Özak Tekstil işçileri: Sendika hakkımız engellenemez
Bakırköy Özgürlük Meydanı'nda yan yana gelen Özak işçileri, "63 gündür sarı sendikayla, patronla, valiyle, jandarmayla, müftüyle, yargıyla boğuşuyoruz ama güçlü olan biziz, bunu biliyoruz" diyerek, talepleri karşılanmazsa Levi's ve Zara için boykot çağrısı yapacaklarını duyurdu.
Urfa'da bulunan Özak Tekstil'de BİRTEKSEN'e üye olduğu için işten atılan ve direnişe geçen işçiler direnişlerinin 63'üncü gününde Bakırköy'de bulunan Özgürlük Meydanı'nda taleplerini haykırdı. Eyleme, KESK İstanbul Şubeler Platformu, Limter-İş, Dev Yapı-İş, DGD-SEN, Basın-İş, Liman-İş, TEHİS, Mağaza Market-Sen, Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası ve çok sayıda siyasi parti, demokratik kitle örgütü temsilcisi katıldı.
"Sendika seçme hakkımız engellenemez, Özak işçisi kazanacak" pankartı açılan eylemde, "Sendika haktır engellenemez", "Atılan Özak işçileri geri alınsın" dövizleri taşındı.
'İŞTEN ATILAN ARKADAŞLARIMIZ GERİ ALINSIN'
Basın açıklamasını okuyan Özak Tekstil işçisi Seher Gülel, sadece Özak patronunun değil bütün Urfa sanayicilerinin BİRTEK-SEN'i tehdit olarak gördüğünü söyledi. "Biz ucuz iş gücü sömürüsü düzenlerine karşı çıktık. İnsanlık dışı çalışma koşullarına, örgütsüzlüğe karşı çıktık. Hiçbir patron karşısında bizim gibi kendi haklarına sahip çıkan, her türlü baskıya rağmen birliğini bozmayan işçi görmek istemiyor" diyen Gülel, taleplerini şöyle sıraladı:
🔹"İşten atılan arkadaşlarımız işe geri alınsın
🔹Eylemde geçen günlerimizin ücretleri ödensin
🔹Sendika seçme, sendikal örgütlenme ve temsil edilme hakkımıza saygı gösterilsin
🔹Bu taleplerin güvence altına alınması için üyesi olduğumuz BİRTEK-SEN ile karşılıklı protokol imzalansın"
Direnişlerinin 63'üncü gününe girdiğine işaret eden Gülel, "63 gündür sarı sendikayla, patronla, valiyle, jandarmayla, müftüyle, yargıyla boğuşuyoruz ama güçlü olan biziz, bunu biliyoruz. Bakın yılmadık, geri çekilmedik. Bizim kararlılığımızdan öyle korktular ki Urfa'da pek çok fabrikada bizim direnişimiz sayesinde işçilerin çalışma koşullarında iyileştirme yaptılar" ifadelerini kullandı.
'MAĞAZA ÖNLERİNDE EYLEM YAPACAĞIZ'
Özak Tekstil'de Levi's ve Zara gibi uluslararası markalara kıyafet ürettiklerini söyleyen Gülel, "Bu markalar taraf oldukları sözleşmelerin gereğini yerine getirsinler diye, Özak patronu bağlı olduğu anayasanın, yasaların gereğini yerine getirsin diye, kar kış demedik; taleplerimizi kazanabilmek için kalktık İstanbul'a geldik" dedi. Gülel, taleplerinin karşılanmaması durumunda her mağazanın önünü eylem alanına çevireceklerini vurguladı.
Özak Tekstil İşçileriyle Dayanışma Platformu adına KESK yöneticisi Hüseyin Özev, Özak Tekstil işçilerinin mücadelesinin İstanbul emeğiyle geçinmeye çalışan tüm işçilerin mücadelesi olduğunu söyledi.
DURSUN: DEVLET BU MÜCADELEDE TARAF OLDU
BİRTEK-SEN Doğu ve Güney Doğu Anadolu Bölgesi temsilcisi Çayan Dursun ise bölgede emek sömürüsünün bir kat daha arttığını, örgütlenmenin ise daha da zor olduğunu vurgulayarak, fabrika açmak ve teşvik almak için tek kriterin iktidara yakın olmak olduğunu dile getirdi. Devletin sermayeye bölgede ucuz iş gücü vaadinde bulunduğunu ve mücadeleci sendikaların bu planı çökerttiğini vurgulayan Dursun, "Biz direnişin 3. gününde devlet baskıları arttığında şunu dedik: Bu bir işverenle mücadele değil, burada açık açık devlet müdahalesi var, devlet burada taraftır" ifadelerini kullandı.
Buna rağmen Özak işçilerinin haklarını almak konusunda kararlı olduğunu söyleyen Dursun, "Bizler Levis ve Zara'nın fabrika sahiplerine yaptırım uygulamaları için zaman tanıdık. Eğer gerekli yaptırımlar uygulanmazsa çarşamba gününden sonra mağaza önlerinde eylemlere başlayacağız. Mağaza eylemleri ile de sonuç alamazsak Levis ve Zara'yı boykot edeceğiz" dedi.
Eylem boyunca, "Atılan işçiler geri alınsın", "İşçilerin birliği sermayeyi yenecek", "Özak işçisi yalnız değildir", "Yaşasın sınıf dayanışması", "Birleşe birleşe kazanacağız" sloganları atıldı.
'SONUNA KADAR DİRENECEĞİZ'
ETHA'ya konuşan Özak Tekstil işçilerinden Mehmet Sait Çelikcan, direnişlerinin 63'üncü günü olduğunu belirterek, "Gerek Levi's, gerek Zara adında büyük şirketler bizlerin yanında durmadığından, günde 18 saat boyunca, gecemizi gündüzümüzü fabrikanın emri altına verdiğimizden dolayı BİRTEK-SEN sendikasına geçtik" dedi.
Servis, yemekler, baskı, mobbing gibi pek çok soruna karşı sarı sendika Öz İplik-İş'in arkalarında durmadığını ifade eden Çelikcan, BİRTEK-SEN'e geçtiği için ilk olarak Seher Gülel'in işten atıldığını, bunun üzerine bütün arkadaşlarıyla sendikaya kaydolup iş bıraktıklarını anlattı. Daha sonra çok sayıda işçinin 46 ve 48 kodlarından işten atıldığını söyleyen Çelikcan, direnişleri boyunca valiliğin çevre illerden asker ve polis getirerek kendilerine biber gazı, cop, tazyikli suyla saldırıldığını, ama yılmadıklarını vurguladı. Çelikcan, "Bugün buradayız. Direne direne kazanacağız. Bütün haklarımızın hepsini almadan hiçbir yere gitmiyoruz. Sonuna kadar direneceğiz" dedi.