22 Kasım 2024 Cuma

Leyla Halid: Silahlı mücadele dahil tüm araçlarla direnelim

Haziran ayında Malezya'da gerçekleştirilen ILPS 7. Uluslararası Asamblesi'ne katılan FHKC temsilcisi Leyla Halid, ulusal özgürlük için silahlı mücadelenin önemine vurgu yaptı. Filistin halkının Gazze'deki direnişine nasıl destek olunması gerektiği üzerinde duran Halid, "İsrail'i izole edin. Bu dünyanın herhangi bir yerinde zulmeden zalim hükümetleri izole edin. Savaş suçlularını boykot ederek onlarla tüm bağlarımızı koparmak için aynı anda sesimizi yükseltmeliyiz" dedi.

Halk Mücadelelerinin Enternasyonal Ligi'nin (ILPS) Haziran ayı sonunda Malezya'nın Penang kentinde gerçekleştirdiği 7. Uluslararası Asamblesi'ne Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) temsilcisi Leyla Halid özel konuk olarak katıldı.

"Emperyalizmi yenelim, sosyalist geleceğimizi kazanalım" şiarıyla gerçekleştirilen asamblenin 21 Haziran günkü oturumunda söz alan Leyla Halid'in konuşması, Filistin direnişi, enternasyonal dayanışma ve özgürlük mücadelelerinin nasıl yürütülmesi gerektiği sorularına yanıt veriyor. Halid'in ILPS 7. Uluslararası Asamblesi'ndeki ilk konuşmasının tam metnini güncel önemi nedeniyle yayınlıyoruz:

"Öğrenciler sokaklara çıktı. Bu, kararlı insanların ve Filistin direnişinin bir başarısıydı. Bu kazandığımız ilk başarıdır. Ancak büyük bir bedel ödüyoruz. Bizim çocuklarımız söz konusu. Bugün çoğu çocuğumuz, babaları, anneleri ve büyükanne-büyükbabalarıyla birlikte 30 binden fazlası katledildi. Her bomba ile İsrail, ABD yönetimi desteğiyle Amerikan silahlarıyla katlediyor, bir nesli yok etmek istiyor. Dedeler, neneler, oğullar, kızlar ve torunlar tek bir bombayla öldürülüyor.

Blinken'ın İsraillilere 'büyük bombaları değil küçük bombaları kullanın' dediğini duydunuz mu? Sanki ölüm ve ölüm arasında, katliam ve katliam arasında fark varmış gibi. Bizi öldürmek için hiçbir mazeret yok. Asla susmayacağız, yüz yıldır mücadele tarihimizde hiç susmuyoruz.

Gazze öğretiyor. Öğretmenler, üniversitelere de saldırdıkları için katlediliyor, çocuklarımızın okullarını bombalıyorlar, onların eğitimlerini engellemek istiyorlar. Gaddar saldırganlıklarıyla bununla sınırlı kalmıyorlar. Gazze'de yaşamı öldürüyorlar. Gazze, dünyanın her yerinde insanlığı savunuyor. Bu bize güç veriyor. Filistinlilerin yüz yıllık mücadelesi ve siyonist hareketin kurulmasından bu yana süren mücadele anlatılıyor. Ben burada tarihi anlatmayacağım. Ama tarihe geri dönmemiz gerekiyor. Bu dünyada ne oldu? İkinci Dünya Savaşı'nda Hitler Avrupa'yı ve Sovyetler Birliği'ni işgal etti ama Avrupa halklarının ve her yerdeki insanların mücadelesiyle sona erdi. Bugün yaşanan üçüncü dünya savaşıdır, ama Gazze'de yoğunlaşıyor, başka bir yerde değil. Filipinler'de hala mücadele ediyorlar, Türkiye'de hala mücadele ediyorlar. Ve Filistin. Biz hala devam ediyoruz.

Bundan dolayı tüm dünyaya seslenmek ve mesajlar göndermek için ILPS 7. kongresinde buradayım. Filipinler'den Filistin'e, Endonezya'dan Tayland'a, Avustralya'dan ABD ve Avrupa'ya farklı ülkelerde sokaklara çıktığınızı gördük. Hepimiz bayrak taşıcısıyız ve burada anında gördük ki bayrakları yüksek tutmaya devam edeceğiz. Dünya genelinde özgürlük savaşçılarının bayraklarıdır bunlar. Bedel ödüyoruz ve özgürlüğün dünyadaki insanların yaşamları için çok değerli olduğuna inanıyoruz. Sadece Filistin için değil. Ama şimdi Gazze zamanıdır. Size neler olup bittiğini anlatmak için buradayım. Sizin gelişmeleri takip ettiğinizi biliyorum. Bayrakları tutuyorsunuz, kefiyeleri omuzlarınızda taşıyorsunuz. Bu, tüm dünyanın bizimle olduğu anlamına geliyor.

Düşmanlarımız insanlıktan çıkmış savaş suçlularıdır. Kapitalist sistem halklara karşı savaş yürütüyor. Topraklarımızdaki ve dünyanın diğer bölgelerindeki enerji ve gıda kaynakları dahil olmak üzere kaynaklarımızı almak istiyor. Sadece bizi öldürmekle kalmıyorlar. Gazze'nin bir gaz ve petrol deposu var. Amerikalılar Tel Aviv'e İsrail'i desteklediklerini açıklamak için geldiler. İsrail'i desteklemek için silahlarla köprü kuruyorlar. Biden Tel Aviv'e geldi ve 'Ben siyonistim' dedi. Siyonist olmak için Yahudi olmak zorunda olmadığını, ama burada savaşta İsrail'i desteklemesi gerektiğini söyledi. Bu savaş değil, bu soykırım. Ellerinde çocukların kanı var.

Gazze'den hala bize insanlar durumu anlatıyor. Bu sabah aradılar ve bana şunu söylediler, 'bu konferansta herkese söyleyin, sizin tüm Asya, Afrika, Avrupa, Amerika, Kanada'da yükselen seslerinizi gördük.' Umut dolular, çünkü siz onlarla dayanışma içinde olduğunuzu gösterdiniz. Bu sabah bir haftadır temiz su yok. Bazı insanlar denizden su içiyor, çünkü bu sıcakta su yok. Her gün bir yerden bir yere sığınma aramak zorundalar. Şu anda Gazze'de güvenli bir yer yok. Bize karşı her türlü silah kullanılıyor. Aynı zamanda yoldaşlara şu mesajı verin dediler: 'Lütfen bizi unutmayın. İnsanlığın özgür olması için bedel ödemeye hazırız. Her şeyi kaybetmeye hazırız ama şimdi bütün dünyayı kazanıyoruz.' İşte bunu istiyorlar.

Her yerde özgürlük savaşçılarından bahsederken bizi terörist olarak lanetliyorlar. Kimin terör yaydığını sormak gerekiyor. Emperyalist, siyonist gericilik. Arap dünyasında da gericilik var, terörü destekliyorlar. Biz özgürlük savaşçılarıyız, onurlu ve gururluyuz. Siz hepiniz özgürlük savaşçılarısınız.

Bu çok zor zamanlarda sizinle buradayız. Çocuklar bizi aradığında lütfen bir şişe su gönderin diyorlar. Bu yüreklerimiz için çok zor. Bu sabah Azra (Azra Sayeed, önceki dönem ILPS Başkan Yardımcısı, bugün ILPS Genel Sekreteri) ile konuşuyordum. Ağlıyordu. Dedim ki, 'ağlama, sadece mücadele et. Biz ağlamayız, ancak mücadele ederiz. Biz insanız. Onlar savaş suçluları. Onlara karşı sokaklarda, şehirlerde, köylerde her yerde savaşmak zorundayız.'

Dünyada neler olduğunu her zaman takip ediyorum. Filipinler'deki ILPS 5. konferansına da katılmıştım. Köylülere karşı işlenen vahşet hakkında çok şey öğrendim. Oradaki mağdurlardan bazılarıyla görüştük. Bana ne oldu, biliyor musunuz? Filipinler'e ve insanlarına aşık oldum. Yoldaşları gördüğümde, aynı yoldan yürüdüğümüzü görüyorum. Sürekli farklı ülkelerden insanlarla karşılaşıyorum. Size söylüyorum bu özgürlük mücadelesidir, ulusal özgürlük, demokrasi, sosyalizm, adalet, dünya üzerindeki baskının sona ermesi için mücadele ediyoruz. Evet, her zaman birbirimize ihtiyacımız var.

Lütfen savaştan sonra mücadeleye devam etmeyi unutmayın. Çünkü hayatta kalanlara çok fazla desteğe ihtiyacımız var. Size 'Gazze'den göç etmeyeceğim' diyecekler. Sokaklarda güvenli bir yer bulamayan kadınlar diyecek ki, 'Biz burdan gitmeyeceğiz. Hayatımızda bir kere, 1948'de İsrail topraklarımıza yerleştirildiğinde burdan gittik, artık yeter.' Bir kadın bana, 'Lütfen herkese söyleyin, ülkemizden ayrılmayacağız. Filistin'de nakbayı tekrar ettirmeyeceğiz' dedi. Ve biliyorsunuz, kadın dedi 'Biz kadınlar hayatı savunuruz çünkü hayat getiririz, hayat veririz. Hayatı savunmak bizim görevimiz' dedi. Her yerde tüm yoldaşlarımızla birlikte bir araya gelmemiz gerektiğini söylüyorum. Çünkü birlikte yaşamak, yaşamın acımasızlıklarına karşı bir arada durmak demektir.

YAŞASIN DAYANIŞMA HAREKETİ
ILPS'ye bu günlerde büyük rol düşüyor. Gazze bize üstesinden gelemeyeceğimiz birçok ders verdi. Asla unutamayız. Ezilen tüm dünya halkları, işçiler, çocuklar, gençler. Ezilenlerin küresel devrim için direnmek gibi tek bir seçenekleri var. Emperyalizm dünyayı küreselleştirdi, biz de devrimimizi her yerde küreselleştirmeliyiz.

Saldırganlık karşısında savunmaya geçen sadece Filistinliler değil. Lübnan'da da bir devrim var. Oradaki halk Filistinlileri savunmak ve desteklemek için ilk defa ellerine silah almıyor. Orada da bir devrim var ve İsrailliler uzun yıllar boyunca Lübnan'ın güneyini işgal ettiler. Fakat orada Hizbullah önderliğinde bir direniş başladı ve güney özgürleştirildi. Böylece silahları İsrail'e çevirdi. Şimdi İsrail krizde çünkü 7 Ekim'den sonra ikinci gününde yeni bir cephe açıldı. En son hud hud adında insansız hava araçları İsrail'e gönderildi. El yapımı ilkel 'hud hud'lar var, şimdi insansız hava araçları üzerine çalışıyorlar. Yemen ise Yemen halklarına saldıran hükümetler, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri tarafından dokuz yıldır kuşatılıyor. Onlar da 7 Ekim'den beri yeni bir cephe açtılar. Aynısı Irak için geçerli. ABD ve diğer Batı ülkeleri 2003'te Irak'ı işgal ettiler, saldırdılar, şimdi Irak Filistin'i destekleyerek savaşmaya devam ediyor. Her yerde, her ülkede siyonizme karşı roketler gönderiliyor. İşgalin ne anlama geldiğini biliyorlar. Bunlar bizi desteklemek için açılan üçüncü veya dördüncü cephelerdir. Bu çok önemli bir şey. Bazı insanlar bunun İslami bir şey olduğunu söylüyor. Mücadelenin herhangi bir ideolojisi yoktur. Sadece tek bir şey vardır, bir prensip. Düşmanlarınızla savaşın, bu dersi unutmayın. Her zaman bir slogan kullanırım daha doğrusu slogan değil. İslam zamanında savaşlar vardı ve bin Velid 'sadece dualarınıza değil, kılıçlarınıza ihtiyacım var' demişti. Tekrar edeceğimi bilin. Sizin kılıçlarınıza ihtiyacımız var.

AZRA AĞLAMA, KILICINA İHTİYACIM VAR
Burada Malezyalıların dans ettiğini gördük. Dansçılardan birinin kılıcını çektiğini gördüğümde çok mutlu oldum, kılıcını ondan almak istedim. Bu insanların kültürüdür. Bu kültür bize her zaman bulunduğunuz yerde insanlığı savunmayı öğretir. Bir yerde insanlığı savunuyorsanız, insanlığınızı ve onurlu bir yaşamı hak eden insanlar olarak onun ilkesini savunuyorsunuz demektir. Şu anda onurumuz yüksek çünkü siz her daim sloganlar atıyorsunuz. Sadece özgür Filistin değil, soykırımı durdurun diye haykırıyorsunuz. Olanlar nazizm ve faşizmin bir başka kopyasıdır. Ve emperyalistler hala endişeli. Bırakın endişelensinler ve uykuları kaçsın. Ne isterlerse düşünsünler. Halkların mücadelesini yenemezler. Bu konferanstaki sloganımız budur. Evet biz birlik olduğumuzda bizi yenemezler. Gece gündüz bunu düşünün. Ve gelecek nesillere anlatın. Bütün zulümlerden ve haksızlıklardan kurtulmanın özgür yolunu döşüyoruz. Bütün zalimlerden kurtulmalıyız. Emperyalistler, siyonistler, halklarına yalan söyleyen hükümetler. Biz sizi teröristlerden koruyoruz. Onlar kim? Farklı ülkelerden çağrılar bile yapılıyor. Terörizm hakkında konuşmak için bir konferans düzenleyelim diye. ABD kabul etmedi. ABD böyle bir konferans düzenlemez. Dünya halkları 'siz yalancısınız, zalimsiniz, faşistsiniz, nazisiniz, biz özgürüz çünkü köle olunca savaşılamaz' diyor. Sadece içimizde özgür olduğumuzda savaşabiliriz. O demek oluyor ki, özgürüz ve toprakları tüm savaş suçlularından kurtarırız. Burası önemli bir konferans çünkü özgürlük savaşçıları burada. Gelecek için plan yapabiliyoruz.

YENİ NESİLLERE ÖNEM VERİN
Gençlere geleceği planlarken bize katılma hakkı verin. Kadınlara da ülkelerinizde ve burada karar alma sürecinin bir parçası olma hakkını verin. Bu sağlandığında, bu konferansın hedeflerine ulaştığı anlamına geliyor. Birbirimizle iletişime geçelim ve neler olup bittiğini anlatalım. Halkımızla dayanışmamızı nasıl ifade edebiliriz. Tüm ülkeler için bu geçerli. Bu eylemimizin gündemidir. Filistin halkım size minnettardır. Yanımızdaki duruşunuzu asla unutmayacağız. Ancak büyük hedefe ulaşana kadar yola devam etmek zorundayız. Aynı zamanda size gelmeye, sizinle konuşmaya ve sizden bir şeyler öğrenmeye hazırız. Ülkenizde ne yapıyorsunuz? Her ülkede zulmü sona erdirmek için kazanılan en küçük zafer zaferdir. Sadece birilerimiz için zafer değil, herkes için zafer. Fikirlerimizi paylaşıyoruz. Hedeflerimizi birbirimizle paylaşıyoruz.

Aynı zamanda hapishanede mağdurlar olduğunu da söylemek istiyorum. Gizli hapishanelerde tutuluyorlar. ABD'de, her yerde hapishaneler var, her ülkede. Hapishaneler yerine anaokulları inşa edelim. Mahkumların özgürlüğünü talep ederek hapishaneleri yok edelim. İsrail'in 7 bin 500 mahkumu vardı. 7 Ekim'den sonra 20 bin mahkum oldu. Avukat yok, iddianame yok, ziyaret hakkı yok. Şimdiye kadar ilan edilen bu. Orada ne yaşandığını bilmiyoruz. Netanyahu çetesi -bu bir hükümet değil, ben onlara çete diyorum- aşırı sağcılar, şimdi mahkumları öldürmeye fırsat biliyor. Direnişimiz sadece Gazze'de değil, bütün Filistin'de sürüyor.

SİLAHLI MÜCADELE DAHİL TÜM ARAÇLARLA DİRENMEK
Bu bizim hakkımız. Sadece Hamas direnmiyor, tüm halkımız direniyor. İşte bu yüzden bu günlerde Gazze özgürlük alanını destekliyor. Gazze, Filistin'in küçük bir şeridi. 365 km² büyüklüğünde. Bu günlerde 7 Ekim'den sonra tüm dünya şimdi Gazze. Ve alanı, dünya çapında her yerde genişliyor. Şimdi Filistin zamanı. Şimdi Gazze'nin, Gazze'nin çocuklarının zamanı. İsraillilerin ve Avrupalı müttefikleri tarafından katledilen kadınlarının zamanı. Kahrolsun ABD! Kahrolsun İsrail! Kahrolsun AB ülkelerinde halkımıza yönelik saldırganlığı destekleyen hükümetler! Ama halklarımız sokaklarda bizimle gösterdiğiniz dayanışmaya karar verdi. Ateşkese ve soykırımı durdurma çağrısı yapıyorlar.

İsrail'i izole edin. Bu dünyanın herhangi bir yerinde zulmeden zalim hükümetleri izole edin. Savaş suçlularını boykot ederek onlarla tüm bağlarımızı koparmak için aynı anda sesimizi yükseltmeliyiz ve şimdi Filistin'de yaptıklarından dolayı dünyanın farklı ülkelerindeki savaş suçlularını boykot ettiğimizi ilan etmeliyiz. ABD ürünleri boykot edilmeli. Emperyalizmle mücadele ettiğinizi ilan etmeli. Onları boykot etmeliyiz. Biz insanlar farklı araçlar kullanarak çok şey yapabiliriz. Ama asıl önemli olan silahlı devrimdir. Her yerde.

ABD'de intifada, 85'den fazla üniversitede ayaklanma oldu. Bu ABD'yi sarstı. Şimdi Biden korkuyor, Trump korkuyor, orada herkes korkuyor, gençler, öğrenciler isyan ettiği için. Diğer üniversitelerin de aynısını yaptığını duydum, Avrupa'da, Asya'da, Avustralya ve her yerde. Bu, dünya genelinde halkımızın etkisidir. Bundan gurur duyuyoruz. Tüm dünyaya minnettarız. Bu dünyayı korumamız gerekiyor. Sadece insanları savunmakla kalmaz, aynı zamanda toprakları, diktiğimiz ağaçları, sebzeleri savunuruz. Çünkü toprak ağaçları tutabilir ve onları biz savunabiliriz. Şu anda Gazze'de sebze yok, su yok, hiçbir şey yok. Ama hala oradalar. Barış istiyoruz diyorlar. Tüm dünyaya söyleyin, desteğinize ihtiyacımız var. Sokaklarda seslerini duyduklarında dahi mutlu oluyorlar. Ve onun için dans ediyorlar. Ve bütün dünyayı, sizi Gazze'ye davet ediyor, Gazze'yi yeniden inşa etmek için çağırıyor. Sonunda size Gazze'ye bağış yapmanızı rica edeceğim. Yoldaşım Liza (Liza Maza, önceki dönem ILPS Genel Sekreteri), yoldaşım Azra burada bütün kuruşları toplayacaktır. Bağışladığınız her ne olursa olsun. Şu anda sizin bağışlarınıza ihtiyaçları var. Ve bunu ILPS adına göndereceğiz. Ve bu onları mutlu edecek.

17 yıldan bu yana İsrailliler ve Mısır hükümeti ve sistemi tarafından kuşatılmış durumda. Sınırlar onlar tarafından kapatıldı. Ve ulaşabildikleri tek yer denizdir. Halkımız kendi denizinde boğulmayacak. Bu onların denizidir. Denize çocuklarına yüzmeyi öğretmek için gidiyorlar, ölmek için değil. Çünkü bizim her şeye ihtiyacımız var. Her şeye. Gazze'yi yeniden inşa etmek istiyoruz. Bunu hükümetlerden, o yalancılardan istemiyoruz. Amerikalılar Gazze'yi yeniden inşa etmek için ülkelerle görüştüğünü söyledi. Gazze her zaman halklarımız tarafından inşa edilir, bize yalan söyleyenler tarafından değil. Bundan dolayı halklarımızdan ne bağış vermek isterlerse istemeliyiz. Bunun çok deneyimi yaşandı. 17 yıldan beri Gazze'yi kuşatmak İsrail için çok kolay. Ama özgürlük savaşçıları yıllardan beri Gazze kuşatmasını kırmak için filoları gönderdiler, teknelerle geldiler ve tutuklandılar. Yani birçok araç kullanabilirsiniz. Neden Filipinler'den bir filo gelmesin ki? Teknelerle gelin ve bize ulaşın. Birlikte gideriz ve deneriz.

Suudi Arabistan, Bahreyn Emirliği, Fas, Ürdün gibi Arap ülkelerine karşı tutumumuza gelince. Sorun sadece Mısır değil. İsrail ile ilişkilerini normalleştirenler bize karşı emperyalistlerin ve İsrail'in yanında olduklarına dair çok net tutum belirtiyorlar. Bu yüzden tüm cephelerde savaşıyoruz. Arap ülkelerinde büyük bir dalga var. Bazıları gizli, size söylemeyeceğim. Ama Arap pazarlarında İsrail ürünlerini boykot ediyorlar. Hatta bunu giderek yaygınlaştırıyorlar. Kendi araçlarınızı yaratabilirsiniz, ne yapacağınızı bilecek kadar zekisiniz. Ben her zaman özgürlük savaşçılarının savaşta olan diğer halkları desteklemek için kendi araçlarını yaratabileceklerine inanıyorum.