3 Ekim 2024 Perşembe

Çelebi: İçişleri Bakanlığı bu raporla kayyumları meşrulaştırmaya çalışmış

Kayyum gasbıyla görevden alınan HDP Akpazar Belediye Eşbaşkanı Çelebi, İçişleri Bakanlığı'nın "Terörden Arındırılmış Belediyeler ve Hizmetleri" başlıklı raporunu değerlendirdi. Kayyumların uluslararası hukuka dayandırılmak istendiğini, ancak Türkiye'de durumun İspanya ve İtalya'daki gibi olmadığının altını çizen Çelebi, belediyelerin yaptığı birçok hizmetin de kayyumlara mal edildiğini belirtti. Çelebi, ayrıca hiçbir belediye başkanına isnat edilen suçun görev süresine dair değil daha öncesine ait olduğunu da vurguladı.

İçişleri Bakanlığı, kayyum darbesiyle gasp ettiği belediyelere ilişkin rapor yayımladı. "Terörden Arındırılmış Belediyeler ve Hizmetleri" başlıkla raporda, Bakanlık gasp ettiği belediyelerin yaptığı hizmetleri kendi hizmetiymiş gibi gösterdi, üstelik seçilmiş belediye başkanlarını da görevden almadan önce haklarında açılan davalardan dolayı suçlu ilan etti.

Raporda yer alan belediyelerden biri de Dersim’in Akpazar (Peri) Belde Belediyesi. Peri Belediye Eşbaşkanı Orhan Çelebi, göreve gelmeden önce hakkında açılan davalar nedeniyle peşinen suçlu ilan edilenlerden.

'HUKUKSUZLUKLARINI ULUSLARARASI HUKUKA UYGUN GÖSTERMEYE ÇALIŞMIŞLAR'
Raporu ETHA'ya değerlendiren Peri Belediyesi Eşbaşkanı Çelebi, "Hem iç hukuka hem de uluslararası hukuka uygun olduğunu kanıtlamaya çalışmışlar. Özellikle hukuk bakımından İtalya ve İspanya'yı örnek göstermişler. Katalonların özerklik ilan etmesinden kaynaklı olarak merkezi yönetimin gözaltına alınması, görevden alınarak yerine yeni atamaların yapıldığı söyleniyor raporda. Güney İtalya'da da bazı belediyelerin yolsuzluklara karıştığını bunlardan dolayı da görevden alınarak yerlerine yeni atamaların yapıldığı söyleniyor. Burada da kendi yaptıklarını uluslararası hukuka uygun olduğunu savunuyorlar" dedi.

'GÖREV SÜRECİMİZE DAİR RAPORDA HİÇBİR SUÇ YOK'
Ancak Türkiye'de yaşanan durumun İspanya ve İtalya örnekleriyle alakası olmadığını söyleyen Çelebi, çünkü söz konusu yerel yönetimlerin isnat edilen suçun görev sürelerinde olduğu ve bunun yerine yeni atamaların yapıldığını kaydetti. Çelebi, şöyle açıkladı: "Bizim durumumuzda bu yok. Görev başındayken, seçilmeden önce sözüm ona suçlarımızdan dolayı görevden alınmış ve yerimize kayyum atanmış. Görev süreçlerine dair hiçbir dayanak yok; yolsuzluk, ihaleye fesat karıştırma ya da onların deyimiyle para aktarmak..."

'MÜFETTİŞİN LEHİMİZE HAZIRLADIĞI RAPORU ALAMIYORUZ'
HDP’li belediyelerin tamamen halka hizmet amacıyla görev üstlendiklerini ve süreçte yüzlerce örnekle bunu kanıtladıklarını dile getiren Çelebi, kayyum darbesinin ardından İçişleri Bakanlığı'nın tüm belediyelere teftiş için müfettiş yolladığını hatırlattı. Çelebi, "Bizim belediyemizde de iki hafta kaldı müfettiş, görev sürecimize ilişkin incelemeler yaptı. Tüm harcamaları, yaptığımız işleri yerinde inceledi ve tümünün usule uygun olduğunu, harcamaların gerçek karşılığının olduğunu raporladı ve 'herhangi bir sorun yoktur' diye de raporda belirtti. Ama ne hikmetse biz bu raporları alamıyoruz. Belediyeden ve İçişleri Bakanlığı'ndan istememize rağmen şu ana kadar müfettişin hazırladığı raporlar elimize geçmiş değil. İçişleri Bakanlığının hazırladığı bu rapor, kendi hukuksuzluklarına, hukuksal dayanak bulmak amacı taşıyor" ifadelerini kullandı.

'DAVASI SÜREN EŞBAŞKANLARI ADAY GÖSTERDİĞİ İÇİN HDP'Yİ SUÇLU GÖSTERİYORLAR'
Çelebi, birçok HDP'li belediye eşbaşkanı hakkında devam eden dosyalar nedeniyle görevden alındığının belirtildiğini ancak süren dosyaların hepsinin görev sürecinden önce olduğuna dikkat çekti. Çelebi, "'HDP bunların suçlarını bildiği halde aday gösterdi' diye bir cümle var. Hem benim şahsıma hem de benim ceza aldığımı bildiği halde aday gösterildiğimi ve bunun da HDP'nin suçu olduğuna yönelik bir ima. Özellikle benim görev aldığım Peri belediyesindeki kayyum sürecinde yapılan işlere dair bir veri de var; 4 bin lira borç ödendiği, 380 bin harcama-yatırım yapıldığına dair. Borç kısmına dair mümkündür devrederken yapılan işlerden kalan borçlar var, bunların karşılığı da var ama yapılan hizmetin bedeline dair verilerin büyük bir bölümü gerçeği yansıtmıyor. Biliyorum çünkü pratik olarak sahada çalışmalarımı sürdürüyorum" diye konuştu.

'YAPTIĞIMIZ BAZI İŞLERİ KENDİLERİNE MAL ETMİŞLER'
Raporda, 50 bebeğe "hoşgeldin bebek takımı ailelere" verildi diye bir ibare olduğunu söyleyen Çelebi, şöyle konuştu: "Bölgede 50 bebek doğmadı bu süreçte, 50 bebek doğsa bölgede nüfus patlaması yaşanır bizim de bundan haberimiz olur, ailelere 'gözaydın' ziyaretinde bulunurduk. 3-5 bebek doğdu. Bizim yaptığımız bazı işleri kendilerine mal etmişler; örneğin mezar etraflarının düzenlenmesine ilişkin çalışma yapıyorduk bitirmiştik bunu kendileri yapmış gibi göstermişler. Ayrıca yine belediye garajının yeniden yapıldığını söylüyor rapor, mevcut garajın arkasına istinaf yapıldı. Ama bu belediye bütçesiyle yapılmadı, karayolları orada bir çalışma yapıyor, belediyenin bir binası karayolları çalışanlarına tahsis edildiğinden karayolları karşılığında istinaf duvarı yapmıştır. Öte yandan bizim dönemimizde açılan halka açık bir park alanı vardı, daha doğrusu önceki kayyum da askerler gasp etmişti, biz göreve geldikten sonra orayı yeniden düzenlemiştik. O park alanı yine askerler tarafından işgal edilmiş, üstelik insanların gelebileceği açık alan olan tek park olmasına rağmen. Buna benzer bizim yaptığımız birçok işi kendilerine mal etmişler. Bunların somut incelemelerini önümüzdeki günlerde yapacağız. Günübirlik mahallelerde çalışma yürütüyor ve raporlarını tutuyoruz, 380 bin liralık hizmetin olmadığından kesinlikle eminiz. Onlar açısından ne ifade ettiğini önümüzdeki süreçte göreceğiz."

'KAYYUMLARIN, HUKUKSAL DAYANAĞI YOKTUR'
Atanan kayyumların vali ya da kaymakam olduğu için birden fazla görevi olduğunu ve bu nedenle belediyelerin ikinci planda kaldığını söyleyen Çelebi, "Birinci görev mülki amirliği yaptığı valiler için il, kaymakam için ilçelerdir. Belediyeler belki büyük şehirler bakımından daha öne çıkar ranttan dolayı, ama bizim belediyeye bakıldığında kayyum iki haftada bir ya da haftada bir uğruyor. İki haftada bir belediyeye uğrayan, oranın çalışmasını nasıl sağlar, sorunları çözmeye ne kadar irade gösterebilir ya da ne kadar ilgili olabilir. Bizim beş ayda yaptığımız işle onların bir yılda yaptığı işi karşılaştırdığımızda görevde olan bir belediye başkanının hem halkla iç içe olması hem de sorunlarını anında tespit edip çözmesi, talepleri görmesi ve hızla çözüm gücü olmasının önemini bir kez daha görmüş oluyoruz. Kayyumların bu açıdan fazla işlevi yok. Kayyumların, hukuksal dayanağı yoktur, bu hukuksuzluğa karşı mücadele ediyoruz" dedi.