Tutsak yakınına 'Türkçe konuş' dayatması
Erzincan L Tipi Hapishanesinde oğlunun açık görüşüne giden Muzaffer İşnaz, gardiyanların "Türkçe konuş" dayatmasına maruz kaldı. Aileler ve tutsaklar dayatmaya tepki gösterdi.
Hapishanelerde siyasi tutsaklara dönük saldırılara yenisi eklendi. Erzincan L Tipi Hapishanesinde tutsaklara çıplak arama ve ayakta sayım dayatmasının ardından bu kez açık görüşte ailelere, "Türkçe konuş" dayatmasında bulunuldu.
'TÜRKÇE KONUŞ' DAYATMASI
Mezopotamya Ajansına konuşan, 2015 yılında Van'da gözaltına alınarak tutuklanan Nihat İşnaz'ın ailesi, açık görüş sırasında gardiyanların Kürtçe konuşmalarını engellediğini söyledi. Tutsaklar "Türkçe konuş" dayatmasında bulunulmasına tepki gösterirken, baba Muzaffer İşnaz, Van'dan Erzincan'a sürgün edilen oğlunun ziyaretine aylar sonra gidebildiğini söyledi. "Türkçe konuş" dayatmasına Türkçe bilmediğini söyleyerek yanıt verdiğini aktaran İşnaz, oğlu ile gardiyan arasında tartışma yaşandığını söyledi. Baba İşnaz, bu olaydan kısa bir süre oğlu Nihat İşnaz'a bir ay görüş cezası verildiğini söyledi.
TUTSAKLAR TEDAVİ EDİLMİYOR
Oğlumun, doğuştan parmaklarında sorun olduğunu, ameliyat edilmesi gerektiğini aktaran İşnaz, Van'da tutsakken randevu verildiğini ancak sürgün edildikten sonra tedavisinin yapılmadığını aktardı. Baba İşnaz, "Onların ölmesini bekliyorlar. Maden tutuklamışsın onlara bakmak zorundasın. Tedavi edilme hakları var" diye konuştu.
Tutsakların ailelerinin yaşadığı kentlerden uzak yerlere sürgün edilmesine de tepki gösteren baba İşnaz, maddi imkansızlıklar nedeniyle oğlunun görüşüne gidemediğini söyledi, "Neden tutsakları ailelerinden uzak bir kente götürüyorlar? Burada olsaydı en azından rahat bir şekilde görüşüne gidip gelirdik. Çocuklarımızın bizden uzak kentlere sürgün edilmeleri zulüm ve hakarettir. Amaçları aileleri ve tutsakları birbirinde ayırmaktır, ancak bunu başaramayacaklar" sözleriyle tepkisini dile getirdi.
'TUTSAKLARA SAHİP ÇIKALIM'
Hasta tutsaklar ve infazını tamamlayan tutsakların tahliyelerinin engellenmesine de tepki gösteren baba İşnaz, şöyle devam etti: "Cezasını bitiren tutsaklara 'pişmanlık' dayatılıyor. Kabul etmedikleri için haksız ve hukuksuz bir şekilde infazları yakılıyor. Bununla boyun eğdirmeye çalışıyorlar. Ama tutsaklarımız boyun eğmeyecektir. Bu tutsaklar kendileri için değil bu halk için cezaevindeler. Bu sorun sadece tutsak ailelerinin sorunu değil. Herkesin bu durumu kendi sorunu olarak görmelidir. Halkın, hasta tutsaklara, infazı yakılarak tahliyeleri engellenen tutsaklara sahip çıkması gerekir. Bu sorunun çözümü ve adaletin sağlanması için tecrit politikasının son bulması gerekir."