SYPG'den Qamişlo ve Gazi katliamları açıklaması

Suriye sömürgeci diktatörlüğü 12 Mart 2004 tarihinde Rojava'nın Qamişlo kentinde Kürt takımı El-Cihad ile Deyr ez Zor'un El-Futwa takımları arasında yapılan bir futbol karşılamasında Kürtleri hedef alarak bir katliam gerçekleştirdi. Ardından düzenlenen cenaze törenlerine ve serhildana kalkmış halka saldırdı; onlarca insan katledildi, yüzlercesi yaralandı ve tutuklandı.

 

12 Mart 1995 akşamı, Alevilerin gittiği Gazi Mahallesi'nde Öntaş, Dostlar ve Yavuz kahvehaneleri ile Sarıoğlu Pastahanesi'ne silahlı saldırı düzenlendi. Amaç, Alevi-Sünni gerici çatışması çıkarmaktı. Saldırganlar bir taksiyle önünden geçtikleri kahvehaneleri uzun namlulu silahlarla taradı. Katiller, aracını gasp ettiği şoförü de öldürdü. Geride Alevi dedesi 76 yaşındaki Halil Kaya'nın cenazesi ve 25 yaralı bırakarak kaçan katiller, taksiyi yakarak kayıplara karıştı.

 

Qamişlo ve Gazi katliamlarına ilişkin açıklama yapan Halkların Birlik ve Dayanışması Kurumu (SYPG), "Bütün sömürgecilerin, diktatörlerin amaçları aynıdır: Direnenleri, boyun eğmeyenleri, devrimcileri, komünistleri; köleliği, sömürgeciliği kabul etmeyenleri ezmek, katletmek, yok etmek" diye belirtti.

 

SYPG, "Bütün sömürgeci ve diktatörlerin korkuları da ortaktır: Kokuşmuş, çürümüş, yozlaşmış iktidarlarını, saltanatlarını, zulüm düzenlerini sürdürmek. Sömürüyü, soykırımı, sömürgeciliği devam ettirmek. Halkları düşmanlaştırmak…" dedi.

 

Qamişlo katliamı, Arap milliyetçiliğine dayanan sömürgeci Baas diktatörlüğü ile sömürgeci, soykırımcı faşist Türk devletinin 1998 yılında yaptıkları Adana Antlaşması'nın planlarından birisi olarak gerçekleştirildiğini vurgulayan SYPG, "Bu katliamda Suriye devletinin polisi, istihbaratı, askeri, bürokrasisi ve 'Difa Vatani' denilen kontra güçleri yer aldı" diye belirtti.

 

QAMIŞLO SERHILDANI DEVRİMİN HABERCİSİ OLDU

 

Açıklamanın devamında şunlar belirtildi:

Qamişlo katliamı ile Kürt halkını ezeceğini sanan Baas diktatörlüğü hiç beklemediği bir direnişle karşılaştı. Katliama sesiz kalmayan Kürt halkı, direnişi Rojava'nın bütün kentlerine; Şam'a, Halep'e ve Kürtlerin olduğu her yere yaydı. Suriye sömürgeci diktatörlüğünün yaratmak istediği korku imparatorluğu parçalandı. Büyük bir direniş geleneği boy verdi.

 

"12 Mart isyanı Rojava devriminin kıvılcımı, özgürlük yürüyüşünün zafer halkalarından biri oldu. Sömürgeciliklere, diktatörlüklere, halkları birbirilerine boğazlatmak isteyenlere; zulme, zorbalığa, faşizme karşı tarihi bir yanıt oldu. Direniş bayrağı bir daha inmemek üzere dalgalandı. Arap, Süryani, Ermeni, Türkmen, Çerkez bütün halkları kardeşleştirdi.

 

12 Mart'ta yaptıkları katliamlarla hedeflerine ulaşamadı sömürgeci Suriye ile faşist Türk devleti. Tam tersine, Rojava devrimi, diktatörlerin sömürgeciliğini parçaladı; ezilen halklara, kadınlara, gençlere, emekçilere kutup yıldızı oldu. Son sözü direneneler söyledi. Şehitlerimizin hayalleri yarım kalmadı. Özgürlük meşalesi sönmedi.

 

"Kürt halkına saldıranlar direnişin ve özgürlük tutkusunun karşısında ezilmekten kurtulamayacak. Tarihin ironisidir ki Suriye sömürgeci diktatörlüğü Qamişlo katliamını yapmak için Deyr ez Zor'dan Baas ve Saddam yanlısı faşist çeteleri getirdiler. Kürtlerin, kadınların ve insanlığın azılı düşmanı politik İslamcı faşist IŞİD çeteleri ise Deyr ez Zor'da son nefesini vermek üzere.

 

"Bu halkların ortak zaferidir. Onların katliamlarla kirlettiği bu topraklarda halkların birlik ve dayanışması bu zaferin üzerinde yükselecektir."