Nurcan Arslan'ın avukatlarından erkek yargıya karşı dayanışma çağrısı
İstanbul’da Nurcan Arslan’ı 11 kurşunla öldüren ve aldığı müebbet hapis cezası Yargıtay tarafından bozulan Melih Barış, yeniden yargılanacak. Arslan'ın avukatları, erkek yargının verdiği karara karşı kadın dayanışmasıyla davanın sahiplenilmesi çağrısında bulundu.
İstanbul'un Küçükçekmece ilçesinde üç yıl önce Nurcan Arslan’ı barışma teklifini kabul etmediği gerekçesiyle 11 kurşunla öldüren sanık Abdullah Melih Barış'a verilen müebbet hapis cezasının Yargıtay'ca bozulması üzerine yeniden yargılama başlayacak.
Yargıtay 1. Ceza Dairesi, Abdullah Melih Barış'a verilen cezayı "sanığın öldürme kararını ne zaman aldığının anlaşılamadığını ve bu durumun sanık lehine yorumlanması gerektiği"ni ileri sürerek kararı bozmuştu.
Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 7 Ocak'ta görülecek yeniden yargılama duruşmasıyla ilgili Nurcan Arslan'ın avukatları bir açıklama yaptı.
Avukatların açıklamasında Nurcan'ın katledilmesinin planlı olduğuna dikkat çekilirken, "Nurcan Arslan, 2016 yılının Ocak ayında duygusal ilişki talebine karşılık vermediği için bir süredir tehdit edildiği ve psikolojik şiddet gördüğü Abdullah Melih Barış tarafından katledildi. Abdullah Melih Barış "sana bir sürprizim var" diyerek Nurcan'ı çağırdı ve silahıyla öldürdü" bilgisi yer aldı.
Açıklamada, "Ailesinin avukatları olarak soruşturmanın genişletilmesini ve delillerin karartılmasına izin vermemek için, soruşturmayı yürüten savcıdan delillerin toplanmasını, olayı gören tanıkların anlatımlarına başvurulmasını talep ettik. Ancak dava açılana kadar bu taleplerimiz karşılanmadı" denildi.
Nurcan Arslan Davası Avukatları dava süreciyle ilgili şu bilgiler verildi:
"Kovuşturma aşamasında da erkek egemen yargı pratiklerinin sayısız örnekleriyle karşılaştık. Sanığın sorgusu, mahkemece belirlenen duruşma tarihinden önce ceza yargılama usulünde tarifi olmayan bir şekilde, sadece sanık ve avukatının hazır olduğu bir ortamda alındı. Mahkeme, en başından beri kadın örgütlerine kapatılmak istendi. Sanığa doğrudan soru sorma hakkımız çoğu defa engellenmek istendi. Sanığın, haksız tahrik indirimi alabilmek için Nurcan'ı suçlayan savunmalarını, akıl sağlığının yerinde olmadığına dair beyanlarını defalarca dinledik.
Tüm bu zorluklara rağmen, Nurcan'ın ailesi ve arkadaşlarının, kadın kurumlarının ve duyarlı kamuoyunun da davayı ısrarla takip etmesi sonucu, Bakırköy 13.Ağır Ceza Mahkemesi 2018 yılının Nisan ayında verdiği kararla sanığı, TCK'nın 82/1-a maddesi uyarınca tasarlayarak öldürme suçundan müebbet hapis cezasına mahkum etti. Sanığın asılsız iddialarını da dikkate almayan mahkeme, cezada haksız tahrik indirimi uygulamadı. Kadın katili Abdullah Melih Barış'ı haksız tahrik indirimleriyle ödüllendirmeyen bu kararı, erkek yargının sayısız kadın düşmanı kararı arasında kadınların hukuki bir kazanımı olarak değerlendirdik."
Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin kararını "erkek egemen yüksek yargının başka bir kararı ile karşı karşıyayız" diyen avukatlar, Yargıtay'ın "sanığın öldürme kararını ne zaman aldığının anlaşılamadığını ve bu durumun sanık lehine yorumlanması gerektiği" görüşüyle kararın bozulmasına karar verdiğini söyledi.
Bakırköy Adliyesi'nde 7 Ocak'ta görülecek davayı sahipleme çağrısı yapan avukatlar, "Nurcan şahsında katledilen tüm kadınlar için adalet çağrısını büyütmeye, 7 Ocak tarihinde Bakırköy adliyesinde yeniden görülecek bu davayı sahiplenmeye çağırıyoruz" dedi.