DÜNYA
NUMSA'nın zorlu yolu
Güney Afrika'da başarısız olmuş kapitalist sisteme karşı savaşmayı amaçları arasında sayan SRWP, bu doğrultuda gelecek ayların eylem planını da açıkladı. Parti, henüz kurulmadan önce NUMSA'nın açtığı ofislerde başlayan ülke çapında partinin örgütlerini kurma ve komitelerini seçme çalışmaları halen yerellerde düzenlenen konferanslarla, halk toplantılarıyla devam etmekte.
1987'de kurulan ve kendini Marksist Leninist olarak tanımlayan NUMSA'nın (Güney Afrika Ulusal Metal İşçileri Sendikası) Güney Afrika'da sınıf mücadelesini yeni bir seviyeye çıkarma iradesi zorlu yollardan geçiyor. Uzun zamandır kurmak için çabaladığı Sosyalist Devrimci İşçi Partisi (SRWP) için başvurusu en son Temmuz ayında reddedilmiş ancak sendikanın çabaları 3 Kasım'da sonuç vermişti ve Güney Afrika Seçim Komisyonu (IEC) bu kez başvuruyu kabul etmişti. İki gün süren parti kuruluş öncesi konferansına ülkenin dört bir yanından binden fazla delege katılmıştı. NUMSA genel sekreteri ve ulusal konferansın çağırıcılarından Irwin Jim bu konferansta, resmi parti kongresinin gelecek yılın başında olacağını, partinin çok hızlı büyüdüğünü, tüm 9 eyalette de örgütlü olduklarını belirtmişti. SRWP'nin içinde ayrıca hemşireler sendikasından ve diğer politik partilerden katılanlar da olduğu bildiriliyor.
Partinin geçici ulusal işçi komitesi üyelerinden Phakamile Hlubi-Majola, SRWP'nin kuruluşunun hemen ardından yaptığı açıklamada, "SRWP'nin amacı bu ülkenin işçi sınıfı çoğunluğunun gerçek eşitlik ve özgürlüğünü sağlamak. Biz sosyalizmi savunuyoruz ve bundan utanmıyoruz. Şu an işçi sınıfına bilinç taşımaya ve eğitmeye odaklanıyoruz. Böylece sahip oldukları gücün farkına varacaklar, çünkü bu ulusa önderlik etmesi gerekenler, toplumun karşılaştığı tüm sorunlara çözüm bulacak olan onlar" diyordu. Güney Afrika'da başarısız olmuş kapitalist sisteme karşı savaşmayı amaçları arasında sayan SRWP, bu doğrultuda gelecek ayların eylem planını da açıkladı. Parti, henüz kurulmadan önce NUMSA'nın açtığı ofislerde başlayan ülke çapında partinin örgütlerini kurma ve komitelerini seçme çalışmaları halen yerellerde düzenlenen konferanslarla, halk toplantılarıyla devam etmekte. Parti, 2019'daki ulusal seçimlere katılıp katılmayacağına ise bu örgütlenme sürecinin sonunda ilk kongresinde karar verecek. Irwin Jim bu konuda, "komünistler olarak seçimlerin çözüm olmadığına dair eski bir görüşümüz var, ama biz bir taktik olarak işçi sınıfının desteğine gerçekten sahip miyiz diye görmek için seçimleri kullanabiliriz" diyor.
NUMSA ise bir yandan sendikal faaliyetlerini sürdürüyor ve eylemleriyle ülkede gelişmekte olan, büyüyen sınıf mücadeleleri için ümit vaad ediyor. Eylül ayından beri NUMSA liderliğinde plastik sektöründe başlayan 10 binden fazla işçinin katıldığı grev sürecinde sendika en az yüzde 15 maaş zammı (saatlik 40 Rand* ücret), mühendislik işçileriyle benzer haklar ve daha iyi çalışma koşulları talep ederken Güney Afrika Plastik İşletmecileri Birliği (PCASA) patronları taleplerin karşılanamaz olduğunu söylüyor. Şu ana kadar yapılan grev ve eylemler Isando, Spartan, Jet Park, Sebenza ve Wadeville bölgelerinde etkili oldu. Ekim'de ise eylemler daha farklı bir seviyeye ulaştı. Free State, Ladybrand'deki bir fabrika grevdeki işçiler tarafından yakılmıştı. En son, 5 Aralık'taki eylemlerde ise grevdeki işçiler polisle çatıştı, bazı araçlar yanarken etraftaki iş yerleri hasar gördü. D&K Yönetim Danışmanlık, 5 Aralık'taki eylemlerde Kurhuleni East Rand'deki Makulu Plastik fabrikasında Lesley Lekgalake Mphahlele adlı güvenlik görevlilerinin görev başındayken grevciler tarafından petrole bulanıp yakıldığını açıkladı. Yaralanan güvenlik görevlisi daha sonra hastanede hayatını kaybederken, bağlı olduğu güvenlik firması ise NUMSA'lıların çalışanlarını katlettiğini açıklayarak bir karalama kampanyası başlattı. NUMSA, ölen işçinin sorumluluğunun kendilerinde ve işçilerde olmadığını belirtirken grevin bugüne kadar sürmesine göz yumarak plastik üretim patronlarının işçilerin açlıktan kıvranmasını istediklerini açıklamasını yaptı.
Eylemlerdeki şiddet ve ölümün yaşanması, yanan araçların ve maddi zararın olması, yaralanan polislerin ve şirket yöneticilerinin fotoğraflarının sosyal medyada yoğun şekilde paylaşılması ise yeni parti kurduğu bu dönemde sendika üzerindeki baskıyı artırdı. NUMSA'nın da üye olduğu SAFTU (Güney Afrika Sendikalar Birliği), tüm diğer sendikaları ve işçileri grevdeki NUMSA'lı işçileri desteklemeye çağırken, Demokratik İttifak (DA) milletvekili Michael Waters, ölümü, şiddeti, yaratılan korkuyu ve mülklere verilen zararı kınamadıkları, üyelerine yasalara uymaları yerine kaosu yayma çağrısı yaptıkları nedeniyle polise NUMSA yöneticilerini tutuklama çağrısı yaptı.
14 Aralık'ta ise Güney Afrika havayolu şirketi Comair, NUMSA ile greve gitmeden anlaşma arayacaklarını duyurdu. NUMSA, 750'si havaalanı işçisi toplam 2200 işçisi bulunan Comair'de eğer ücretlerin artırılmaması ve işyeri temsilcileri için ek ücret ödenmemesi halinde greve çıkılacağını açıklamıştı. Noel'in yaklaştığı yılın bu en yoğun uçuş döneminde grevin yine halkın tepksini çekmesi amacıyla Comair ve iktidar vekilleri söylemlerini artırıyor.
Daha önce bağlı olduğu sendikal federasyon COSATU'dan (Güney Afrika Sendikalar Kongresi) Afrika Ulusal Kongresi (ANC) çizgisine yakın olduğu için 2013'te bağlarını koparan NUMSA, diğer mücadeleci sendikalarla birlikte 2017'de ülkenin ikinci büyük sendika federasyonu olan SAFTU'yu kurmuştu. Bu süreçte SAFTU'nun itici güçlerinden biri olsa da, NUMSA'nın parti kurma kararı alması federasyonla olan ilişkilerinde bir gerilime yol açtı. SAFTU, 27 Kasım'da gerçekleştirdiği Ulusal Yürütme Komitesi (UYK) toplantısında politik bağımsızlığına vurgu yaparak federasyonun "herhangi bir politik partiyle ittifaka veya onun işçi masasına dönüşmeye doğru iteklenmesine karşı direneceğini" duyurdu. Aynı açıklamada ayrıca SAFTU'nun kendisinin benzer ideolojik duruşa sahip diğer örgütlerle sosyalist eğilimli bir işçi partisi kurma olasılığını tartışacağını belirtti.
* 1 ABD doları yaklaşık 12 Rand