SKM Sözcüsü Aktaş: Dayanışma ve özsavunmamızı kurmalıyız
SKM Genel Sözcüsü Deniz Aktaş, koronavirüs nedeniyle alınan önlemler kapsamında "evde kal" çağrısı yapan iktidarın, kadınların, işçi ve emekçilerin temel ihtiyaçlarını karşılaması gerektiğini belirtti. Aktaş, bu dönem cinsiyetçi politikaların derinleşeceğini ve kadına yönelik şiddetin artacağına da işaret etti, "Kadın dayanışma ağını ve özsavunmamızı kurmalıyız" dedi.
Koronavirüs nedeniyle AKP iktidarı, halka "evde kal" çağrısı yaptı. Ancak milyonlarca işçi ve emekçi, çalışmak zorunda.
Ücretli izin hakları verilmeyen işçiler, kalabalıkların en yoğun olduğu çalışma alanlarında salgın tehlikesiyle yüz yüze.
Salgından korunmak için alınan önlemlerin her zaman olduğu gibi yine ilk olarak kadınların yaşamlarını etkilediğini belirten Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) Sözcüsü Deniz Aktaş, "İktidar sömürü politikalarını hayata geçirmek için yaşanan salgını fırsata çeviriyor" dedi.
Hastaneler başta olmak üzere, kalabalıkların yoğun olduğu çalışma alanlarının işçi ve emekçiler için riskli olduğunu belirten Aktaş, "Bireysel olarak önlem almak elbette önemli ancak bu toplumsal bir sorun. Bütün halkın sağlığını ilgilendiren bir sorun. Sağlıklı bir halk olursa çözüm olur" diye kaydetti.
İktidarın herkese "evde kalın" çağrısı yaptığını hatırlatan Aktaş, zaten ekonomik kriz nedeniyle açlık ve yoksullukla mücadele eden milyonlarca işçi ve emekçinin, kadının çalışmak zorunda olduğunu söyledi. Erdoğan'ın geçtiğimiz günlerde açıkladığı 100 milyar dolarlık pakette kadınlara, işçi ve emekçilere bir şey verilmediğine işaret eden Aktaş, "Madem böyle bir bütçe var, o zaman bir avuç patronun değil halkın sağlığı için kullanılsın" dedi.
Alınan önlemler kapsamında "evde kal" çağrısıyla ilk olarak kadınların eve döndüğünü, kamu alanları başta olmak üzere ilk olarak kadınlara izin verildiğini hatırlatan Aktaş, "Cinsiyetçi politikalar da hayata geçiriliyor" dedi. Kadına yönelik şiddetin bu dönem daha da artacağına işaret eden SKM Sözcüsü Aktaş, "Koronavirüs erkek egemenliğinden, şiddetten daha az tehlikeli değil. Kadına yönelik şiddet devam ediyor" deyi kaydetti.
Aktaş, önlemlerin alınması gerektiğini belirtti, ilk olarak da hukuksal alanda değişiklik yapılmasını istedi ve ekledi: "Koronavirüs nedeniyle ‘acil başvurular' dışında adliyelerde başvuruların kabul edilmeyeceği açıklandı. Şiddete uğrayan kadınların yaptıkları başvurular acil olarak görülüp kabul edilmeli."
Meclis'e gelen yargı paketinin cinsel suçları da kapsadığını hatırlatan Aktaş, "Bu kadına yönelik suçların aratacağını gösteriyor. Bu süreç cinsiyetçi politikaların artacağı bir süreç olarak da kadınlara dönecek" dedi.
Toplumsal dayanışmanın kurulmasının önemli olduğunu vurgulayan Aktaş, kadınlar arasında da bu ağın örülmesi gerektiğini söyledi. Aktaş, "Kadına karşı şiddete, haklarımızın gasp edilmesine karşı dayanışmayı büyütmeliyiz. Ses çıkarma eylemleri yapabiliriz. Kadınların yalnız olmadığını göstermek için özsavunma birimleri kurabiliriz" şeklinde konuştu.
Aktaş, ücretli izin başta olmak üzere tüm taleplerin karşılanmasını istedi ve işçi ve emekçi kadınlara bu haklarını kullanabilmeleri için greve çağırdı.
Deniz, şu talepleri de sıraladı:
-Sağlık emekçisi kadınların emzirme izinleri uygulanmalı,
-Ebeveyn izinleri sadece kadınlara verilerek cinsiyetçi yaklaşım sergileniyor. Çalışan her iki ebeveyn için de uygulanmalı.
- Sağlık başta olmak üzere tüm hizmetler ücretsiz olmalı.
- Başta ped olmak üzere kadınların temel ihtiyaçları ücretsiz sağlanmalı.
- İnternet, elektrik ve su ücretsiz olmalı. Çünkü evde oturun demekle olacak bir şey değil, insanların ısınma ve diğer temel ihtiyaçları karşılanmalı.
-Ücretsiz gıda verilmeli.