21 Eylül 2024 Cumartesi

Susan: Suriye-Türkiye ilişkisi topraklarımızdan çekilirse düzelir

Moskova'daki dörtlü toplantı öncesi konuşan Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Susan, Türkiye ile ilişkilerin düzelmesi için Türkiye'nin Suriye topraklarından çekilmesi gerektiğini kaydetti. Ancak Türkiye'nin Astana görüşmelerindeki sözlerini de tutmadığını hatırlatan Susan, "Türk tarafı, Suriye ile ilişkilerini düzeltme, egemenliğine, birliğine ve toprak bütünlüğüne saygı duyma ve iç işlerine karışmama konusunda gerçekten ciddiyse, teklifimize cevap vermede herhangi bir zorluk olacağını düşünmüyorum" dedi.

Rusya'nın başkenti Moskova'da düzenlenen Suriye, Rusya, İran ve Türkiye dışişleri bakan yardımcılarının dörtlü toplantısı öncesi konuşan Suriye heyeti başkanı Dışişleri Bakan Yardımcısı Ayman Susan, son 12 yılda Suriye'nin tam ve sınırsız planlama ve bazı Batılı, bölgesel ve Arap ülkelerinin desteğiyle benzeri görülmemiş bir terör savaşına maruz kaldığını ve Birleşmiş Milletler raporlarına göre yüzden fazla ülkeden yabancı teröristlerin ülkelerine geldiği ve bunun da komşu ülkeler aracılığıyla gerçekleştiğini söyledi.

Türkiye'nin tüm Suriye topraklarından güçlerini çekeceğini ve bu topraklardan fiilen çekilmeye başlayacağına dair resmi ve net açıklamasının "iki taraf arasında yeniden iletişim kurma girişi" olduğunu vurgulayan Susan, kuzeydoğu ve kuzeybatı Suriye'deki koşulların eski haline döndürülmesinin, Suriye'nin egemenliğini ve birliğini koruyarak, yasa dışı güçlerin geri çekilmesiyle, terörle mücadeleyle ve Suriye devletinin otoritesini tüm topraklarda yeniden tesis ederek elde edilen koşulları gerektirdiğini kaydetti.

Suriye topraklarındaki yasadışı askeri varlığın uluslararası hukuk hükümlerini ihlal ettiğini kaydeden Susan, Suriye'nin egemenliğine, toprak bütünlüğüne saygı çerçevesinde gerçekleştiği sürece bu tür işbirliğine hazır olduğunu ifade etti.

Suriye ile Türkiye arasındaki iletişimin yeniden tesis edilebilmesinin şart ve gerekliliklerinden ilkinin Suriye'nin egemenliğine, bağımsızlığına, toprak bütünlüğüne ve birliğine tam bağlılık olduğu ve bu temel ilkenin sahada ivedilikle uygulanması olduğunu belirten Susan, şöyle devam etti: "Bu ilke, Türk kuvvetleri de dahil olmak üzere tüm yasadışı yabancı güçlerin Suriye topraklarından çekilmesiyle başlayarak tercüme edilmediği ve somutlaştırılmadığı takdirde gerçek bir anlam ifade etmemektedir. Suriye devletinin, teröristlerce kontrol edilen alanlar da dahil olmak üzere tüm toprakları üzerinde yeniden hakimiyet kurma çabalarını engellememek, Suriye'nin iç işlerine karışmayı ve Suriye'deki, özellikle Suriye topraklarında teröristler için bir rezervuar ve himaye haline gelen, güvenlik ve istikrarı tehdit eden ve oradaki sivillerin hayatını tehlikeye atan İdlib bölgesindeki terörist gruplara destek ve koruma sağlamayı bırakmak gerekmektedir."

İdlib bölgesinde terörle mücadele ve terörün ortadan kaldırılmasına, bu bölgeden yeniden devlet otoritesinin kurulmasına ilişkin Türkiye'den herhangi bir olumlu emare görmediklerini dile getiren Susan, Türkiye'nin Astana çerçevesinde veya Rus tarafıyla varılan mutabakatlara uymadığını hatırlattı.

Tecavüzcü, barbar IŞİD ve Cebhat el-Nusra çeteleriyle Kürt özgürlük hareketi PKK'yi bir tutan Susan, ortadan kaldırılması gerektiğini öne sürdü.

Komşu ülkeler arasındaki sınır kontrolü ortak bir sorumluluk olduğunu belirten Susan, "Türk tarafı, Suriye ile ilişkilerini düzeltme, egemenliğine, birliğine ve toprak bütünlüğüne saygı duyma ve iç işlerine karışmama konusunda gerçekten ciddiyse, teklifimize cevap vermede herhangi bir zorluk olacağını düşünmüyorum. Bu, iki ülkenin kaygılarına cevap veren ve karşılıklı çıkarlarını gerçekleştiren çeşitli koordinasyon ve işbirliği alanlarına kapı açacaktır" dedi.