GÜNCEL
Yüksekdağ davası: Yine tahliye edilmedi
HDP'nin önceki dönem Eşbaşkanı Yüksekdağ bugünkü duruşmasında da tahliye edilmedi. "Karanlığa alışmış olanlar aydınlıkta hiç bir şey göremezler" diyen Yüksekdağ, iktidarın tüm kamuoyunu karanlığa alıştırmaya çalıştığını belirtti ve ekledi: "İlla HDP?nin siyasi çizgisini takip edin demiyoruz ancak ışığın varlığını unutmayın. Temel değerlerimize sahip çıkın."
HDP'nin cezaevinde rehin tutulan önceki dönem Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ’ın tutuklu yargılandığı davanın duruşması bugün görüldü.
Duruşmayı HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Sezai Temelli, HDP milletvekilleri Saruhan Oluç, Dilan Dirayet Taşdemir ve Murat Çepni, HDK Eş Sözcüsü Sedat Şenoğlui ESP Genel Başkanvekili Özlem Gümüştaş ve SKM MYK Üyesi Satiye Ok ile birçok demokratik kitle örgütü temsilcisi izledi.
Sincan Hapishanesi kampüsünde görülen duruşmaya Yüksekdağ da katıldı.
Yüksekdağ bugünkü duruşmada yargılama ve siyasi sürece ilişkin açıklamalarda bulundu.
Hem kendisinin hem de diğer seçilmişlerin yargı sürecinin hukuki değil siyasi olduğunun altını çizen Yüksekdağ, "Faşist propagandanın en temel kuralıdır; bir yalanı bin defa söylersen gerçek kılarsın. Ama bizler yalanın ve çarpıtmanın hakim ilke olduğu bu süreçte asıl gerçeği söylemekten çekinmedik, çekinmeyeceğiz" dedi.
AİHM'in Demirtaş kararını hatırlatan Yüksekdağ, "AİHM’in Demirtaş için verdiği ihlal kararı, sadece Demirtaş değil tüm seçilmişler bakımından yürütülen soruşturma ve yargılamalarım siyasi olduğunu birkez daha ortaya koymuştur" diye konuştu.
Yüksekdağ yargılama sürecine ilişkin şunları söyledi:
"Bu memleketin hakimi,savcısı,avukatı var ama herşeyden önce bir tek adamı var. Her konuda ilgili kurumlardan önce fikir beyan ediyor. AİHM’in Demirtaş kararı sonrası, ayan beyan yargı kurumuna talimat verilmiştir.Bu durum en son ve en ifrada varmış örnektir.
Kendi rejimlerini kurmak isteyenler, halkın oylarıyla seçilen bizleri hapsettiler. Meclisi işlemez hale getirerek yenisini kurmaya çalışanlar, bırakın yeniyi kurmayı kendi önlerini dahi göremez hale geldiler.
Bizim kaç ay, kaç yıl ceza alacağımız mahkeme heyetlerince değil, siyasi iktidarın toplantı masalarında belirleniyor. Bizim milletvekilliğimizin düşmesine neden olan kararı veren hakim yargıtay üyeliği ile ödüllendirildi."
"Karanlığa alışmış olanlar aydınlıkta hiç bir şey göremezler" diyen Yüksekdağ, iktidarın tüm kamuoyunu karanlığa alıştırmaya çalıştığını belirtti ve ekledi: "İlla HDP’nin siyasi çizgisini takip edin demiyoruz ancak ışığın varlığını unutmayın. Temel değerlerimize sahip çıkın."
"BENİ TANKLA TOPLA KOVSANIZ YİNE BU ÜLKEDEN KAÇIRAMAZSINIZ"
HDP'nin önceki dönem Eşbaşkanı Yüksekdağ, tutukluluğunun devamına gerekçe olarak gösterilen "kaçma şüphesi"ne ilişkin de "Böyle bir şüphe yok, beni tankla topla kovsanız yine bu ülkeden kaçıramazsınız. Benim kaçma şüphem yoktur. Asıl şüpheli olan, tüm güvenilirliğini yitirmiş yargı kurumudur" dedi.
Yüksekdağ Leyla Güven ile diğer açlık grevi eylemcilerinin direnişini selamladı ve ekledi: "Demokratik siyasetin savunucuları dört duvar arasında olsalar da barışçıl çözüm yolunun, özgür siyasetin önünün açılması, tecridinin kırılması için bedenini açlığa yatırdılar. Halen milletvekili olan Leyla Güven’in ve diğer açlık grevi direnişçilerini selamlıyorum."
Yüksekdağ, "Mahkemenizin vermiş olduğu kararlarda, siyasi iktidarın baskısı altında olduğunuz ve tarafsızlığınızı yitirdiğiniz ortadadır. Bu nedenle heyettinizin yargılamadan çekilmesini talep ediyorum" diyerek reddi hakim talebinde bulundu.
MADDE 'REDDİ HAKİM' TALEBİNİ REDDETTİ
Figen Yüksekdağ'ın ardından söz alan avukatları,AİHM'in Demirtaş kararına atıfta bulunarak, seçilmişlerin derhal tahliye edilmesi gerektiğini belirtti. Avukatlar da "reddi hakim" talebinde bulundu.
Mahkeme, talebi değerlendirmek üzere duruşmaya ara verdi.
Aranın ardından kararını açıklamayan mahkeme heyeti, "reddi hakim" talebini reddetti.
Karara itiraz eden Yüksekdağ, "Belki siz gerçeği çarpıtabilirsiniz ama dünyaya ne söyleyeceksiniz? Aldığınız bu kararla infaz etmeye odaklanmış olduğunuz çok net görülüyor. Bir itirazı değerlendirme bakış açınız bile yok. Talebimin bir üst mahkemeye iletilmesini istiyorum. Sizinle özel olarak bir sorunum yok ama hukukun katledilmesini engellemek zorundayız. Siz bir taraf olduğunuzu itiraf ettiniz. Bir yol açabilirdiniz, memleketin hapishaneye dönüştürüldüğü koşullarda bir kapı açılabilirdiniz. Bundan sonraki süreçte halkımız için adalet, barış ve özgürlük için yol açmaya devam edeceğiz" dedi.
Mahkeme, tahliye talebini de "bir başka sanık hakkında verilmiş AİHM kararının tahliye gerekçesi olamayacağı ve Yüksekdağ’ın kaçma şüphesi olduğu" gerekçesiyle reddetti.
Mahkeme, tahliye talebiyle ilgili mütalaa sonrası avukatlara söz vermeden duruşmayı bitirdi.
Duruşma 11 Mart 2019 tarihine ertelendi.