Maden katliamı davasında sanık avukatından ailelere sözlü saldırı
Amasra maden katliamı davasının 2. gününde dinlenen İşletme Müdürü sanık Selçuk Ekmekçi, kendini aklamak adına katledilen madencileri suçladı. Tüm denetimlerden geçtiklerini ve hiçbir kusurlarının olmadığını öne süren Ekmekçi'ye madenci yakınları, "Tek bir tahlisiye ekibi dahi yoktu" dedi ve delillerin karartıldığının altını çizdi. Bilirkişi raporunun bilime aykırı olduğunu öne süren ve patara kullanmadıklarını iddia eden Ekmekçi'ye Amasra madeninden emekli bir madenci, "17 yıl Patara attık yalan söylüyorsun" dedi.
43 işçinin yaşamını yitirdiği Amasra maden katliamı davasının ikinci duruşması Bartın Ağır Ceza Mahkemesinde görülüyor. 8'i tutuklu 23 sanık yargılanıyor.
Bugünkü duruşma işletme Müdürü sanık Selçuk Ekmekçi'nin sorgusuyla başladı.
SANIK AVUKATLARI MADENCİ YAKINLARININ SALONDAN ÇIKARILMASINI İSTEDİ
Madenci yakınları sanıklara tepki gösterdiği için sanık müdafileri ailelerin salondan çıkarılmasını istedi gerekçe olarak ise sanıkların psikolojisinin bozulduğunu öne sürdü.
AVUKATLAR DURUŞMANIN ADLİYE KORİDORUNDA GÖRÜLMEMESİNİ İSTEDİ
Gerilimin ardından verilen 15 dakikalık ara sonrası Tekirdağ Baro Başkanı ve bir kısım müşteki vekilleri duruşmanın adliye koridorundan ziyade daha sağlıklı bir ortamda yapılmasını tekrar talep ettiler.
MAHKEME BAŞKANI ADLİYE KORİDORUNDA ISRAR ETTİ
Mahkeme başkanı bu koşullarda yargılamaya devam edeceğini tekrar belirterek talepleri reddetti.
İŞLETME MÜDÜRÜ SANIK EKMEKÇİ TÜM EKSİKLERİ GİDERMİŞ
Ardından sanık Selçuk Ekmekçi'nin sorgusuna başlandı. 2015 yılında göreve geldiğini, iş sağlığı ve güvenliği sebebiyle işletmede faaliyetin durdurulduğunu söyleyen Selçuk, bu eksikleri tamamladığını iddia etti. Selçuk, "Olay gününe gelmek istiyorum. 14 Ekim 2022 tarihinde kayıtlarda hiçbir olumsuz durum gözlemlememiştik. İşçilerin kendi belirlediği 'çalışan temsilcilerinden' dahi tarafıma hiçbir olumsuzluk bildirilmemişti. Ben olay günü barutçu ve vardiya sorumlularına rutin kontrolleri yapıp yapmadığını sormuşum. Madencilik bir zincirlemedir, bu halkalardan birisi görevini yapmadığında zincir bozulur. Herkes kendi görevinden sorumlu. Ben denetim görevimi düzgün yaptım" dedi.
MADENCİ YAKINLARINDAN TEPKİ: DELİLLERİ KARARTINIZ
Ekmekçi'nin bu sözlerine madenci yakınlarından "delilleri kararttınız" sitemi üzerine Ekmekçi, "Yangın olan bölgeyi söndürmek için elimden geleni yaptım. Koordinasyon gelip olaya el koyunca da geri çekildik. Hiçbir delil karartmadık. Gaz ölçümlerinde metan oranı yüzde 1.5 üzerine çıktığında elektrikler kesilir. Raporda da elektriklerin kesildiği ortadadır. MAPEG 2022 yılında 3 kere denetim geçirdik. Bize kusur atfedilen kömür tozu, havalandırma gibi hususların tamamında denetimlerden geçmişiz. Olaydan 3 gün önce olay yerini denetlemişler, -320 noktasında gerçekleşmiş- sıkıntısız demişlerdir. TTK kapsamında da aylık periyotlarda denetimler yapılmış, yine bir eksikliğimiz görülmemiş. Kusur atfedilen hususların hiçbiri raporlarda yok, hiçbir eksiğimiz görülmedi. Bu kadar denetimden geçen bir iş yerinde eksiklik olması söz konusu değildir. Bilirkişi raporunda bilime aykırı tespitler bulunmaktadır. İşyerimizde patara uygulaması yoktur" ifadelerini kullandı.
AMASRA'DAN EMEKLİ MADENCİDEN EKMEKÇİ'YE: YALAN SÖYLÜYORSUN
Bu esnada Amasra madeninden emekli olan katledilen bir madenci yakını, "Biz 17 yıl patara attık madende, Selçuk Ekmekçi yalan söylüyorsun" diyerek Ekmekçi'nin kendini aklama çabasını boşa düşürdü.
EKMEKÇİ: KUSURUMUZ YOKTUR
Ekmekçi, "Havalandırmayla ilgili olarak; ocak işyerlerinde hava hızının 0.5m/s'nin altına düşmemesi gerekir. 24 saat boyunca gaz izleme merkezimiz çalışıyor, bu sensörlerin hiçbirinde alt değer görülmemiş. Ayrıca havalandırma planı benim görev alanımda da değil. Yanıcı toz ile mücadele anlamında taş tozu, çimento püskürtme, su torbaları gibi tüm yöntemleri kullanıyoruz. Yönetmeliğe uygun şekilde, yeterli miktarda taş tozu kullandık. Organizasyon şeması incelendiğinde eğitim görevinin bende olmadığı görülecektir. Olaydan 3 gün önce de denetime gelmişler, maske kullanımı ve OFK eğitimlerinde de yeterli olduğu belirtilmiş. Bunlar kağıt üstünde değil. Acil eylem planlarımız bakımından da, kurtarma alanında hiçbir kargaşa yaşanmamıştır. Bu bakımdan da kusurumuz yoktur" dedi.
MADENCİ YAKINLARI: TEK BİR TAHLİSİYE EKİBİ YOKTU
Bir kez daha tepki gösteren madenci yakınları "tek bir tahlisiye ekibi dahi yoktu orada" dedi.
'SORUMLULARI SUÇLUYORSUNUZ MADENCİLİĞİN GELİŞİMİNİ ENGELLİYORSUNUZ'
Ekmekçi ise bu kez de her maden patlaması sonrası sorumluluğu olan mühendislerin sorumlu tutulmasının madenciliği olumsuz etkilediğini öne sürerek şöyle devam etti: "Her maden patlamasından sonra maden mühendislerinin sorumlu tutulması madenciliğin de gelişimini engelliyor. Ben okula girdiğimde 16 üniversitede bu bölüm vardı, şimdi 6 tane. Yeni bir mevzuat yapılmalı, maden mühendislerinin sorumluluğu yeniden belirlenmeli, aldığımız maaş bile işçiden daha azdır. İşçinin sorumluluğundan ise daha fazla sorumluluğumuz var. Bu mesleği seçmek kabus gibidir."
EKMEKÇİ KENDİNİ AKLAMAYA ÇALIŞTI, MADENCİLERİ SUÇLADI
Ekmekçi, devam eden avukat sorgusunda da kendisini aklamaya çalıştı, katledilen madencileri suçladı.
Havalandırmaya ilişkin projelemeye dair dün sanık Cihat Özdemir'in -350 kota kadar projelendirme olduğu sözlerine işaret eden avukatlar, havalandırma projelerine aykırılığı bildirip bildirmediğini sordu. Sanık Ekmekçi, "Ben işletme müdürü olduğumda da aynı havalandırma projesi vardı. Yeni projeyi devreye sokamadık. İşçi alımı gerçekleştirebilseydik başka proje yapacaktık. -360 ve -365'e kadar faaliyetimiz sürüyordu" dedi.
MÜŞTEKİ AVUKATLARI SES KAYDI DİNLETTİ
Bunun üzerine Av. Yılmaz, "Dolayısıyla müessese müdürü ya faaliyeti bilmiyor ya da yalan söylüyor, öyle mi" sorusunu yöneltti ve müşteki vekilleri tarafından bir ses kaydı dinletildi. Ses kaydında -370 ve -390 kota kadar faaliyet yapıldığı belirtiliyor. Kaçak kota ilişkin soruya cevaben konuşan sanık Ekmekçi, gaz izleme operatörünün durumu bilmeden konuştuğunu belirtiyor.
EKMEKÇİ: KONUMUZ İŞ GÜVENLİĞİ Mİ
Söz alana Avukat Ceren Yılmaz'ın projede -350'ye kadar faaliyet yapabilecekleri bir alanda kaçak kot çalışmaları yaptıklarını dile getirmesi üzerine sanık Ekmekçi, "Buralarda denetim gerçekleşti, raporlarda bunlar yer almıyor. Konumuz iş güvenliği mi faaliyetimiz mi anlamıyorum" diyerek tepki gösterdi.
'DENETİMLERDEN GEÇTİK'
Bunun üzerine Avukat Gizem Özdem de sanığın aynı zamanda iş sağlığı ve güvenliği uzmanı olduğuna dikkat çekerek acil eylem planının olup olmadığını sordu, sanık Ekmekçi ise "Evet tüm planlarımız vardır, bu denetimlerden de geçtik" dedi.
Avukat Gizem Özlem -320 kot için özel bir acil eylem planının olup olmadığını sordu sanık Ekmekçi ise özel bir acil eylem planlarının olmadığını tüm alan için yaptıklarını belirtti. Özlem, "Ancak plan önümde -320 kot için özel plan yapılacağı belirtilmiş" dedi.
KÖMÜRLERİ ÇÖPE ATMAK YERİNE DAĞITIYORLARMIŞ
Söz alan Avukat Evren İşler, Amasra'nın katliam sonrası işletme önünde bulunun tonlarca yığılı kömürü konuştuğunu belirtti ve bu kömürlerin ne olduğunu sordu. Sanık Ekmekçi ise "Bunlar satılamayacak kömürlerdir. Bu kömürler üzerinden numune aldık. Dağıtıma uygundur dendi. Fakir fukaraya dağıtıyorduk" dedi. Bunun üzerine İşler'in, "Bunun müessese müdürü talimatıyla sizin tarafınızdan organize edildiği söyleniyor. Daha sonra Bakanlık eliyle dağıtılıyormuş" sorusuna, Ekmekçi çöpe atmak yerine dağıttıklarını belirtti.
Bu yanıt üzerine, İşler, "Bu sebeple fazla üretim baskısı altında olduğunuzu söyleyebilir miyiz" diye sordu.
'BAKANLIK MÜFETTİŞLERİNE DE İLETTİM'
Müşteki vekili Av. Uğur Esat Keşkül de ses kaydında kazadan 1 hafta önce -310 kotunda yüzde 3.5 – yüzde 4 seviyelerinde metan ölçüldüğü ve işçilerin tahliye edildiğini belirterek ÇSGB müfettişlerine bildirip bildirmediğini sordu. Ekmekçi ise bakanlık müfettişlerine de ilettiğini dile getirdi.
Aranın ardından duruşma sanık Selçuk Ekmekçi'nin sorgusuyla sürdü.
'SAYIŞTAY RAPORUNA DİKKAT ÇEKİLDİ
Söz alan müşteki vekili Avukat Melike Polat, Sayıştay ve denetim raporlarını olup okumadığını sordu, Ekmekçi ise sadece kendi birimiyle alakalı olanları okuduğunu belirtti. Bunun üzerine Polat, "2019 Sayıştay Raporunda müessesenin dengelenmiş üretim derinliğinin -300 metre olduğu, ani gaz degajı ve grizu riski olduğu, Kurum Degaj Yönergesi'ne uyulması gerektiği yazılmış" sorusunu yöneltti Ekmekçi ise "Bu bakanlığın tasarrufunda ve yatırımında olan bir konudur. Ben istemez miyim yapılsın. Türkiye'de yapılan yer de yok. Genel müdürlük ve bakanlık bu konuda sorumludur" yanıtını verdi.
'TOPLANTILARA YER ALTINDA OLDUĞUMDAN KATILMAMIŞIMDIR'
Ekmekçi'nin sondajı plan büronun takip ettiğini belirttiğini, -350 1. kalın damarda 3 Ekim tarihinden itibaren 25m sondaj yapıp 10m değil 24m ilerlediğin belirten Avukat Polat'a karşı Ekmekçi, "25 metrelik sondaj bizi kömür alımlarında bağlamaktadır. Orası sonradan kömür alanına çevrilmiştir" dedi. Söz alan Avukat Halime Şenli Bilgin, Ekmekçi'nin aynı zamanda ATİM üyesi olduğunu ancak bazı toplantılara katılmadığını ve buna kimin karar verdiğini sordu. Ekmekçi ise şu yanıtı verdi: "Daha yeni atandım, muhtemelen yer altında olduğumda katılmamışımdır.
Bunun üzerine Av. Bilgin, "Bilirkişi raporu diyor ki, bu drenaj sistemi hayata geçseydi bu katliam önlenebilirdi. Kamulaştırma düşünülen alan için planlanan projeyi neden ATİM için önermediniz" diye sordu. Avukat Eminoğlu da şu soruyu yöneltti: "2019 Sayıştay raporunda tozla mücadelenin etkin yapılmadığı yazıyor. Ama bu eski, sormayacağım, bir hafta önce Bakanlık ölçüm yapıyor. Hatırlıyor musunuz?"
Patlayıcı toz ölçümlerinin referans aralığında olduğunu söyleyen Ekmekçi'ye Avukat Eminoğlu, bir hafta önceki raporda 2. Kartiye ölçümünün 2.75 mg/m3 olarak belirtildiğini aktardı ve "Bu referans aralığında mıdır?" diye sordu.
Sanık Selçuk Ekmekçi ise "Bu raporlar ölçüldüğünde tarafıma olumsuz bir yazı gelmedi. Yazı gelmediğine yönelik olumsuz bir durum yoktur" dedi.
SANIK SOYLU: DÜNYANIN EN İYİ MASKELERİ KİLİTLERİNİ AÇMAMIŞLAR NE YAPAYIM
Duruşmada sanık Selçuk Ekmekçi'nin ardından İş Sağlığı ve Güvenliği Şube Müdür vekili sanık Volkan Soylu'nun sorgusuna başlandı. Soylu, teorik iş sağlığı ve güvenliği eğitimin dışında pratik eğitim verilmemesini ilgili kurumlara aktardığını, işçilere video izlettiğini ve elinden geleni yaptığını söyledi. Eğitim maskeleri ile diğer maskelerin aynı olduğunu, kilidinin açılmadığını belirtti ve "Buna ne yapabilirim. Bunlar dünyanın en iyi maskeleridir" dedi.
Müşteki avukatları Soma'nın son bilirkişi raporuna dikkat çekti ve durgun havanın hava akışını ters çevirerek metan birikimine sebep olduğunu hatırlatarak, durağan hava meselesine ilişkin herhangi bir birime önlem alınması için bildirimde bulunup bulunmadığını sordu. Sanık Volkan Soylu ise bu meselenin bildirilmesinin gerekmediğini söyledi.
İşletme planında metan sensörünün bulunduğu konuma ilişkin sanık Soylu, sensörün orada olmadığını, TTK tarafından savcılığa verilen planın yanlış olduğunu belirtti. Arın kısmında değil, nefeslik çıkışına yakın olduğu anlaşıldı.
DURUŞMAYA 27 NİSAN'A KADAR ARA VERİLDİ
Sanık Volkan Soylu da diğer sanıklar gibi kendini aklamak için suçu başkalarına attı. Soylu'nun sorgusu sonrası duruşmaya 27 Nisan 09.30'a kadar ara verildi.
SANIK AVUKATINDAN MADENCİ AİLELERİNE SÖZLÜ SALDIRI: BAŞINIZA GELENLERİ HAK ETTİNİZ
Duruşmanın sona erdiği sırada sanık Selçuk Ekmekçi'nin müdafi avukat Çağla Dursun, katledilen madenci ailelerine "Belki de başınıza gelenleri hak etmişsinizdir" diyerek sözlü saldırıda bulundu.
ÇHD SANIK AVUKATI HAKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAK
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), avukat Dursun hakkında provokatif ve hakaret içerikli söylemleri nedeniyle baro ve savcılık nezdinde suç duyurusunda bulunacaklarını duyurdu.