2 Ekim 2024 Çarşamba

Buldan: Newroz'da milyonlar çözümü gösterdi

Partisinin Siirt kongresinde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Newroz kutlamalarında milyonların çözüm yolunu gösterdiğini söyledi. 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Siirt İl Örgütü, "Şimdi HDP Zamanı" şiarıyla 4'üncü Olağan Kongresi'ni gerçekleştirdi. Kongrenin yapıldığı salona, "Kadınlar irademizdir, dokunamazsınız, mücadelemiz mühürlenemez", "Em ê tecrîdê bişkînin, faşizmê hilweşînin (Tecridi kıracağız, faşizmi yıkacağız)", "Faşizme karşı direniş, halklara demokrasi ve adalet", "Tecrîdê rakin, deriyê İmraliyê vekin, aştiyê ava bikin (Tecridi kaldırın, İmralı kapılarını açın, barışı sağlayın)" pankartları asıldı. Yine hasta tutuklu Kürt siyasetçi Aysel Tuğluk'un fotoğrafının da yer aldığı "Hasta tutsaklar onurumuzdur" pankartı salona asıldı. 
 
Yüzlerce kişi, yöresel kıyafetleri ile sarı, kırmızı ve yeşil flamalarıyla kongre salonunu doldurdu.
 
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, "Sizleri Newroz'un coşkusuyla selamlıyorum" diyerek konuşmasına başladı. Newroz'un gücüyle kongrelerini gerçekleştirdiklerini ifade eden Buldan, "Newroz'un Türkiye'nin her yerinde ve Avrupa'nın birçok kentinde bu kadar güçlü, bu kadar kararlı ve kitlesel geçmesinin elbette halkımızın, Kürt halkı başta olmak üzere Türkiye'deki demokrasi güçlerinin, barışı isteyenlerin büyük bir emeğinin ve katkısının olduğunu hepimiz biliyoruz. Newroz bunun göstergesidir" diye kaydetti. 
 
Newroz'da verilen mesajlara değinen Buldan, "Halka rağmen siyaset yapılamayacağını geleceğin konuşulmayacağını halklarımız Newroz alanlarında bir kez daha ispat etmiştir ve göstermiştir. Newroz'un çizdiği büyük fotoğraf ortak geleceğin, demokratik cumhuriyetin fotoğrafıdır. Newroz inkarla, tecritle, imha ile savaş politikalarıyla kayyımlarla, yok saymayla, hukuksuzluklarla, cezaevleri politikalarıyla, yolsuzlukla, yoksullukla kuşatılan ülkenin yönünü belirleyecek olan bir iradeyi ortaya çıkarmıştır. Çözümün ve barışın yolunu gösteren bu irade aynı zamanda siyasetinde yönünü belirleyecek olan bir güçtür. Öncesi Newroz'daki büyük resim büyük barışın resmidir. Newroz'daki büyük resim aynı zamanda güçlü demokrasinin resmidir, aynı zamanda gerçek adaletin resmidir. Onurlu ve eşit yaşamı hedef olarak belirlemiş olan bir resimdir. Bu resim Newrozlarda ortaya çıkmıştır. Halkların Newrozlarda ortaya çıkardığı güçlü iradeyi görmek istemeyen ve saklambaç oynayan Ankara siyasetine söyleyeceklerimiz ve mesajlarımız vardır. Her yerde söylediğimiz ve seslendiğimiz taleplerimizi ve Newroz'da çıkan mesajlarımızı Siirt'ten ifade etmek ve Ankara'ya ulaştırmak üzere tekrarlamak isterim. Milyonların iradesini ve dile getirdiği talepler karşısında köşe bucak saklanmaktan vazgeçin. Bu talepleri ve kararlığı görmezden gelen ve kaçan iradenin, kaçan bir siyasetin, kaçan bir Ankara'nın olduğunu hepimiz biliyoruz. Bir gün iki gün kaçabilirsiniz ama hakikatin ortaya çıkmasını asla ve asla engelleyemezsiniz çünkü halkımız buna asla izin vermeyecektir" şeklinde konuştu.

İKİ AYRI TÜRKİYE
Başta Abdullah Öcalan olmak üzere hapishanelerde tecridin kaldırılmasını isteyen Buldan, barış isteyenlerin hapishanelerde tutulduğunu belirterek tüm siyasi rehinelerin serbest bırakılmasını istedi. Buldan, "Ahmet Türk yaklaşık 80 yaşına gelen bir arkadaşımız, yoldaşımız her gün adliye koridorlarında ifade verirken, bu ülkeyi yönetenlerin de vicdanlarına yazıklar olsun. Vicdansızsınız, ahlaksızsınız ve utanmazsınız diyoruz. Bütün bu politikaları hayata geçirirken, iki ayrı Türkiye yarattıklarının farkındayız" şeklinde konuştu. Buldan, şöyle devam etti:
 
Bugün AKP'nin iki ayrı Türkiye varmış gibi, iki ayrı Türkiye yarattıklarının fotoğrafını her gün görüyoruz. Bir Türkiye, AKP hükümetinin, Sarayı'nın, yandaşlarının, 5'li çetesinin zengin Türkiye'si; diğer bir Türkiye her gün baskı altında olan, zulüm gören, yoksullaşan, kuru ekmeğe muhtaç olan, yoksulluğun, sefaletin yaratıldığı bir başka Türkiye. İşte AKP ve MHP hükümetinin ülkeyi getirdiği Türkiye, bu Türkiye'dir. Geçmediğiniz yolların ve köprülerin vergisini sizlerin cebinden alan ve bu vergilerin Saray'a aktarıldığı AKP'nin kasalarına gittiği bir Türkiye gerçeğiyle karşı karşıya olduğumuzu, Siirt halkına mutlaka hatırlatmak istiyorum. Sizin cebinizden çıkan vergiler, direkt Saray'a gidiyor ve sizin geçmediğiniz yolların, otobanların, köprülerin vergileri cebinizden çıkıyor. Elbette Siirt halkı bütün bunların hesabını sandıklarda, seçimlerde bir kez daha soracak. Siirt halkına bu anlamda güveniyoruz. Siirt halkının bu hesabı soracağından hiçbir kuşkumuz ve kaygımız yok. Sadece kendileri de bu illere atadıkları irade gaspı dediğimiz belediye eş başkanlarımızın yerine atadıkları kayyımlarda aynı yöntemle, anlayışla, siyasetle halkın iradesini yok sayan ve halkın kaynaklarını kendilerine, kendi ceplerine yandaşlarına ayıran ve bunu bir siyaset haline getiren kayyımlarla karşı karşıyayız. Sadece AKP'yi değil, yapılacak seçimlerde sizin iradenizin gasp eden kayyımları Ankara'ya göndermek de bizim boynumuzun borcudur. Bundan kimsenin şüphesi ve kaygısı olmasın."
 
YÜZDE 0 BARAJ
Meclis gündemine getirilen seçim yasasını da değerlendiren Buldan, "Şimdi barajı yüzde 7'ye indirdiler. Baraj elbette inmeli ama biz bütün siyasetlerin temsili için yüzde 10'luk seçim barajın kaldırılmasını, herkesin kendisini temsil edeceği yüzde 0 barajıyla seçimlerin yapılmasını önemsiyoruz. Bunun mücadelesini veriyoruz ama biz biliyoruz ki onlar yüzde 10'luk barajı Kürtler Meclis'e girmesin diye getirmişlerdi. Ne oldu? Biz barajları yıka yıka geldik, 7 sefer o barajı yıktık ve Meclis'e girdik, halkın temsiliyetini sağladık. Şimdi küçük ortakları için barajı yüzde 7'ye indiriyorlar ama bilmiyorlar ki o küçük ortak yüzde 7'nin altında kalacak ve çıkardıkları yasalar ellerine, ayaklarına dolanacak. Bunun için diyoruz ki sizin hilelerinizle baş etmesini biliyoruz, tıpkı Seyid Rıza'nın dediği gibi 'Biz sizin hilelerinizle baş edemedik, bu bize ders olsun; ama biz de sizin önünüzde diz çökmedik, bu da size dert olsun' demişti. Bu mesajı veriyoruz ama biz sizin hilelerinizle baş edeceğiz. Halkımız sizin oyunlarınızı boşa çıkaracak." 
 
Yapılan konuşmaların ardından tek liste ile gidilen kongrede eşbaşkanlığa Hatice Tay ile Mehmet Kaysı seçildi.