20 Eylül 2024 Cuma

Suruç aileleri: Adalet mücadelemizi engellemeye çalışıyorlar

Suruç katliamının üzerinden 35 ay geçti. Katliamda yaşamını yitirenlerin aileleri ve yoldaşları adalet arayışının 35. ayında ?Suruç için adalet herkes için adalet? taleplerini bir kez daha yineledi. İstanbul ve İzmir'de yapılan eylemlerde, sorumluların cezalandırılması istendi.
Suruç katliamından bu yana her ayın 20'sinde Kadıköy Halitağa Caddesi'nde 33 dakikalık oturma eylemi gerçekleştiren Suruç Aileleri İnisiyatifi, 35. ayında bir kez daha “Suruç için adalet herkes için adalet” demek için buluştu. 
 
“Kalplerimiz adalet için atsın” pankartının açıldığı 'adalet oturumuna' HDP milletvekili adayları ‎Sema Uçar, Ozan Özgenler, Süleyman Özkan, Cansu Kalender, Mehmet Seyit Şaşmaz, Gülfinaz Saglık, Hacer Elçin ve Irmak Dumlupınar, HDK İstanbul İl Sözcüsü Gülçin Aykul, ESP İstanbul İl Başkanı Pınar Türk ve ESP MYK üyesi Şahin Tümüklü de katıldı. “Suruç için adalet herkes için adalet”, “Suruç'u unutma unutturma”, “Suruç şehitleri ölümsüzdür” sloganlarının atıldığı eylemde 33 düş yolcusunun fotoğrafları taşındı.
 
Geçtiğimiz aylarda yaşamını yitiren Polen Ünlü'nün annesi Şennur Ünlü'nün fotoğrafı da her zaman oturduğu yere konuldu.
 
 
Suruç Aileleri İnisiyatifi adına konuşan Emrah Topaloğlu, “35 aydır adalet istiyoruz. Suruç katliamın üzerindeki kara perde aralansın ve gerçek katiller, sorumlular yargılansın” dedi. Suruç'ta geçtiğimiz günlerde yeni bir katliam yaşandığını söyleyen Topaloğlu, “Başta Suruç, Amed ve Ankara katliamları olmak üzere bütün katliamların aydınlatılmasını istiyoruz. Suruç'ta yaşanan son katliam dosyasındaki gizlilik kararının kaldırılmasını istiyoruz. Gerçek sorumlular yargılansın” dedi.
 
ADALET MÜCADELESİ ENGELLENİYOR
 
Suruç şehitlerinden Uğur Özkan'ın ağabeyi ve HDP milletvekili adayı Süleyman Özkan, aileler adına açıklama yaptı. Özkan, “Yıkılmış bir kenti yeniden inşa etmeye giden, savaştan çıkmış insanlara umut ışığı taşıyan, çocuklara oyuncak götüren 33 canımızı bizden aldılar. Biz Suruç’ta yaşamını yitirenlerin aileleri, Suruç yaralıları ve dostları olarak tam 35 aydır bu meydanda Suruç için adalet talebimizi yükseltiyoruz” dedi. Adalet mücadelelerinin çeşitli yollarla engellenmeye çalışıldığını belirten Özkan, dava avukatları, yaralılar ve tanıkların hapishaneye konulduğunu hatırlattı. Özkan, dava sürecinde yaşadıkları sıkıntıları da aktarırken, sanığın duruşmaya getirilmediğini, duruşma sonrası basına bilgi vermelerinin engellendiğini, duruşmaların hapishane dışında adliyede görülmesi taleplerinin kabul edilmediğini kaydetti. 
 
Özkan, “Biz önümüze çıkarılan bütün bu engellere rağmen adalet talebimizi yükseltmekten bir adım bile geri adım atmayacağımızı buradan bir kez daha söylüyoruz” diyerek, sorumluların bir an önce cezalandırılması talebini yineledi.
 
Özkan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Geçtiğimiz günlerde basına yansıyan Avrupa Birliği istihbarat analiz merkezinin çok gizli ibareli bir belgesi de Ankara katliamı ve Suruç katliamı arasında devamlılık olduğunu ve Ankara katliamını yapan İŞİD’lilerin AKP’liler tarafından görevlendirildiğini söylemektedir. Bu çok ciddi bir iddiadır ve bu iddianın aydınlatılması Suruç davasının gelişim seyri açısından önemli bir noktada durmaktadır.”
 
Özkan, “Katliamlar aydınlatılsın, suçlular yargılansın” diyerek konuşmasını tamamladı.
 
33 dakikalık sessiz oturma eyleminin ardından 33 Düş Yolcusu'nun adlarını sayan aileler, 20 Temmuz'da buluşmak üzere alandan ayrıldı.
 
ÇEPNİ: ONLARIN DÜŞLERİNİ GERÇEK KILACAĞIZ
 
 
İzmir'de de Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde basın açıklaması yapıldı. “Suruç'un 35. ayında aynı inatla yoldaşlarımızı anmaya devam ediyoruz” yazılı pankart açılan eyleme katliamda yaşamını yitiren Çağdaş Aydın'ın annesi Saniye ve babası Feti Aydın ile HDP İzmir milletvekili adayları Murat Çepni, Ayşe Yılmaz, Tamer Aydın, Ceyhan Akay, Kerem Ay, Abdullah Akdeniz, Can Alaygut, Derkay Tan, Dev Güç, Öğrenci İnisiyatifi ve Kaldıraç temsilcileri de katıldı. 
 
Milletvekili adayı Murat Çepni, yaptığı konuşmada, "Onlar bizim düş yolcularımızdı. Biz de onların anılarına bağlı kalarak düşlerini gerçek kılacağımıza söz veriyoruz" dedi.
 
“Barış, eşitlik ve adaletin boy vermesi önünde engel olanlar, bunu kendi iktidarları önünde risk olarak görenler bu katliama izin verdiler” diyen Çepni, Suruç'ta katledilenlerin, onların düşleri ve umutlarının tüm coğrafyaya umut olduğunu söyledi. Çepni, "Onların bıraktıkları idealler sönmek bir yana büyüyerek sürüyor. Bugün de adalet talebi etrafında büyük bir kenetlenme yaşanıyor.