Londra'da kadınlardan 8 Mart atölye çalışması

Londra 8 Mart Kadın Platformu'nun 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında düzenlediği ilk etkinlik olan atölye çalışması Alhax-Com'da gerçekleştirildi.

 

"Irkçılık ve faşizm", "Kadın grevi", "Görünmeyen emek" ve "Kadına yönelik şiddet politiktir" başlıkları altında gerçekleşen atölye çalışmalarını platformu oluşturan Yeni Kadın, Sosyalist Kadınlar Birliği, Roj Woman, Solstar, Alxas-Kom Kadın Komisyonu, Kürecikli Kadınlar, Tilkili Kadınlar ve Kırkısraklı Kadınlar tarafından gerçekleştirildi. 4 ayrı yerde sunumlarla başlayan tartışmalar mücadele yöntemleri tartışılarak sonlandırıldı. 1 saatlik tartışmalar sonrası kadınlar biraraya gelerek atölyelerde tartışılan konular ve sonuçlar üzerine bilgi verdi.

 

Artan ırkçılık ve faşizmin ilk göçmenleri özelde de göçmen kadınları etkileyeceği belirtilerek yaşanan ırkçılığa ses çıkarılması gerektiği, yaşanan Brexit tartışmaları sonucu gözle görünür bir oranda artan ırkçılığa karşı mücadele yürüten kurumların çalışmalarında yer alınması gerektiğinin altı çizildi.

 

Kadının görünmeyen emek biçimlerine vurguların yapıldığı 'görünmeyen emek' atölye çalışmasında ise kadının emeğini görünür kılmak için işbölümü yapılması, temelde verilen toplumsal cinsiyet rollerine karşı mücadele edilmesi gerektiği ve 8 Mart günü grev yaparak emeğimizi görünür kılabileceği belirtildi.

 

'Kadın grevi' atölyesi ise 2016'dan bu yana başlayan grevlerin nasıl ortaya çıktığı, nasıl örgütlendiği ve hangi araçların kullanıldığı üzerine bilgiler aktarıldıktan sonra yerellerde bu greve nasıl katılım sağlanacağı üzerine görüşler aktarıldı. 8 Mart grev günü yapılacakların bir listesi çıkarılarak evde yaşayan erkeklerin  yapması istenmesi, gün boyu grevi simgelemeyecek bir sembolün taşınması, sosyal medya üzerinden grevde olduğunu belirten bir yazının paylaşılması ve 8 Mart günü yapılacak eyleme katılması şeklinde görüşler paylaşıldı.

 

'Kadına yönelik şiddet politiktir' başlığı altında yapılan atölye çalışmasında ise şiddetin tanımı, şiddet çeşitleri konuşulduktan sonra bu şiddeti besleyenin erkek egemen sistem olduğu vurgusu yapıldı.