30 Eylül 2024 Pazartesi

Basmane Çukuru yine gündemde: Aleni şekilde kamu hakkı gasp edildi

İzmir'deki Basmane Çukuru'nun özel mülkiyete geçirilen hisselerine ilişkin açıklama yapan Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi, açık ve aleni bir şekilde kamu hakkının gasp edildiğini vurguladı. Açıklamada, hukuksuz bir inşaat projesine doğrultusunda gerçekleştirilen ve kat irtifakına dayalı tapu devrinin iptali, hukuksuz evrakların altında imzası bulunan bütün kamu görevlileri hakkında da, görevi kötüye kullanma gerekçesi ile soruşturma ve sonrasında kamu davası açılması istendi. 

İzmir'de sürekli tartışılan ve sorunu bir türlü çözülemeyen Basmane Çukuru'yla ilgili Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi, özel mülkiyete geçirilen hisselerin hileli olduğunu belirtti ve tüm hisselerin İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne devredilmesi gerektiğini kaydetti.

Birgün'de yer alan habere göre; Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Muhiddin Güldal'ın İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'i ziyaret etmesinden sonra Basmane Çukuru bu kez mülkiyet hakları konusu ile gündeme geldi. Şehir Plancılar Odası İzmir Şubesi Basmane Çukuru'nun hisseleriyle ilgili açıklamada bulundu.

'BASMANE ÇUKURU'NDAKİ SÜREÇ '90 YILINA KADAR UZANIYOR'
Basmane Çukuru'ndaki sürecin 1990 yılında yapılan "Kültürpark Mimari Proje Yarışması"na kadar uzatılabileceği ifade edilen açıklamada, "1997 yılında ANAP'lı Burhan Özfatura İzmir Büyükşehir Belediye Başkanıyken İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Güçbirliği Holding arasında, pazarlık usulü ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılır. Gelin görün ki, bu sözleşmede, taşınmazın yüzde 11'i belediyeye, yüzde 89'u 'Güçbirliği Holding'e bırakılır. 1998 yılında, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından, alan için inşaat ruhsatı düzenlenir. Ancak, ruhsatın düzenlendiği tarihte, alanda yürürlükte bulunan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı yoktur ve imar planı bulunmayan bir bölgede, ruhsat düzenlenmesi ve inşaat projesinin onaylanması yasal değildir" denildi.

'TAPUDAKİ DEVİR İŞLEMİ YASAL DEĞİL'
Tapudaki devir işleminin de yasal olmadığı vurgulanan açıklamada, "Burhan Özfatura döneminde, bunlarla da yetinilmez. 1999 yerel seçimlerinin hemen öncesinde, seçimlere yaklaşık bir ay kalmışken, belediye arsasının mülkiyeti, tapuda 'Güçbirliği Holding'e devredilir. Tapudaki devir işlemi, yasal olmayan bir inşaat ruhsatı ve yasal olmayan bir inşaat projesi referans alınarak, kat irtifakı üzerinden gerçekleştirilir. Hukuksuz işlemler bir bir uygulanmaya devam ederken, sözleşme şartlarını uygulamak ise akıllara bile gelmez. 1997 yılında imzalanan protokolde, inşaat süresi 360 gün olarak belirtilmesine ve inşaat belirtilen sürede bitmemiş olmasına karşın, sözleşme İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından devam ettirilir" ifadeleri kullanıldı.

Açıklama şöyle devam etti: "2001 yılında, TMSF tarafından Güçbirliği Holding'e bağlı şirketlere el konulmasının ardından, İzmir Büyükşehir Belediyesi TMSF ile pazarlığa oturur. Yıl 2009'dur ve pazarlığın sonunda, dönemin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olan Aziz Kocaoğlu tarafından, belediye hissesinin yüzde 11'den yüzde 30'a çıkarıldığı bilgisi paylaşılır. Ancak, bu bilginin bir kanıtı yoktur ortada. Sadece, imar planı notlarına, alandaki inşaatın yüzde 30'unun 'Belediye Hizmet Alanı' olarak kullanılacağı ifadesi eklenmiştir. Oysa, tapu mülkiyetindeki yüzde 11 – yüzde 89'luk kat irtifakı dağılımı devam etmektedir.

'KAMU HAKKININ GASPI ORTADADIR'
"Hukuksuz ve hileli bir evrak üzerinden özel mülkiyete devir işlemi gerçekleştirildiği ortadayken, yapılması gerekenler de açıktır. Kamu hakkının nasıl gasp edildiğinin ortaya konulabilmesi için, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından 'Basmane Çukuru' için imzalanan bütün protokoller, sözleşmeler, yazışmalar vb. her türlü belge eksiksiz olarak kamuoyu ile paylaşılmalıdır. 1999 yılında, hukuksuz bir inşaat projesine doğrultusunda gerçekleştirilen ve kat irtifakına dayalı tapu devri iptal edilmelidir. Bu süreçte, hukuksuz evrakların altında imzası bulunan bütün kamu görevlileri hakkında da, görevi kötüye kullanma gerekçesi ile soruşturma açılmalı ve sonrasında kamu davası açılmalıdır."