'14 Temmuz'dan Suruç'a sömürgecilik kaybedecek, halklar kazanacak'

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Kürdistan, 14 Temmuz 1982 Ölüm Orucu Direnişi'nin 36. yılı ve Suruç katliamına ilişkin açıklama yayınladı. Açıklamada, "Sömürgeci faşist TC Devleti'ne karşı başkaldırmış; yerine emekten ve halkların bağımsızlığından yana bir ülke kurmak amacıyla canlarından vazgeçmiş insanların bize miras bıraktığı şanlı 14 Temmuz Direnişi" denildi.

 

Açıklamada, "'70'li yıllarda sosyalizm mücadelesine atılan gençlik, önemli ölçüde, '80'li yılların başında gerçekleşen darbe koşullarında bu mücadeleye zindanlarda en zalim, insanlık dışı bütün saldırılara karşı insanlık onuru adına üstlerine düşeni yerine getirmesini bildiler. Bunların en önemli örneklerinden biri Kemal Pir, M.Hayri Durmuş, Akif Yılmaz ve Ali Çiçek'in büyük bir iradeyle gerçekleştirdikleri ve ölümsüzleştikleri ve gerek Amed zindanında gerekse de ülkemiz Kürdistan'da yarattığı sonuçlar bakımından değerlendirildiğinde de 'zafer' kazandığını rahatlıkla söyleyebileceğimiz 14 Temmuz Ölüm Orucu Direnişi'dir. Kürt ulusal bağımsızlık mücadelesini Türkiye'deki devrim mücadelesi için kilit bir konuma oturtan Kemal Pir yoldaş özellikle anmadan geçilemeyecek bir isim olmuştur. '80'li yıllardan sonra, şovenizmin, halklar arasına yabancılaşma ve düşmanlaşma koyma oyunlarının en çok oynandığı yerlerden olan Karadeniz'den çıkan bir devrimci Laz olarak halkların kurtuluşunun birlikte mücadele etmekten geçtiğini bize yaşamıyla ve mücadelesiyle göstermiştir" denildi.

 

Suruç katliamına da değinilen açıklamada, "Yine bir Temmuz ayı, 20 Temmuz 2015'te halklar arasında kardeşlik köprüsü olmak adına yola çıkan, tam da bu çizginin öneminin farkında ve izinde olan SGDF üyesi gençler AKP desteği ile saldırıya uğradı. AKP ve başındaki bugün, Esat Oktay'larla Kenan Evrenlerle aynı zihniyetin ürünüdürler. Erdoğan Evren'in yolundan gidedursun Kemal Pir'ler milyonlara ışık olmaya devam ediyor. Ülkemizin Rojava parçasında gelişen ve yine Temmuz'da olan Rojava Devrimi halkların ve kadınların köleleştirilmeye, birbirlerine düşman edilmeye çalışıldığı gerici BAAS rejimine karşı kadın ve halkların özgürlük devrimi olarak gelişmiştir. İşte tam da bunun bilincinde olan sosyalist gençler İstanbul'dan Kobanê'ye halkların kardeşlik köprüsü olmak için yola çıkmış ve Suruç'ta 20 Temmuz 2015'te saldırıya uğramıştır. İçlerinde Türkiye ve Bakûrê Kürdistan'ın hemen her bölgesinden ve çoğu gençlerden olan 33 kardeşlik ve özgürlük savunucusu ölümsüzleşmiştir" diye belirtildi.

 

ESP Kürdistan açıklamanın devamında şu ifadelere yer verdi:

"Biz Kürdistan'ın sosyalistleri olarak biliyoruz ki bağımsızlık ve eşitlik mücadelemiz Ortadoğu'nun özgürleşmesinde kilit öneme sahiptir. Bu topraklarda Kemal Pir'ler nasıl unutulmadıysa ve Rojava Devrimi'nde yaşıyorsa 33'ler de aynı şekilde bütün devrim mücadelemizde yaşayacak ve onlar halkımızın bağımsızlık mücadelesinde yalnız olmadığını gösteriyor.

 

"Ölüm Orucu ve Suruç Katliamı şehitleri şahsında özgürlük ve sosyalizm şehitlerimizi gösterdikleri yola bağlılıkla ve onları saygıyla anarken tüm Kürdistan halkını şehitlerimizi anma programlarına katılmaya davet ediyoruz."