GÜNCEL
Adalet Nöbeti'nin gündemi tutuklanan avukatlar ve Cumartesi Anneleri oldu
74 haftadır ?Herkes için adalet? sloganıyla yapılan Adalet Nöbeti'ne Cumartesi Anneleri de katıldı. Nöbette ayrıca, tutuklanan Halkın Hukuk bürosu avukatlarının serbest bırakılması istendi.
74'üncü Adalet Nöbeti Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nde gerçekleştirildi. Adalet Nöbetin'e bu hafta, Cumartesi Anneleri ve kayıp yakınları da katıldı. Yapılan konuşmaların gündemi Halkın Hukuk Bürosu avukatlarının tutuklanması ve altı haftadır yasaklanan Cumartesi Anneleri eylemleri oldu.
Her perşembe günü İstanbul Adliyesi önünde yapılan basın açıklaması öncesi avukatlar ve kayıp yakınları adliye içinde toplandı. Daha sonra yapılan açıklamada Cumartesi Anneleri'nin oturma eyleminin yasaklanmasına tepki gösterildi.
İlk olarak söz alan Halkın Hukuk Bürosu Avukatı Yaprak Türkmen, “10-14 Eylül tarihlerinde yapılan davamızda bir ilk yaşandı, bu davada avukatlığı, hak ve özgürlüğü savunmanın yollarını, mesleğe yaklaşım tarzımızı tartıştık. Mesleği yapma tarzının yargılanamayacağını anlattık. Güçlü bir sahiplenme, iyi bir hazırlık, etkili bir tartışmayla mahkemeyi ikna ettik ve tüm arkadaşlarımızla birlikte tahliye edildik. Mahkeme tahliye kararını AİHM içtihatlarına dayandırdı” dedi.
Söz konusu kararın siyasi iktidarın araya girmesiyle değiştirildiğini ve aynı mahkemenin daha tahliye kararı üzerinden on iki saat geçmeden tutuklama kararı verildiğini belirten Türkmen, “Altı arkadaşımız tekrar tutuklandı, Selçuk Kozağaçlı ve Behiç Aşçı tekli hücrelerde tecritte tutulmaktadır. Bir mahkeme kendi kararını savunamıyor ve arkasında duramıyorsa, muhatapların da bu kararı tanıması ve benimsemesi beklenemez” diye kaydetti.
Türkmen sözlerini şöyle sürdürdü: “Tarihin hiç bir kesiminde yargı bu kadar siyasallaşmamıştır. Yargının bağımsızlığını tarafsızlığını ve güvenirliğini tümüyle yitirdiği bu günlerde adalet için eyleme geçmek değerli, önemli ve onurludur.”
CUMARTESİ ANNELERİ: GALATASARAY'DA ISRARCI OLACAĞIZ
Daha sonra bir konuşma yapan Cumartesi Anneleri'nden İkbal Eren, kayıpların akıbetini sorduklarını için terörist ilan edildiklerini ve 699 hafta boyunca gerçekleştirdikleri oturma eyleminin keyfi biçimde yasaklandığını ifade etti.
Eren, “Bu suçu açığa çıkarmak, faillerini yargılamak da sizin göreviniz. Sevdiklerimizin akıbetini açıklamak için, faillerinin bizimle yüzleşmesini sağlamak için sizleri adım atmaya davet ediyorum. Galatasaray Meydanı bizim Anayasal hakkımızdır, basın açıklaması yapmak Anayasal hakkımızdır, bu hakkı almak da ayrıca bir suçtur. Kendi çıkardıkları yasaları kendileri çiğnemektedir. Biz asla vazgeçmeyeceğiz, sesimizi Galatasaray Meydanı'ndan ancak duyurabiliyorduk, oradan duyurmak için de ısrarcı olacağız” diye konuştu.
Her perşembe günü İstanbul Adliyesi önünde yapılan basın açıklaması öncesi avukatlar ve kayıp yakınları adliye içinde toplandı. Daha sonra yapılan açıklamada Cumartesi Anneleri'nin oturma eyleminin yasaklanmasına tepki gösterildi.
İlk olarak söz alan Halkın Hukuk Bürosu Avukatı Yaprak Türkmen, “10-14 Eylül tarihlerinde yapılan davamızda bir ilk yaşandı, bu davada avukatlığı, hak ve özgürlüğü savunmanın yollarını, mesleğe yaklaşım tarzımızı tartıştık. Mesleği yapma tarzının yargılanamayacağını anlattık. Güçlü bir sahiplenme, iyi bir hazırlık, etkili bir tartışmayla mahkemeyi ikna ettik ve tüm arkadaşlarımızla birlikte tahliye edildik. Mahkeme tahliye kararını AİHM içtihatlarına dayandırdı” dedi.
Söz konusu kararın siyasi iktidarın araya girmesiyle değiştirildiğini ve aynı mahkemenin daha tahliye kararı üzerinden on iki saat geçmeden tutuklama kararı verildiğini belirten Türkmen, “Altı arkadaşımız tekrar tutuklandı, Selçuk Kozağaçlı ve Behiç Aşçı tekli hücrelerde tecritte tutulmaktadır. Bir mahkeme kendi kararını savunamıyor ve arkasında duramıyorsa, muhatapların da bu kararı tanıması ve benimsemesi beklenemez” diye kaydetti.
Türkmen sözlerini şöyle sürdürdü: “Tarihin hiç bir kesiminde yargı bu kadar siyasallaşmamıştır. Yargının bağımsızlığını tarafsızlığını ve güvenirliğini tümüyle yitirdiği bu günlerde adalet için eyleme geçmek değerli, önemli ve onurludur.”
CUMARTESİ ANNELERİ: GALATASARAY'DA ISRARCI OLACAĞIZ
Daha sonra bir konuşma yapan Cumartesi Anneleri'nden İkbal Eren, kayıpların akıbetini sorduklarını için terörist ilan edildiklerini ve 699 hafta boyunca gerçekleştirdikleri oturma eyleminin keyfi biçimde yasaklandığını ifade etti.
Eren, “Bu suçu açığa çıkarmak, faillerini yargılamak da sizin göreviniz. Sevdiklerimizin akıbetini açıklamak için, faillerinin bizimle yüzleşmesini sağlamak için sizleri adım atmaya davet ediyorum. Galatasaray Meydanı bizim Anayasal hakkımızdır, basın açıklaması yapmak Anayasal hakkımızdır, bu hakkı almak da ayrıca bir suçtur. Kendi çıkardıkları yasaları kendileri çiğnemektedir. Biz asla vazgeçmeyeceğiz, sesimizi Galatasaray Meydanı'ndan ancak duyurabiliyorduk, oradan duyurmak için de ısrarcı olacağız” diye konuştu.