4 Ekim 2024 Cuma

Kürt kurumlarından 'Anadil' için mücadele çağrısı

21 Şubat Dünya Anadili Günü vesilesiyle açıklama yapan Kürt dil dernekleri, kurumlar, yazarlar, eğitim emekçileri, yüz yıllık asimilasyon ve yok etme politikasının sürdüğüne dikkat çekti, "Anadilimize sahip çıkalım" çağrısı yaptı.

Kürt dil kurumları, yazarlar, eğitim emekçileri, 21 Şubat Dünya Anadili Günü'ne ilişkin Diyarbakır, Van ve İstanbul'da açıklamalar yaptı, "Anadilimize sahip çıkalım" çağrısı yaptı.

Kürt PEN, Mardin Mezopotamya Yazarlar Derneği, Birca Belek Dil ve Kültür Derneği, Kürt Yazarlar Derneği ve Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırma Derneği (MED DER), 21 Şubat Dünya Anadil Günü dolayısıyla Diyarbakır'da bulunan Kürt Yazarlar Derneği binasında açıklama yaptı.

Açıklama, Kürtçenin Kurmancî lehçesinde yazar Bahattin Robar, Kurmançkî lehçesinde ise yazar Roza Metina tarafından okundu.

'KÜRTÇE KONUŞALIM'
Dilin bir toplumun varlığı ve tarihi olduğuna işaret eden Robar, 21 Şubat Dünya Anadil Günü dolayısıyla Kürt halkına çağrıda bulundu, "Anadilimize sahip çıkalım ve ortak bir zeminde dil, kültür, sanat ve kimliğimiz için mücadele edelim. Kürtçenin resmi dil ve eğitim dili olması için mücadelemiz devam edecek.  Tüm halkların 21 Şubat Dünya Anadil Günü kutlu olsun" dedi. Robar, yaşamın her alanında Kürtçe konuşma ve Kürtçe için yapılan kampanyalara destek verilmesi çağrısında da bulundu.

'KÜRTÇE EĞİTİM DİLİ OLMALI'
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Van Şubesi de sendika binasında açıklama yaptı, şiir dinletisi düzenledi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) yöneticileri ve Özgür Kadın Hareketi (TJA) aktivistleri de etkinliğe katıldı.

Eğitim-Sen Van Şubesi Örgütlenme Sekreteri Lokman Babat, Türkiye'de birçok dilin asimilasyon kıskacında olduğuna dikkat çekti. Farklı dillerin geliştirilmesi önünde engeller çıkarıldığını belirten Babat, bu dillerden birisinin de Kürtçe olduğunu söyledi. Asimilasyon uygulayanların farklı yöntemlere başvurduklarına değinen Babat, uluslararası sözleşmelerde anadilinde eğitimin bir hak olduğuna işaret etti. Babat, "Ancak Kürtler ve diğer azınlıklara bu hak tanınmıyor. Aksine diller üzerinde baskı var" dedi.

Kürt kurum, dernek, enstitü ve basın organlarının kapatılmasıyla asimilasyonun derinleştirildiğine işaret eden Babat, sendikalarının bu politikalara karşı mücadele yürüttüğünü belirtti. Babat, "Sadece seçmeli dersler değil, bütün bölümlerde Kürtçe eğitim verilmeli. Bunun gerçekleşmesi için toplumun bütün kesimi üzerine düşeni yapmalı" çağrısında bulundu.

Babat'ın konuşmasının ardından Kürtçe dilinin tarihsel gelişimine ilişkin sinevizyon gösterimi yapıldı. Etkinlik, Kürtçe ezgiler ve yazar Hamit Dilbahar'ın okuduğu Kürtçe şiirlerle son buldu.

'ANADİLİMİZİ YAŞAMIN HER ALANINDA KULLANALIM'
Kürt Araştırmalar Derneği de İstanbul'da açıklama yaptı. Dernek Eşbaşkanı Eyüp Subaşı, 100 yıldır Kürt halkına ve diline yönelik devam eden asimilasyon ve yok etme politikalarına değindi, Türkçe dışındaki tüm dillere yönelik yok etme politikaları uygulandığına dikkat çekti.

Anadilin bir toplumun hafızası olduğunun altını çizen Subaşı, Kürtlerin anadilini yok etme politikalarının, Kürtlerin hafızasıyla birlikte tüm değerlerini yok etmeyi de amaçladığını söyledi. Subaşı, Kürt halkına dili yaşamın her alanında kullanma ve geliştirme çağrısında bulundu.