GÜNCEL
33'ler Amara Kültür Merkezi'nde anıldı
"İşitilmeyen ölüm ölümdür, işitilen ölüm ölümsüzlük" diyen SGDF MYK üyesi Deniz Bahçeçi, "Onlar ölümsüzlüğü seçtiler. Güneşe gömüldüler. Yüzlerce genci bu bahçede buluşturan devrime olan inanç, bağlılık ve Kobane halkıyla dayanışma isteğiydi" dedi. Bahçeci, kavganın olduğu her yerde SGDF'nin olacağını ve SGDF'nin olduğu her yerde umudun dimdik ayakta olacağını belirtti.
Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu'nun (SGDF) "Beraber savunduk, beraber inşa edeceğiz" şiarı ile Kobanê'ye gitmek için yola çıkan ve Suruç Amara Kültür Merkezi'nde IŞİD tarafından gerçekleştirilen bombalı saldırıda katledilen 33 Düş Yolcusu katledildikleri yerde anıldı.
Katliamın 3. yılı dolayısıyla İstanbul başta olmak üzere bir çok ilden Suruç şehitlerinin aileleri ve yoldaşları Suruç'a geldi. Amara Kültür Merkezi'nin etrafını bariyerlerle kapatan özel harekat polisleri ve çok sayıda sivil polis, zırhlı araçlarla ilçenin dört bir yanını sardı. Urfa Valiliği ve Suruç Kaymakamlığı'nın talimatı ile ilçeye giriş çıkışlar kapatıldı. Suruç'a ulaşan aileler ve anmaya katılmak isteyenler önce 'Giriş yasak' denilerek ilçeye alınmadı. Daha sonra 3 ayrı noktada GBT kontrolü yapılarak ilçeye girdiler.
HDP Urfa Milletvekili Ömer Öcalan, Nusrettin Maçin, İzmir Milletvekili Murat Çepni, ESP MYK üyesi Suat Çorlu, SGDF MYK üyesi Deniz Bahçeci, ÖGK üyesi Helin Yılmaz, DTK Eşbaşkanlık Divan Üyesi Ruken Kılıç, Dilek Aksan, Hüseyin Kaya, Urfa Barış Anneleri, HDP, DBP İl ve ilçe yöneticileri, Suruç aileleri ve gazileri Amara Kültür Merkezi'ndeki anmaya katıldı.
VİCDANEN RAHATSIZ MISINIZ?
Anma 33 Düş Yolcusu anısına yapılan saygı duruşu ile başladı. Suruç şehidi Hatice Ezgi Sadet'in babası Ali Sadet, "Tam 3 yıl önce bu bahçede 20 yaşındaki kızım katledildi. Bir duvarın dibinde kızım ağır yaralandı. Kızım gibi diğer insanlar duvar dibinde yardım beklerken gaz ve mermi sıkan, bunun emrini veren güvenik güçleri şimdi vicdanen rahat mı?" diye sordu.
Baba Sadet, "20 yaşındaki kızımın ölümünü bekleyenler vicdanen çocuklarına bakabiliyorlar mı? Kızlarına bakıp 'Ben senin gibi birinin ölümüne neden oldum' diyebiliyorlar mı? Başlarını yastığa koyduklarında ne düşünüyorlar? O genci hastaneye neden götürmedim diye soruyorlar mı? O görevliler çocuklarının yüzüne nasıl bakıyor?" diyerek vicdan olmadığı sürece bu katliamların tekrarlanacağını belirtti.
Sadet, "O görevlinin illaki annesi, babası ve evladı vardır, sadece onlara sormak istiyorum. Vicdanen rahat mısınız?" diye konuştu.
HESAP SORMAK İÇİN ADALET DEMEYE DEVAM EDECEĞİZ
Ardından konuşan HDP İzmir milletvekili Murat Çepni, "33 gencimiz barbar IŞİD çeteleri tarafından katledildi. Acımız o gün kadar taze o gün ki kadar büyük" dedi.
Çepni, "Bugün yoğun güvenlik önlemeleri altında buraya geldik ama o gün katil ellini kolunu sallaya sallaya yoldaşlarımızın için de kendini patlattı. Katillerden hesap sormak için 'Suruç için adalet herkes için adalet' demeye devam edeceğiz" diye konuştu.
Çepni, 33 Düş Yolcusu'nun aileleri ve yoldaşları olarak 3 yıldır mahkeme salonlarında adalet aradıklarını ifade ederek "Gerçek katiller ortaya çıkana kadar hesap sormaya devam edeceğiz" diye belirtti.
HDP Urfa Milletvekili Ömer Öcalan ise Suruç katliamı ile birlikte bu coğrafyada insan yaşamın kıymetinin bir kez daha ortadan kaldırıldığını belirterek adalet mücadelesinin devam edeceğini söyledi.
KAVGANIN OLDUĞU HER YERDE SGDF VAR OLACAK
Suruç şehitlerine atfen "İşitilmeyen ölüm ölümdür, işitilen ölüm ölümsüzlük" diyerek konuşmasına başlayan SGDF MYK üyesi Deniz Bahçeçi, "Onlar ölümsüzlüğü seçtiler. Güneşe gömüldüler. Yüzlerce genci bu bahçede buluşturan devrime olan inanç, bağlılık ve Kobane halkıyla dayanışma isteğiydi" dedi.
Barbar IŞİD çeteleri tarafından burada 33 sosyalistin katlediğini hatırlatan Bahçeci, "33'lerin her biri bu bahçede bize bakıyor. Geldiğimizi biliyorlar. Aynı öfke, acı ve kararlılıkla 3. yılında burada olduğumuzu biliyorlar. Polen'nin, Ezginin, Cebo'nun, Keke'nin inancı olup mücadeleyi sürdüreceğiz. Gençlik katliamlarla baskılarla yılmadı, yılmayacak. Kavganın olduğu her yerde SGDF olacak. SGDF'nin olduğu her yerde umut dimdik ayakta olacak" dedi.
33'LERİN İZİNDEN ZAFERE YÜRÜYECEĞİZ
ÖGK adına konuşan Helin Yılmaz ise "Bugün bu bahçede olmak gerçekten zor. Bugün bu bahçede olmanın verdiği zorluk aslında buraya kadar bizi getiren o sorumluluk duygusu. Üzerimizde 'onların düşlerini yarım bırakmayacağız' sözünün sorumluluğu" diye belirtti.
Yılmaz, "Yoldaşlarımızın amacı sadece Kobane'ye geçmek değildi. Onlar burada da mücadele ediyordu. Onların bu dünyayı güzelleştirmek gibi bir düşleri vardı. Bizde onlara buradan söz veriyoruz: Hiçbir düş yarım kalmayacak. Onların izinden zafere yürüyeceğiz" dedi.
SURUÇ VE ANKARA KATLİAMININ FAİLLERİ AYNI
ESP MYK üyesi Suat Çorlu, Suruç'ta 33 düş yolcusunun katledilmesinden 3 ay sonra Ankara'da 109 kişinin katledildiğini söyledi. Çorlu, "Suruç katilinin abisinin Ankara'da katliam yaptığına dikkat çeken Çorlu, "3 yıldır adalet mücadelemizi sürdürüyoruz. Adalet mücadelemiz sadece 33 yoldaşımız için değil bu coğrafyada yaşamını yitirmiş olan herkes içindir" dedi. "Partimiz özel olarak hedef seçildi" diyen Çorlu, "Ankara katliamında da yine orada bulunan sosyalistlerin katledilmesi hedeflendi" diye konuştu.
IŞİD'E KATLİAM EMRİ VERİLDİ
Son olarak konuşan Yüksel direnişçisi Veli Saçılık ise "Bu gençlerin katledildiği yerde konuşmak zor" diyerek şöyle devam etti: "Oysa onların düşü sınırların ötesine geçti. Onlar sınırsız bir dünya düşüyle Kobane'de ki halkla dayanışmak için gittiler. Sınırsız ve sömürüsüz bir dünya isteyenler IŞİD'i üzerimize saldırttı. Bu bir IŞİD katliamı değildir, IŞİD'in üzerimize saldırtılmasıdır."
Amara Kültür Merkezi'nde gerçekleşen anmanın ardından Osman Çiçek ve Kasım Deprem'in Suruç'ta bulunan mezarlarına gidildi.