Young Struugle'dan Letzte Generation'la dayanışma çağrısı: İklim krizine karşı mücadele edelim
Letzte Generation (Son Kuşak) örgütüne yönelik gerçekleşen operasyona ilişkin açıklama yapan Young Struugle, iklim adaleti için mücadele edenlerin gözünün korkutulmak istendiği kaydedildi. Dahi iyi bir dünya için mücadele ederken devletin baskısıyla sindirilmeye izin verilmemesi gerektiğini belirten Young Struugle, Letzte Generation ile dayanışma içinde olduklarını vurguladı ve şu çağrıyı yaptı: "Baskılar bizi yıldırmasın, iklim krizine karşı mücadeleye devam edelim. Devlete güvenmeyelim, çünkü devlet her zaman bize ihanet edecek ve üzerimizi baskıyla örtecektir."
Young Struggle Almanya, Letzte Generation (Son Kuşak) örgütüne yapılan ev aramalarına ve baskılarına karşı dayanışmaya çağırdı. Münih Savcılığının "bir suç örgütüne üye olmak" ve "gruba bağış toplayarak destek vermek" iddiasıyla başlattığı soruşturma kapsamında Almanya'nın 7 eyaletinde 15 eve baskın düzenlendi; Letzte Generation web sitesi ve e-posta hesapları ile bağış hesaplarına da başsavcılık tarafından el konuldu. Geçen aralık ayında da bir petrol rafinerisindeki eylemler nedeniyle evlerde aramalar yapılmıştı.
Young Struggle, "Uzun tartışmalardan sonra şimdi ev aramalarının '129 yasası' temelinde gerçekleştirilmesi, Letzte Generation'a yönelik baskının yoğunlaşması anlamına geliyor. Letzte Generation suçlu olduğuna burjuva mahkemelerinden biri değil, bizzat Bavyera'daki polis ve savcılık karar vermiştir. Bu şekilde devlet mümkün olduğunca çok bilgi toplamaya çalışıyor. Bu, Letzte Generation'un bir 'suç örgütü' olduğu varsayımının çıkarılmasıyla mümkün kılınıyor ve devlete geniş kapsamlı gözetim yetkileri veriliyor. Bu durum Letzte Generation açısından özellikle absürttür, çünkü Letzte Generation örgütsel yapısını ve finansmanını web sitesinde açıklamakta ve aktivistlerinin çoğu Letzte Generation'un eylemlerini isimleriyle alenen desteklemektedir" dedi.
'EV BASKINLARI AKTİVİSTLERİN GÖZÜNÜ KORKUTMAYA HİZMET EDİYOR'
Ev baskınlarının yapılma gerekçesine ilişkin ise şu ifadeler yer aldı: "Letzte Generation aktivistlerinin gözünü korkutmaya ve onları daha ileri eylemlere katılmaktan vazgeçirmeye hizmet ediyor. Ancak sadece Letzte Generation aktivistlerinin değil, iklim adaleti için mücadele etmek isteyen herkesin gözü korkutulmak isteniyor. Bunu Lützerath'ın tahliyesi sırasında, End Fossil: Occupy! hareketinin oditoryum işgallerine karşı ve iklim adaleti hareketinin diğer birçok eyleminde polis eylemlerinde zaten gördük.
'ALMAN DEVLETİ ENDÜSTRİNİN ÇIKARLARINI TEMSİL EDİYOR'
"Devlet yıllardır iklim krizine karşı harekete geçmeye hazır olmadığını gösterdi. Fridays for Future (FfF) hareketi içinde yer alan ve çoğunluğu gençlerden oluşan milyonlarca insan sokaklara döküldüğünde ve Alman devletini, savunulmasına yardımcı olduğu 1,5 derece hedefine ulaşmaya çağırdığında harekete geçmedi. Letzte Generation da devleti yasalarını ve verdiği sözleri yerine getirmeye çağırıyor. Devletin eylemleri ve Letzte Generation'un kriminalize edilmesi, Alman devletinin birkaç reformu bile uygulamaya istekli olmadığını açıkça göstermektedir. Bunun yerine, fosil yakıt endüstrisinin ve otomobil endüstrisinin çıkarlarını temsil ettiğini açıkça göstermektedir. Tamamen sermayenin ve büyük şirketlerin kar çıkarlarının hizmetindedir.
'ALMANYA'DA ANTİFAŞİSTLER DE BU DURUMDAN ETKİLENİYOR'
"Ancak Letzte Generation'a yönelik baskılar, Alman devletinin son yıllarda giderek daha belirgin hale gelen otoriter gelişimini de açıkça göstermektedir. Bu baskılar esas olarak demokratik ve ilerici güçlere ve hareketlere yöneliktir. Bavyera'daki gibi yeni polis yasaları ya da yaklaşmakta olan federal polis yasası veya Kuzey Ren-Vestfalya ve Hessen'deki yeni toplantı yasaları bu otoriter gelişmenin ifadesidir. Ancak bu aynı zamanda ilerici bireylere, gruplara ve örgütlere karşı giderek artan ve çoğu zaman mahkemeye bile yansımayan ev aramalarında da görülmektedir, örnek olarak OAT Augsburg ya da Radio Dreyeckland'daki aramalar gösterilebilir. Her iki vakada da ev aramalarının gerekçeleri daha sonra mahkemeler tarafından yasal olarak geçersiz ilan edilmiştir. Paragraf 129'un yanı sıra 129 A ve B'ye dayanan davaların sayısı da son zamanlarda artmaktadır. Last Generation grubunun yanı sıra Kürt, Türkiyeli devrimci ve Elamtamil hareketlerinden aktivistler de son yıllarda giderek daha fazla hedef alınmaktadır. Ancak Lina E. ve Antifa-Ost davası örneğinde görüldüğü gibi, Almanya'dan antifaşistler de bu durumdan etkileniyor.
'SİSTEME KARŞI DAHA FAZLA AYAKLANMA GÖRÜYORUZ'
"Geçtiğimiz haftalarda Berlin'deki Filistin gösterilerinin yasaklanmasına ve Filistinli mahkumlarla dayanışma örgütü Samidoun'un yasaklanmasına ilişkin tartışmalara da tanık olduk. İlerici hareketlere ve örgütlere yönelik baskının son yıllarda artıyor olması şaşırtıcı değildir. Kapitalist sistem ve onunla birlikte burjuva devleti şu anda derin bir kriz içinde. Enflasyon ve fiyat artışlarıyla kendimizi hissettiğimiz ekonomik durum giderek kötüleşiyor ve aynı zamanda iklim krizi insanlığın varlığını tehlikeye atıyor. Buna ek olarak, emperyalist devletler arasında yoğunlaşan çatışma ve buna bağlı olarak Alman devletinin silahlanması ve militarizasyonu söz konusudur. Tüm bunlar, giderek daha az sayıda insanın kapitalist sisteme güven duymasına ve bu nedenle alternatif arayışına girmesine yol açıyor. Dünyanın diğer ülkelerinde insanlar bu adaletsizlikleri kabullenmeye devam etmiyor ve kapitalist sisteme karşı sokaklara dökülüyor. Son yıllarda bu sisteme karşı ve yaşamaya değer bir gelecek için giderek daha fazla ayaklanma görüyoruz.
'129. PARAGRAF KALDIRILSIN'
"Bu nedenle, daha iyi bir dünya için mücadele ederken devletin baskısıyla sindirilmemize izin vermememiz daha da önemlidir. Bizi bölmeye çalışan Springer basınının ve diğer gerici medyanın kışkırtmalarından etkilenmeyelim. Bunun yerine, tüm insanlar için yaşamaya değer bir gelecek için birlikte mücadele etmeliyiz ki bu da sosyalizm için mücadele etmek anlamına gelmektedir. Hükümetlere başvurarak hiçbir şey elde edemeyeceğimizi de biliyoruz, çünkü onlar yalnızca kapitalistlerin çıkarlarını ve kür hırslarını koruyacaklardır. Dayanışmamız baskılara karşı Letzte Generation iledir. Baskılar bizi yıldırmasın, iklim krizine karşı mücadeleye devam edelim. Devlete güvenmeyelim, çünkü devlet her zaman bize ihanet edecek ve üzerimizi baskıyla örtecektir. Baskılarına karşı dayanışmamızla! 129. paragraf kaldırılsın!"