

Doğayı katleden, tarım alanlarını bitiren, suları bitiren, ormanları yok eden, insanı zehirleyen bir enerji politikasının, enerji ihtiyacının tarif edilemeyeceğini belirten Çepni, bunun ancak rant politikası olarak tarif edilebileceğini söyledi. Çepni, "Hukuk bu rant politikasının, bu talan politikasının doğrudan bir parçasıdır. Cerattepe de, Hasankeyf'te… Bakın, Hasankeyf 12 bin yılık insanlık mirası yine bu enerji politikalarının kurbanı olmuştur. Kaz Dağları yine hem Türkiye'nin hem dünyanın akciğerleri işte Alamos Gold'a buralar heba edilmiştir" dedi.

Çepni konuşmasını şöyle sürdürdü: "Yenilenebilir enerji meselesini biz uzunca zamandır savunuyoruz. Yani yerinde ve yerelinde yenilenebilir enerji bizim temel olarak çözüm önerimiz. Fakat bu, kamusal olmak zorundadır. Yani özel şirketlere devredilen kar üzerine kurulu bir yenilenebilir enerji sistemi olmaz, işte olmadığını bu dönemde görüyoruz. Şimdi, siz, ne idüğü belirsiz şirketlere bu projeleri verirseniz bunların derdinin kar olacağı ortada. Örneğin JES çöplüğüne dönmüş durumda Aydın, Ege. Şimdi, siz JES'leri doğru yapmazsanız, yenilenebilir enerji sistematiğine göre yapmazsanız yani siz, kar elden gidiyor diye, çektiğiniz sıcak suyu deşarj etme zahmetine katlanmazsanız, o suyu, o zehirlenmiş suyu işte tarlaya, suya akıtırsanız bu JES, yenilenebilir olmaktan çıkar; bu, termik santralden başka bir şeye dönüşmez. Dolayısıyla işte RES'ler de bunun içinde, aynı şey geçerli, GES'ler için de aynı şey geçerli. Siz, bunlar daha çok kar getirsin diye, daha az masraflı olsun diye bunları köylerin dibine yaparsanız, bunları dip dibe yaparsanız, bunları kuşların göç yollarına yaparsanız, tarım alanlarına yaparsanız bu, diğerlerinden farklı bir enerji politikası olmaz.

"Şimdi, bu konuda bir YEKDEM var ve YEKDEM nasıl çalışıyor? YEKDEM, halkın bütçesini bu şirketlere hortumlamak için kullanıyor. 2019 senesinde 25 milyar TL hortumlamış, bu, 2020 senesinde de 30 milyar TL düzeyine çıkmış. Yani YEKDEM, yenilenebilir enerji meselesini halk ve doğa lehine inşa etmek, kurmak derdinde değil. Bu, parayı şirketlere hortumlamak için kurulmuş bir mekanizma.

"Şimdi, burada YEKDEM meselesinde, yine, biyokütle enerji hususu var. Evet, biyokütle, yine, yenilenebilir enerji santralleri sınırları içerisinde fakat yetmiyor, şimdi de lastik yakmayı da bunun içine koyuyor. Yani siz zehir yakacaksınız ve bunu da 'yenilenebilir enerji' diye halka yutturacaksınız. Böyle bir dünya maalesef yok.

"Burada, toplamda bu tasarı şirketlerin ihtiyacı, yani Alamos Gold şirketinin, işte, Uyar Holdingin talebidir bu yasalar. Yani bir yıl boyunca yasa dışı olarak orayı işgal eden Alamos Gold firmasını oradan çıkaramayan devlet başka bir çare olarak ona başka yeni ruhsatlar alabilmenin, yeni inşaatlar başlatabilmesinin olanaklarını sunuyor. Bu yasa Alamos Gold-Uyar Holding yasasıdır. Bu yasada halk lehine, doğa lehine tek bir madde dahi yoktur. AKP on sekiz yıllık iktidarında en telafisi mümkün olmayan tahribatları yaratmıştır ve en büyük rant alanı da doğanın ve insan emeğinin talanı biçiminde gerçekleşmiştir. Dolayısıyla, biz Halkların Demokratik Partisi olarak bu torba yasanın tümüyle geri çekilmesini talep ediyoruz ve bu konuda mücadele yürüten ekoloji örgütleri ve bilim insanlarıyla yan yana, hep birlikte bu çağrıyı buradan yineliyoruz ve bu konuda da hep birlikte mücadele edeceğimizi buradan bir kez daha yineliyoruz."