21 Eylül 2024 Cumartesi

10 Ekim'de Ankara'da katledilenler anılıyor

103 kişinin hayatını kaybettiği 500'den fazla kişinin yaralandığı 10 Ekim Ankara katliamında yaşamını yitirenler anılıyor.
103 kişinin hayatını kaybettiği 500'den fazla kişinin yaralandığı 10 Ekim Ankara katliamında yaşamını yitirenler anılıyor.
 
İSTANBUL
 
İHD İstanbul Şubesi de katliamın yıl dönümünde Çağlayan Adliyesi'nin önünde oturma eylemi yaptı. Eyleme HDP ve CHP milletvekilleri de katıldı.
 
Şube Başkanı Gülseren Yoleri, 10 Ekim katliamının insanlığa karşı işlenmiş bir suç olduğunun altını çizdi, "10 Ekim Ankara katliamının üzerinden tam 3 yıl geçti. Halktan gelen emek, barış ve demokrasi talebini yok etmeyi amaçlayan bu katliam, amacına ulaşamadı ama arkasında büyük bir acı bıraktı" dedi.
 
Katliamın ardından açılan davaya dikkat çeken Yoleri, "Davanın insanlığa karşı suç kapsamında değerlendirilmesine engel oldular. Katliamın siyasi bağlantılarını, emniyet ve istihbarat içindeki bağlantılarını kamuoyundan gizleyemediler ama davadan kaçırdılar, yargılanmalarına engel oldular" diye konuştu.
 
Adaletin hala yerini bulmadığının altını çizen Yoleri, şunları söyledi: "IŞID tarafından planlanan katliamlar ve katliamlar arasındaki bağlantılar bilinmesine rağmen halkı korumayan, saldırıları önlemeyen, suçluları ve bağlantılarını soruşturmayan tüm emniyet ve savcılık yetkilileri ile kaostan medet umarak ve muhaliflerini yok ederek iktidarda kalmak amacıyla IŞID ve benzeri örgütlenmeleri destekleyen siyasi güç bu katliamdan sorumludur.  Bu dava,  bir İnsanlığa karşı suç davasıdır. İnsanlığa karşı suçlar zamanaşımına uğramaz.  Katiller ve katliam sorumluları ila nihayet yargılanmaktan ve hesap vermekten kurtulamayacaklar."
 
ADANA
 
DİSK, KESK, TMMOB, Adana Tabip Odası ve Adana Barosu, Adana Garı önünde Ankara katiamının 3. yılı dolayısıyla basın açıklaması yaptı.
 
Katliamda yaşamını yitirenlerin fotoğraflarının bulunduğu "Barış şehitleri ölümsüzdür" yazılı pankartın açıldığı anmada konuşan KESK Adana Şubeler Platformu dönem sözcüsü İrfan Doğan  basın açıklamasını okudu.
 
Doğan, "Yüreği insan sevgisiyle ve barış özlemiyle dolu 103 arkadaşımız yaşamını yitirdi. Yaklaşık 500 arkadaşımız yaralandı. Halen çok sayıda arkadaşımız farklı organ kayıplarına uğrayarak hayatlarını devam ettirmeye çalışıyor. Yaşanan bu büyük katliamın acısı yüreklerimizi yakmaya devam ediyor. Acımız kadar öfkemiz de tazeliğini koruyor. Gerçek katiller dışarıda gezdiği için isyanımız her gün biraz daha büyüyor" dedi.
 
Doğan, "Eşitlik, özgürlük, demokrasi ve barış mücadelesi yitirdiğimiz arkadaşlarımızın en büyük emanetidir. Bizler bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bu doğrultuda kararlı mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz" diye belirtti.
 
İZMİR
 
Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde 10 Ekim Ankara katliamında yaşamını yitirenler için anma düzenlendi. Anmaya birçok siyasi parti ve sendika temsilcileri ile katliamda yaşamını yitirenlerin aileleri de katıldı.
 
Anmada konuşan konuşan 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği İzmir Temsilcisi Mustafa Özdağ, "Sayı değil, insan tam 103 can. Barıştan korkan ve kandan beslenenler katlettiniz. Katledilen 103 can ve acılarla yaşayan bizlerin bir daha geri gelmeyecek hayatlarından çaldınız. Biz unuttuk ağız dolusu gülmeyi. Bu katliamın bütün failleri yargılanıncaya kadar adalet arayışımız sürecek. Bu katliamda şehitler veren ve demokratlığı ile övüne İzmir’e de bir barış anıtın olmaması içimizi sızlatan ayrı bir sorun. Bir an önce İzmir’e barış anıtı yapılmasını talep ediyoruz" dedi.
 
DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı da üç yıl önce Emek, Barış ve Demokrasi mitingine savaştan beslenenlerin katliamla cevap verdiğini söyleyerek, "Acımız kadar öfkemiz de tazeliğini koruyor. Gerçek katiller dışarıda gezdiği için isyanımız her gün biraz daha büyüyor. Acımızı ve öfkemizi büyüten en büyük nedenlerden birisi de, katliam öncesinden bugüne kadar siyasi iktidarın ve idarecilerin takındıkları tutum ve yargı sürecidir" diye kaydetti.
 
Ankara katliamı davasının kararı ile ilgili konuşan Sarı, "Duruşmalarda yaşananlara, siyasi iktidarın ve mahkemenin tavrına bakıldığında davanın birkaç tetikçinin, yardım ve yataklı edenlerin çeşitli cezalarla sonuçlandırılması üzerine kurgulandığı anlaşılmaktadır. Karar da buna uygun olarak verilmiştir. Mülkiye müfettişlerinin hazırladığı raporda adeta katillere Ankara’ya kadar bir koridor açıldığı anlaşılmasına rağmen Mahkeme heyeti raporu ciddiye almadığı gibi avukatlarımızın ısrarlı talebine rağmen raporda kastı/ihmali yazılı olan kamu görevlilerini ne sanık olarak yargılamış, ne de tanık olarak dinlemiştir" diye belirtti.
 
"Katillere adeta koridor açan, yol kontrollerini kaldıran, saldırı olacağı istihbaratını tertip komitesinden gizleyenler, patlamaların ardından birçok kişinin yaşamını yitirmesine neden olan gaz sıkma emri verenler, ambulansların geç gelmesinin sorumlusu olanlar, güvenlik tedbiri almayanlar yargılanmadıkça gerçek adalet mücadelemiz sürecektir" şeklinde ifade eden Sarı, "Katliamın tüm sorumluları yargılanana ve hak ettikleri cezayı alana kadar öfkemizi diri tutacağız. Katliamın unutturulmak istenmesine izin vermeyeceğiz. Arkadaşlarımızın hesabını mutlaka soracağız. Barış karanfillerimize ve ailelerine verdiğimiz sözü yineliyoruz: Barış özleminiz yerine gelinceye kadar mücadelemiz bedeli ne olursa olsun devam edecektir."dedi.