Polis, 'Yukarıda mı olmak istersin aşağıdaki nezaretlerde mi?' diye tehdit etti
Kaldıraç, İHD Ankara Şubesi'nde okurları Ceylan'ın polis tarafından tehdit edilmesi nedeniyle açıklama yaptı. Açıklamada, polisin Ceylan'ın 'iyiliğini' istediği belirtilerek, "Yukarıda mı olmak istersin aşağıdaki nezaretlerde mi?" diye tehdit edildiğine dikkat çekildi.
Kaldıraç, okurları Elif Ceylan'ın polis tarafından tehdit edilmesine ilişkin İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şube binasında basın toplantısı düzenledi.
Toplantıya, Devrimci Parti, Karala, Devrimci Gençlik Birliği (DGB) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) katıldı.
Açıklamayı okuyan Doğan Ünlü, kapitalist sistemin artık istemediğine dikkat çekerek, sisteme karşı dünyanın her yerinde isyanların filizlendiğini belirtti.
Sarayın, varlığını yağma ile sürdürdüğünü vurgulayan Ünlü, "En ufak bir hak arayışına polisiyle, medyasıyla, gazıyla, copuyla saldırıyor. 'Kayyum rektör istemiyoruz' diyen Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri terörist ilan ediliyor. Her gün öldürülen, tacize-tecavüze uğrayan kadınlar haklarını aradıklarında polis ordusu ile karşılaşıyorlar. Emeği ile yaşayan insanlar, bu çürümüş düzene karşı, 'Artık yeter!' diyerek isyan ediyor" diye konuştu.
POLİS 'İYİLİĞİNİ' İSTEMİŞ
Ünlü, Kaldıraç Dergisi okuru Elif Ceylan'ın geçen hafta Ankara Emniyet Müdürlüğü'nden arandığını söyledi. Ünlü "Emniyet Müdürlüğü, Ceylan'ı çağırarak konuşmak istedikleri şeyler olduğunu belirtmiştir. Okurumuzun yanıtı olumsuz olunca bu sefer ailesini arayarak çocuklarının tehlikede olduğunu, çocuklarının 'iyiliğini' istediklerini söyleyerek aileyi terörle mücadele şubesine çağırmışlardır" diye kaydetti.
Ünlü, polisin Ceylan'ı "Yukarıda mı olmak istersin aşağıdaki nezaretlerde mi?", "Nereye gidersen git attığın her adımdan haberimiz olacak", "Her hafta buraya çay içmeye gel, biz sana mezun olunca iş buluruz, burs bağlarız", "Seni evinden alır evine bırakırız" diye tehdit ettiğini de sözlerine ekledi.
Devrimci yaşamı savunmaya devam edeceklerini söyleyen Ünlü, Ceylan'ın başına gelecek herşeyden Ankara Emniyeti'nin sorumlu olduğuna işaret etti.
'HİÇBİR DEVRİMCİ DİZ ÇÖKMEYECEK'
Açıklamanın ardından konuşan Devrimci Parti'den Selim Doğankoç, 90'larda sürdürülen kaçırma politikasının hortladığını ifade etti ve "Parti üyemiz Çağlar ve ESP üyesi Gökhan yoldaşımız aynı saldırı tarzıyla sindirilmeye çalışılmıştır. Devrimciler olarak tekrar ediyoruz, hiçbir devrimci komplonuza diz çökmeyecektir" dedi.
Karala Dergisi'nden Zeynep Ülger ise devlet baskını "Bizden korktuklarının göstergesidir" diye değerlendirdi.
'TERÖRİZE ETMEYE ÇALIŞIYORLAR'
DGB'den Fulya Demir de devletin devrimci faaliyeti engellemeye çalıştığına dikkat çekti ve "Bazen bunu fiziki, bazen de bunu işi arkadan dolandırarak yapmaya çalışıyor. Gökhan Güneş bunun örneği. Dönem dönem arttırdığı bir uygulama. Devrimci örgütlenmeyi terörize etmeye çalışıyor en nihayetinde" şeklinde konuştu.
'GÖRÜNÜR DURUMDALAR'
İHD Ankara Şube Yönetimi'nden Sevil Turgut, insan kaçırma ve ajanlaştırma faaliyetinin insanlık suçu olduğunu söyledi ve "Son birkaç yıldır Gökhan'ın, Elif'ın yaşadıkları gibi çok başvuru geliyor. Görünmeziz diyorlar ama aslında görünür durumdalar. İçişleri Bakanlığı asla sesini çıkarmıyor. Biz bu tip uygulamaların takipçisi olacağız" dedi.