7 Ekim 2024 Pazartesi

Bayındır: Kürdistan'ın işgal planına karşı bütün dinamikler bir araya gelmeli

DBP Eş Genel Başkanı Bayındır, Güney Kürdistan'a yönelik işgal saldırısını, KDP Hewler'e giden heyeti, Almanya'nın ise Hewler'e doğru yola çıkan heyeti gözaltına almasını ETHA'ya değerlendirdi. Bayındır, Türkiye'nin Güney Kürdistan'ı sınırlarına dahil etmek gibi yüzyıllık planı olduğuna dikkat çekti, Kürt halkının özgür ve demokratik geleceğini elinden almak üzerine kurulan stratejiye karşı mücadele çağrısı yaptı.

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, Türkiye'nin 23 Nisan'da Güney Kürdistan'da başlattığı işgal saldırısını, KDP'nin Hewler'e giden heyeti, Almanya'nın ise Hewler'e gitmek isteyen heyeti Düsseldorf Havalimanı'nda gözaltına almasını ETHA'ya değerlendirdi.

Türkiye'nin Güney Kürdistan'a ilişkin stratejik planları olduğunu ve bunu son dönemde yoğunlaştırdığını kaydeden Bayındır, Türk devletinin hem askeri anlamda işgal girişimlerini artırdığını, hem de siyasi ve ekonomik anlamda baskılarını yoğunlaştırdığını söyledi. Türkiye'nin Güney Kürdistan'ı sınırlarına dahil etmek gibi yüzyıllık planı olduğuna dikkat çeken Bayındır, bu hayali hayata geçirmek için son dönemde sömürgeci politikasını yoğunlaştırdığını kaydetti.

'YAYILMACI POLİTİKASI İLE İÇTEKİ HUZURSUZLUK PERDELENMEK İSTENİYOR'
Yayılmacı politikanın bu dönemde yoğunlaşmasının sebebinin AKP-MHP iktidarının ekonomik, siyasi ve toplumsal anlamdaki sıkışmışlığı olduğunu ifade eden Bayındır, "Bir ölçüde yayılmacı politikaları gerçekleştirerek içteki huzursuzluğu perdelemeye çalışıyor. Libya'ya ilişkin stratejisi boşa düşen, Doğu Akdeniz'de hedefinden vazgeçen Türkiye, Suriye topraklarında istediğini elde edemeyen iktidar dış politikada yayılmacı hedeflerini Güney Kürdistan'a yöneltti ve yoğunlaştırdı" diye belirtti.

KDP İLE KİRLİ İŞBİRLİĞİ
Güney Kürdistan'daki savaşın aynı zamanda iç kamuoyunu dengeleme işlevi için de kullanıldığını söyleyen Bayındır, "Bir yönüyle de yüzyıllık devletin stratejik planlarını hayata geçirme durumu var. Fakat bugüne kadar ki çabaları, işgal, operasyon girişimi vb. tutumları yeni değil. Kürtler açısından ve Kürdistan açısından yeni değil. Fakat son dönemde özellikle son 30 yılda birçok defa çeşitli yöntem ve girişimlere rağmen hedefleri boşa çıkan iktidar ve Türkiye gerçeği söz konusu. Türkiye son dönemde hedeflerine ulaşmak için KDP ile kirli bir işbirliğine girdi. Kürt halkının çözemediği, anlam veremediği bir ilişki boyutu söz konusu" dedi.

KDP KÜRTLERİN ÖLÜMÜNDEN SORUMLU
AKP-MHP iktidarının, Kürt ulusal birliğinin geliştirilmesi yönünde çalışmaların yürütüldüğü bir dönemde, Kürtlerin içerisindeki bir gücü kullanarak bu dinamiği boşa düşürme stratejisi yürüttüğüne işaret eden Bayındır, "Bir bütün olmasa bile KDP yönteminde bazı kliklerin AKP-MHP iktidarının politikalarına hizmet edebilecek girişimleri var. Bütün dört parça Kürdistan ve dünyadaki Kürtler bu ilişki biçimine uzun zamandır itirazlarını ve kabul etmediklerini dile getiriyorlardı. Fakat son dönemde insanların yaşamını yitirmesiyle birlikte hiçbir Kürt'ün kabul etmediği bir süreç yaşıyoruz. Dünyadaki kamuoyunun bu ilişki biçimine sert tepkileri var. DBP dahil olmak üzere, sivil toplum kuruluşları, siyasi partilerin bu konudaki refleksleri KDP'yi belli ölçülerde temkinli yaklaşmaya, ilişkileri belli ölçüde gözden geçirmeye iten bir duruma da getiriyor. Bu bizim açımızdan önemli ama yeterli değil" diye konuştu.

'AKP KADERİNİ KÜRTLER ARASINDAKİ ÇATLAĞA BAĞLADI'
AKP'nin bütün kaderini Kürtler arasında oluşacak çatlağa bağladığına dikkat çeken Bayındır, bunun Kürdistan ve Kürt halkının geleceği açısından ciddi bir risk teşkil ettiğinin altını çizdi. Bayındır, "Diğer önemli bir nokta elindeki tüm argümanlar, politikalar, meşruiyet araçları elinden kayboldu. Savaş politikalarıyla kendi varlığını sürdürmek isteyen bir AKP-MHP iktidarı var. Bizde ulusal birlik temelinde savaş ve şiddet politikalarına karşı birlikte mücadele etmeyi güçlendireceğiz" diye kaydetti.

Heyetlerin Almanya'da engellenmesine de değinen DBP Eş Genel Başkanı Bayındır, Almanya'nın Ortadoğu politikasının Türkiye ile olan ilişkisinden bağımsız olmadığını söyledi. Almanya'nın Ortadoğu politikasını tamamen işgal ve şiddet üzerine dizayn ettiğine dikkat çeken Bayındır, "3. dünya savaşı olarak tanımlayacağımız merkezinin Kürdistan coğrafyası olduğu yeni bir dizayn süreci söz konusu. Emperyalist ABD ve Almanya başta olmak üzere birçok ülke bu stratejiyi gerçekleştiriyor. Havaalanının barış heyetlerine kapatılmasının Türkiye, KDP ve Almanya arasındaki ittifak ve işbirliğini net bir şekilde gösteriyor" diye konuştu.

'KÜRT HALKINI GELECEKSİZ BIRAMAYI HEDEFLİYORLAR'
DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, işgalci güçler ve işbirliği içindekilerin temel hedefinin Kürt halkının özgür ve demokratik geleceğini elinden almak, statüsüz, geleceksiz bırakmayı hedeflerine dikkat çekti.

'İŞGALE KARŞI TÜM DİNAMİKLER BİR ARAYA GELMELİ'
Rojava'daki demokratik yönetimin Kürt halkının Ortadoğu'daki halkların ortak ve demokratik yaşamı bakımından önemli örnek olduğunu kaydeden Bayındır, son olarak şunlara dikkat çekti: "Bir yanda risk ve tehlike, bir yanda da Kürt halkı ve Ortadoğu'nun özgürlüğü ve geleceği bakımından çok önemli fırsatlar var. Kritik nokta şu, Kürt halkının demokratik ulusal birliği sağlanana kadar işgalci, emperyalist güçlere karşı mücadele etmek ve halkların birlikte yaşamını, demokrasi mücadelesini yürütmek... Güney Kürdistan ve bir bütün olarak Kürdistan'ın işgal projesine karşı bütün dinamiklerin bir araya gelmesi gerektiğini düşünüyoruz."