25 Kasım 2024 Pazartesi

Ahmet Türk, Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmesini anlattı

Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Türk, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile geçtiğimiz gün gerçekleştirdiği görüşmeye dair, "Resmi bir öneri sunmadım tabi ki. Zaten bunu sunmaya yetkili bir isim de değilim. Parti adına gitmedim. Sadece bir sabah kahvaltısında düşüncelerimi ifade ettim" dedi.
Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Türk, geçtiğimiz günlerde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığı görüşmeye ilişkin Mezopotamya Ajansı'na Ahmet Kanbal'a konuştu.
 
'PARTİ ADINA GİTMEDİM'
 
Görüşme talebinin kendisinden gelmediğini ifade eden Türk, görüşmenin CHP'li eski bir milletvekili tarafından ayarlandığını söyledi. Görüşmenin sadece bir kahvaltı sohbetinden ibaret olduğunu ifade eden Türk, "Tartışılacak bir konu değildi. Bir kahvaltı davetiydi. Kahvaltı yaptık. Hepsi o kadar aslında" dedi. Görüşmede doğal olarak yerel seçimlere dair de sohbet ettiklerini dile getiren Türk, "Bu süreçte büyükşehirlerin mutlaka iktidarın elinden alınması için ortak değerler etrafında bir şeyler yapılması gerektiği, bir şeyler yapmamız gerektiği üzerine bir sohbet geçti. Kendisine (Kılıçdaroğlu) ne yapılması konusunda resmi bir öneri sunmadım tabi ki. Zaten bunu sunmaya yetkili bir isim de değilim. Parti adına da gitmedim. Sadece bir sabah kahvaltısında düşüncelerimi ifade ettim. Bizim üzerinde durduğumuz büyükşehirlerde ne yapabiliriz? Bu değişimi sağlamak için ne yapabiliriz. Onun üstüne bir sohbetti. Onun ötesinde bir şey yok" diye konuştu.
 
'BÖLGEDE BİR İTTİFAKA İHTİYAÇ YOK'
 
Kılıçdaroğlu ile yaptıkları görüşmede, yerel seçimlerde HDP ile CHP arasında bir ittifak kurulması konusunun gündeme gelmediğini aktaran Türk, şunları söyledi: "Zaten bir ittifakın çok da verimli olmayacağını biz de biliyoruz, onlar da biliyor. Ama bazı yerlerde dayanışmayı göstermek gerekiyor. Bazı yerlerde ortak bazı adaylar üzerinde bazı girişimler yapılabileceğini belirttik. Özelikle Adana, Mersin, Hatay, Antalya, İstanbul ve Ankara gibi yerlerde yapılabileceğini söyledik. Bunu yapmak için de bazı görüşmeler yapılması lazım. Bu nedenle HDP ve CHP arasında da elbette görüşmeler olacaktır. İkisi de resmi birer partidir. Zaten bölgede böyle bir ihtiyaç yok. Buralarda zaten bir etkileri de yok. Bölgeye dair bir ittifak konusunu gündeme bile getirmedik. CHP'nin buralarda etkili olacağı bir durum yok."
 
'DÜŞÜNCELERİMİ PAYLAŞTIM'
 
Görüşmelerinde Kılıçdaroğlu'nun yaklaşımını ise "Bu konuda kendileri pek fazla renk vermiyor. 'Evet, olabilir' diyor ama kesin bir şey yok" sözleriyle paylaşan Türk, "Ama bilinmesini isterim ki, ben bir pazarlık için gitmedim. Düşüncelerimi, yapılması gerekenleri anlatmak için gittim. Türkiye'de bir değişim dönüşüm istiyorsak, ortak bazı değerler ve şahsiyetler üzerinde ortak bir seçim programı oluşturulması yönünde görüşme gerçekleştirdim" dedi.
 
'TARAFLARA DÜŞEN GÖRÜŞ ALIŞVERİŞİ YAPMAK'
 
Türk, herhangi somut bir program sunmadığını belirterek, "Bu konuda partiler arasında yapılacak olan görüşme belirleyici olacaktır. Benim parti adına böyle şeyleri net olarak ortaya koyma gibi bir yetkim yok. Sadece yapılması gerekenler nelerdir, bunu ifade etmeye çalıştık. Nasıl hareket etmemiz gerektiği konusunda ve tabi ki taraflara burada düşen sorumluluğun ne olduğu konusunda görüş alışverişi yaptık. Bizim görüşmemiz biraz daha partinin meşru bir parti olduğunun anlatılması, hem de Türkiye kamuoyuna anlatılması için önemli bir süreç olduğu yönündeydi. Ve partinin meşruluğunu öne çıkarmak için atılan bir adımdı. Yani bu süreçte öcüleştirilen bir sürece değil, diyalog kurulabilen bir sürece ihtiyaç var" şeklinde konuştu.
 
'SORUMLULUK ALMAK GEREKİYOR'
 
Kılıçdaroğlu ile gerçekleştirdiği görüşme konusunda bilgilendirmek üzere Londra'da bulunan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan'ı aradığını belirten Türk, "Önemli bir konu olduğunu ve kendisi ile görüşmek istediğimi söyledim. Ancak kendisi müsait değildi. Görüşmenin ardından da kendisine bilgi verdim. Buradaki tek maksadım nasıl başarılı oluruz, yerellerdeki değişimi nasıl gerçekleştiririz, bunun arayışı içindeyim. Parti ile de bir ilgisi yok. Ama sonuç olarak bir sorumluluk da düşüyor. Demokrasi için ve gerçekten bugün herkesin zindanlarda olduğu, cezaevlerinde olduğu bir baskı rejiminin devam ettiği günlerde bir ortaklaşmayı, demokrasiyi bir adım ileriye taşıyabilirsek, bir vatandaş olarak bir şeyler yapmaya çalışıyorum. Partimin de bundan rahatsız olacağını sanmıyorum. Ben burada katkı sunmak amacıyla böyle bir görüşmeye katıldım. Partimi dışlayan bir mantık ile yaklaştığımı düşünenler, çok yanlış düşünüyorlar. Bu partinin önünü açmak, katkı sunmak için adımlar atıyorum. 40 yıldır siyasetin içindeyiz. Bireysel bir şey yok. Gerçekten bugünkü iktidardan da insanlarımız perişan olmuş durumda. Görüyoruz, fotoğraf ortada. Bu fotoğraf içinde bir şeyler yapmamız gerekiyor, sorumluluk almamız gerekiyor. Sonuçta bu partinin içinde 40 yıldır siyaset yapıyoruz. Genel başkanlık yaptık. Görüşmede bunun dışında da bir şey olduğu düşünülmesin" diye belirtti.