24 Kasım 2024 Pazar

Av. Acinikli: Gazeteci Topaloğlu'na medya eliyle operasyon çekildi

Gazeteci Sadık Topaloğlu'nun avukatı Ayşe Acinikli, müvekkili hakkında AKP medyası eliyle algı oluşturulmaya çalışıldığını, gazetecilik faaliyeti nedeniyle suçlandığını söyledi.

Gazeteci Sadık Tapoloğlu, arkadaşı Mehmet Savaş ile birlikte İstanbul'da 10 Temmuz'da gözaltına alındı. Topaloğlu ve Savaş, 13 Temmuz'da "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklanarak, Marmara 5 No'lu Kapalı Hapishanesine götürüldü. Faşist saray medyası, yaklaşık bir hafta sonra gazeteci Topaloğlu'nun tutuklandığını "son dakika" bilgisi şeklinde servis etti. Yaptıkları haberlerde, Topaloğlu ve Savaş hedef gösterildi.

Topaloğlu'nun avukatı Ayşe Acinikli, müvekkilinin tutuklanması ve hedef gösterilmesine ilişkin MA'ya yaptığı değerlendirmede, Topaloğlu'nun gözaltına alınması ve tutuklanmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek, müvekkilinin daha önce aynı dosyadan yargılandığı ve ceza aldığını söyledi. Dosyanın mükerrer olduğunu vurgulayan Acinikli, "Şu anda cezası Yargıtay'da. Aynı olay nedeniyle ikinci kez cezalandırma yapılamaz” dedi.

Acinikli, Topaloğlu'nun mesleki faaliyetleri doğrultusunda haber kaynaklarına sormak için hazırladığı soruların emniyette suçlama konusu yapıldığını aktardı. Gazeteci Sadık Topaloğlu'nun evinde bulunan gazetecilik çalışmalarına ait soruların, belge ve bilgilerin Sulh Ceza Hakimliğinin örgütsel veri olarak kabul ederek tutuklamaya gerekçe yapıldığını söyledi. 

AKP-MHP saray medyasınca dolaşıma konulan fotoğrafların daha önce yargılandığı dava dosyasında da olduğunu dile getiren Acinikli, Topaloğlu'na medya yolu ile operasyon çekildiğini vurguladı, "gizlilik" kararı nedeniyle kendilerinin ulaşamadığı fotoğrafların basına servis edilmesinin suç olduğunu söyledi.

Saray medyasına servis edilen ve yayınlanan fotoğraflar ve ifadelerinin daha önce yargılandığı davaya ait olduğunu bir kez daha hatırlatarak medya eliyle müvekkili hakkında algı operasyonu çekildiğini söyleyen Acinikli, tüm bu hukuksuzluklara karşı tutukluluğa itiraz ettikleri bilgisini verdi. Makul olanın itirazın kabul edilmesi ve müvekkillerinin serbest bırakılmasına olduğunu söyleyen Acinikli, "Eğer bu olmazsa, iddianamenin bir an önce hazırlanıp müvekkillerin özgürlüğüne kavuşması gerekiyor. Çünkü dosyada, hukuki anlamda cezalandırmayı gerektirecek hiçbir somut delil yok" diye ekledi.