24 Kasım 2024 Pazar

Panzer Davası'nda tüm tanıklar emniyet müdürünü işaret etti

Silopi'de panzer altında ezilen Yıldırım kardeşlerin ölümüne ilişkin açılan dava duruşması, daha önce 3 kez yapılamayan "olay yeri keşfi" kararı verilerek ertelendi. Emri veren kişi olarak gösterilen polis memuru Tuncay Taşdemir, tanık olarak alınan ifadesinde sorumluluğu İlçe Emniyet Müdürü'ne attı.
Şırnak'ın Silopi ilçesine bağlı Karşıyaka Mahallesi'nde bulunan evlerine 3 Mayıs 2017 tarihinde giren panzerin altında ezilerek can veren Muhammed (7) ve Furkan Yıldırım (6) kardeşlerin ölümüne neden olan zırhlı araç sürücüsü polis Ömer Yeğit ve onu görevlendiren amiri Murat Maden hakkında açılan davanın 4. duruşması görüldü.
 
"Taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçundan 2'şer yıldan 15'şer yıla kadar hapis cezası istenilen dava duruşması, Cizre 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. İlk duruşmada tahliye edilen zırhlı araç sürücüsü Ömer Yeğit'in katılmadığı duruşmada, tutuksuz yargılanan polis amiri Murat Maden hazır bulundu.
 
Duruşmayı, Yıldırım kardeşlerin babası Mesut Yıldırım, Şırnak Barosu'na bağlı bazı avukatlar, HDP Şırnak Milletvekili Nuran İmir takip etti.
 
KORUMA BÜRO AMİR YARDIMCISI TANIK OLARAK DİNLENDİ
 
Duruşmada ilk olarak şuan Balıkesir'de görevli olan ve bir önceki duruşmada emri veren kişi olarak gösterilen polis memuru Tuncay Taşdemir tanık olarak dinlendi. SEGBİS yoluyla ifadesi alınan Taşdemir, daha önce Silopi İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde koruma büro amir yardımcısı olarak görev yaptığını belirtti. Olayın yaşandığı günün öncesinde TOKİ lojmanları önündeki polis noktasında denetim yaparken İlçe Emniyet Müdürü Selçuk Erdoğan'ın yanlarına geldiğini belirten Taşdemir, burada sertifikası bulunmayan polis memurlarının olaya karışan panzer aracının kullanılması konusunda aralarında bir konuşma geçtiğini anlattı.
 
'İLÇE EMNYET MÜDÜRÜ ERDOĞAN KIZDI VE HAKARET ETTİ'
 
Taşdemir, Emniyet Müdürü Erdoğan ile arasında geçen konuşmaya ilişkin şunları söyledi: "Büro kadrosunda iki tane kurslu, dört tane kaymakam olurlu toplam 6 personel bulunduğu, araç sayısı nedeniyle ancak bir personelin panzer araçlarında görevlendirilebildiğini söyledikten sonra kendisi bana kızarak ve hakaret ederek tek personel sayısını çift personele çıkarmamı istedi. Ayrıca personelin sertifikası ile ilgili durumu izah etmeme fırsat vermedi. Kendisine izah ettim. Ayrıca ısrarla kursu bulunmayan personel çalıştırmamızdan dolayı sıkıntı olabileceğini söyledim."
 
SERTİFİKASIZ GÖREVLENDİRME İÇİN TUTANAK TUTULDU
 
Daha sonra telefon üzerinden bazı polis memurlarına gönüllü olarak panzer araçlarında çalışıp çalışmayacaklarını sorduğunu aktaran Taşdemir, "Sanık Ömer Yeğit daha önce panzer kullanma tecrübesi bulunduğu için kendisini görev listesine ekledik. Ben daha sonra büro amir vekili Yasin Eker'i aradım, bu hususun ileride bize sıkıntı çıkarabileceğini söyleyerek bir tutanak düzenleyeceğimi ve bu tutanağı kendisinin de imza atmasını söyledim. Yasin Eker de bunu kabul etti" anlatımlarında bulundu.
 
'İLÇE EMNİYET MÜDÜRÜ ERDOĞAN İMZA ATMAKTAN İMTİNA ETTİ'
 
Taşdemir, sertifikasız ve kurssuz personel görevlendirilmesi için düzenlenen evrakın Kaymakamlık'tan önce İlçe Emniyet Müdürü'nce imzalanması koşulunun bulunduğunu da mahkeme heyetinin dikkatine sundu. Taşdemir, evrakı gönderdikleri İlçe Emniyet Müdürü Erdoğan'ın imza atmaktan imtina ettiğini açıkladı.
 
"Bu şekilde sanık Ömer Yeğit'in görevlendirilmesi Kaymakamlık oluru bulunmaksızın yapılmış oldu" diyen Taşdemir, olaya karışan panzerin de İlçe Emniyet Müdürü Erdoğan'ın talimatı ile olay yerinden çekildiğini dile getirdi.
 
Taşdemir'in ardından tanık polis memuru Ferhat Taş'ın ifadesine geçildi. Silopi İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde koruma büro amirliğinde görevli olan Taş ise sertifika konusunda düzenlenen evrakın baş polis memuru Tuncay Taşdemir'in beyanı üzerine imzaladığını belirtti.
 
Sanık Murat Maden ise bir önceki beyanlarını tekrar ederek, beraat talebinde bulundu. Savcı da, eksik hususların giderilmesini talep etti.
 
AV. ROJHAT DİLSİZ: ERDOĞAN VE TAŞDEMİR SANIK OLMALI
 
Yıldırım kardeşlerin avukatı Rojhat Dilsiz ise savunmasında dosyada bulunan tarafların olayın sorumlusu olarak İlçe Emniyet Müdürü Selçuk Erdoğan'ı göstermeleri üzerinde durdu.
 
"Ancak bu kişiler sanık olarak dosyaya eklenmemişlerdir" diyen Dilsiz, ismi geçen kişilerin dosyaya eklenmesini talep etti. "Kanunsuz" emri alan memurun bu hususta direnmesi gerektiğine işaret eden Dilsiz, şunları söyledi: "Tuncay Taşdemir ve Selçuk Erdoğan'ın görevlerini kötüye kullandıkları ve soruşturma geçirmelere kanaatiyle soruşturma evrakı oluşturulmuştur. Mahkeme huzurunda dinlenen tüm tanıkların beyanlarına ve tek bir kişi işaret edilmesine rağmen taleplerimiz göz ardı edilmektedir. Dosyanın bu haliyle sonuçlandırılması toplumun hukuka olan inancını zedeleyecektir. Dosya pilot bir dosyadır. Sanıkların tutuklanması talebimizi yineliyoruz. Tanık beyanlarında geçen kişilerin dosyaya sanık sıfatıyla eklenmesini talep ediyoruz."
 
AVUKATLARIN TALEPLERİNE RET
 
Savunmaların ardından duruşmaya kısa bir ara veren mahkeme heyeti, daha önce 3 kez yapılamayan olay yeri keşfinin 19 Eylül yapılmasına karar verdi. Sanıkların adli kontrol tedbirlerine uydukları gerekçesiyle tutuklama istemini ret eden mahkeme heyet, duruşmayı 25 Ekim tarihine erteledi.