Servet transferi tam gaz: 1 yılda 270 bin yeni milyoner
Erdoğan, işçi, memur ve emekliye yapılan zamları TÜİK'in gerçekdışı enflasyon verilerinin dahi altında bırakarak sınıflar arası servet transferine hız kazandırdı. Alt sınıfların bankadaki paralarının payı erirken, milyonerlerin payının artması ve 1 sene içinde 270 bin yeni milyonerin peydah olması bu transferin korkunç boyutunu gözler önüne seriyor.
Yüksek enflasyonun nasıl sınıf bilinçli, işçi düşmanı bir politika olduğu gündelik yaşamlarımızın yanında makro verilerde de her geçen gün daha açık görülüyor. Burjuva muhalefet ve yedeğindeki emekçi sol kesimler bu sınıfsal tercihi görmeden siyasi iktidarı "liyâkatsiz", ekonomi politikalarını da "bilim-dışı" ilan etmeye devam ederken, saray rejimi gayet becerikli ve bilimsel olarak işçi sınıfı, küçük burjuvazi ve köylülüğü yoksullaştırıp, orta ve büyük burjuvaziyi zenginleştirmeye devam ediyor.
270 BİN YENİ MİLYONER
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) verilerine göre 2022 yılı mayıs sonu itibarıyla hesabında 1 milyon TL'nin üzerinde parası bulunanların, yani milyonerlerin sayısı son 1 yılda 269 bin 664 kişi arttı. Bu milyonerler geçen yıl bankalardaki tüm mevduatın yüzde 57.4'üne sahipken, bugün yüzde 65.2'sine sahip duruma geldi.
Enflasyon, bu zenginleşmenin temel dinamiklerinden biri olarak rol oynuyor.
ENFLASYON YÜRÜYOR, ÜCRET DURUYOR
TÜİK'in hiçbir itibarı kalmayan, uydurulmuş verileriyle ölçülen 2022'nin 5 aylık enflasyonu dahi yüzde 36 iken, asgari ücrete yapılan yarı yıl zammı yüzde 30'da kaldı. ENAG'ın açıkladığı 6 aylık gerçek enflasyon ise yüzde 71.
Ücret artışları enflasyonun altında bırakılınca, yani işçi-emekçinin kazandığı, tezgahtaki malın fiyatının yarısı kadar dahi artmayınca, aradaki fark kâr olarak orta ve büyük burjuvaziye akmaya devam etti. İşçi ve emekçilerin borcu büyürken, sermayedarların ise banka hesapları büyüyor. Böylece servet de alt sınıflardan üst sınıflara transfer edilmiş oluyor.
SERVET TRANSFERİ BÜYÜYOR
Sadece mutfak masraflarını gösteren açlık sınırı bile çalışan işçi ve emekçiler için artık uzak bir hedef olarak kalırken, bankaların 2022 Nisan'ında bir önceki yıla göre açıkladıkları kârlarındaki artışın yüzde 707, ilk 500 sanayi şirketinin (İSO 500) 2021 kârındaki artışın da yüzde 129 olması enflasyonun nasıl bir işlev gördüğünün en bariz kanıtı niteliğinde.
Bu durumun servetlere yansımasını da BDDK verilerinden görüyoruz. Toplam mevduatlar içerisinde milyonerlerin payı 57.4'ten yüzde 65.2'ye yükselirken, hesabında daha az parası bulunanların payı ise azalıyor.
Buna göre, son 1 yılda bankada 10 bin TL'ye kadar parası olanların payı yüzde 2.3'ten yüzde 1.5'a , 10-50 bin TL olanların payı yüzde 6'dan yüzde 4'e, 50-250 bin TL olanların payı yüzde 16.4'ten yüzde 12.4 ve 250 bin-1 milyon TL olanların payı da yüzde 17.8'den yüzde 16.8'e gerilemiş.
Bir mali-ekonomik sömürge olarak, küresel kapitalizmin durgunluğunu döviz krizi olarak yaşayan Türkiye'de siyasi iktidar, her ne kadar blokları arasında çatışmalar yaşanıyor olsa da, temsilcisi olduğu burjuva sınıfı bu durgunluk ve krizden korumak için servet transferine son sürat devam ediyor.