22 Eylül 2024 Pazar

Yenişehir'deki mevsimlik tarım işçileri hem devlet hem de çavuşlar tarafından sömürülüyor

Yenişehir'de "çadır kent"lerde kalan mevsimlik tarım işçilerini ziyaret eden Bursa Su Kolektifi derhal Başbakanlık Mevsimlik Tarım İşçileri Genelgesine uyulmasını vurguladı. Ziyarette konuşan mevsimlik tarım işçileri ise çavuşların sırtından geçindiğini, karşı gelenlerin ise elektrik ve sudan mahrum bırakıldığını, insanlık dışı koşullarda yaşamaya zorlandığını, çavuşların Yenişehir'de ev tutmalarını engellediğini aktardı. 

Bursa Su Kolektifi, 16 Ekim Pazar günü Bursa'nın Yenişehir ilçesindeki mevsimlik çadır işçilerinin sezon boyu konakladığı "çadır kentler"i ziyaret etti. Mevsimlik çadır işçilerinin maruz kaldığı sorunları diyenler Bursa Su Kolektifi, Başbakanlık Mevsimlik Tarım İşçileri Genelgesinin acilen uygulanması gerektiğini kaydetti. 

Her yıl en az 8 bin mevsimlik tarım işçisi "çadır kentler"e yerleşiyor. İnsani olmayan koşulların dayatıldığı mevsimlik tarım işçilerin sırtından geçinen çavuş, işçilerin haklarını da gasp ediyor. Öte yandan "çadır kentler"e hiçbir olanak sunulmazken, çavuşun yaptığı haksızlığa ses çıkaran işçilere elektrik, su imkanı verilmiyor. 

'ÇAVUŞ SIRTIMIZDAN GEÇİNİYOR'
Bursa Su Kolektifine maruz kaldıklarını anlatan bir işçi bu yıl dördüncü yılı olduğunu belirtti. "Tarla sahibi, onların maşası çavuşlar sırtımızdan geçiniyor" diyen işçi, Yenişehir'de ev bulamadıklarını söyledi. Şöyle devam etti: "Kiralık ev bulamıyoruz. Öyle bir sistem oluşturmuşlar ki onların himayesinde her şey. Bu 'çadır kent'te çavuşun adına elektrik direği tahsis edilmiş, fatura ona geliyor ama kim ne kadar elektrik kullanmış bilemiyoruz. Kafasına göre fatura yazıp çadırlardan tahsis ediyor. Diyorum ki ne kadar yakmışsam o kadar ödeyeyim, haksızlığı kabul etmediğim için bir aydır elektriksizim. Çocuğum var okula giden banyo mu yapsın, ders mi çalışsın. 

'YA SEV YA TERK ET MANTIĞI'
Belediye de göz yumuyor zaten mesele su gelmiş buraya. Bazılarına diretiyor sayaç kullanın diye. Gidici olanlar zaten sayaç kullanmıyor biz sayaç bedeli de ödüyoruz. Buradaki sistemle şehir içi sistemi bir değil. Bize bir kart veriyorlar bitti mi gelin yükleyin diyorlar. TEDAŞ vs. yok. Buranın mantığı şu, 'ya sev ya terk et'. Halimizden hiç memnun değiliz."

'İNSANIN ALTIN KADAR DEĞERİ YOK'
Şu an en acil taleplerinin yaşam koşullarının oluşturulması olduğunu kaydeden işçi, "Burası delet arazisi bir konteynır koysunlar. İleride foseptik çukuru vardı üstü açık onu biz kapattık. İnsanların değeri altın gibi değil, seçimden seçime değer veriyorlar. Bir günlük oy için cumhurbaşkanı bile ayağınıza kadar gelebilir ama o seçim gününden sonra değer sıfır. İnsanlık denen bir şey yok. 50 binlik bir nüfuslu bir yer kaymakama ulaşamıyoruz" ifadelerini kullandı. 

'ÇAVUŞA PARA YEDİRMEDİĞİM İÇİN ELEKTRİĞİM YOK'
Mevsimlik tarım işçisi şöyle devam etti: "Yenişehir'e yılda 8 binin üzerinde işçi geliyor, şu an bölgede 250'ye yakın çadır var. Mahalle arası, boş araziler dolu. Suriyeliler çoğunu oluşturuyor 8 binin 4 bini Suriyeliler oluyor ama onlar da çavuşluk sistemine tabi kalmışlar ne yapacaklarını bilmiyorlar. Burada yerli tarım işçileri 220 lira alırken biz 170 lira alıyoruz. 50 lira farkını çavuş alıyor diyor ki, '30 lira araba param, 20 lira çavuşluk hakkım.' Bir şey yapsa derim ki hakkı. Ama yapmıyor, çavuşa para yedirmediğimden elektriğim, televizyonum, hiçbir şeyim yok."

'ÇOCUKLARIMI OKULA GÖNDEREMİYORUM'
Koşullardan dolayı okula gidemeyen bir mevsimlik tarım işçisinin kızı ise okumak ve hemşire olmak istediğini söyledi. Çocuğun babası ise şu ifadeleri kullandı: "Çok zeki. Okumak istiyor. Sordu bana bu sabah, okullar açıldı bir ay oldu ben ne zaman gideceğim. Elimiz kolumuz bağlı, ben hastayım çocuklar da benimle tarlaya gidiyor. İmkanım yok okutamıyorum."

'SÖMÜRÜ AĞI'
Bursa Su Kolektifi, ziyaretin ardından izlenimlerini paylaştı. Açıklamada, "Yedek işgücü ordusu her geçen gün büyürken emek piyasasının dibinde yaşam savaşı veren mevsimlik tarım işçileri sürekli genişleyen sömürü ağı içerisindeki en önemli emekçi kesimi oluşturuyor ,genişlemenin ana kaynağı göçmen aileler, ziyaretimiz esnasında bize saç üzerindeki ekmeklerini ikram eden, lokmalarını bizimle bölüşen sürekli maruz kaldıkları hırsızlıklar nedeniyle mağdur olduklarını açıklayan, emperyalizmin Yenişehir kırsalına sürüklediği Kobanili göçmen aileler gibi" denildi. 

KAYIT DIŞI ÇALIŞTIRILAN İŞÇİLERİN VERGİSİ DEVLET BÜTÇESİNİ OLUŞTURUYOR
İşçilerin kayıt dışı bir piyasada emeklerinin karşılığının her türlü sömürülürken yaptıkları alışverişten mevsimlik tarım işçilerinin devlete sürekli KDV vergisi ödedikleri, bu vergilerle devlet bütçesinin oluştuğunu ve bu dev bütçeden mevsimlik tarım işçilerinin temiz suya ücretsiz erişim hakkı gibi hiçbir temel ihtiyaç haklarının sağlanmadığını ve her türlü emek ve insan hakları ihlali suçunun işlendiği kaydedilen açıklamada, "Oysa bakın Başbakanlık Mevsimlik Tarım İşçileri Genelgesi ile mevsimlik tarım işçilerinin sorunlarının giderilmesine yönelik  ilgili kurum ve kuruluşlar nasıl görevlendiriliyor: 

🔹"Valiliklerce, mevsimlik tarım işçilerinin yoğun olarak çalıştığı yerlerde; eğitim ve sosyal faaliyetleri ile işçilerin temel ihtiyaçlarını giderebilecekleri ortak kullanım alanları olan ,iklim şartlarına uyumlu, emniyetli, ekonomik, estetik ve fonksiyonel, prefabrike, betonarme ya da çelik iskeletli, yeterli büyüklükte bir bina ile elektrik, su ve kanalizasyon alt ve üst yapısı bulunan geçici yerleşim alanları oluşturulması sağlanacaktır.
🔹Geçici yerleşim alanları; sel ve su baskını gibi doğa olaylarından olumsuz etkilenmeyecek, yol ve altyapı hizmetlerinin sunumunun kolaylıkla sağlanabileceği, sağlık şartlarına uygun ve girilmesi yasak yerlere yeterli mesafede, işçilerin asgari ihtiyaçlarını karşılayacak nitelikleri haiz ve işçi sayısına uygun büyüklükteki hazine taşınmazları arasından seçilecektir. Bu kapsamda talep edilen ve Maliye Bakanlığınca uygun görülen taşınmazlar belirtilen amaçlarda kullanılmak üzere tahsis edilecektir.
🔹Geçici yerleşim alanlarına su ve elektrik hizmeti verilmesine ilişkin abonelik ve kullanım bedelleri yatırım izleme ve koordinasyon başkanlıkları ile il özel idareleri bütçelerine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca aktarılan ödeneklerden karşılanacaktır.

Sonraki madde başlıkları neredeyse tüm sorunların çözümünü kapsayacak detayda şöyle sıralanıyor:
🔹İçme, kullanma suyu ve çevre sağlığı.
🔹Sağlık hizmetleri.
🔹Sosyal hizmetler.
🔹Eğitim hizmetleri.
🔹Din hizmetleri.
🔹Ulaşım hizmetleri.
🔹E-metip. (mevsimlik tarım işçileri bilgi sistemi)
🔹Güvenlik hizmetleri.
🔹Yetişkin eğitimi.
🔹Tarım aracılığı.
🔹Sosyal güvenlik ve çocuk işçiliğiyle mücadele.
🔹Valilik denetimi.
🔹Bilgilendirme ve biçimlendirme.
🔹Mali kaynak yatırım ve koordinasyon ve eylem planı."

'BAŞBAKANLIK MEVSİMLİK TARIM İŞÇİLERİ GENELGESİ ACİLEN UYGULANMALI'
Bursa Su Kolektifi, AKP ve saray iktidarları için en kolay aldatma alanının yüzde 5'i dahi gerçekleştirilmeden rafa kaldırılan eylem planları olduğunu belirtti. Bursa Su Kolektifi, "Başbakanlık Mevsimlik Tarım İşçileri Genelgesi acilen uygulanmalıdır" dedi.