KGÖ Avrupa: Suruç'tan Avrupa'ya katillerden hesap soralım

Suruç şehitlerinin devrim yolunda olduğu için halklar arasında kurulan köprüyü yıkmak için katledildiğini hatırlatan KGÖ Avrupa, "Unutulmasın ki faşist düşmandan da, suç ortaklarından da er ya da geç hesap soracağız Cebolaşarak, Ezgileşerek, Polenleşerek devrim yürüyüşümüze devam edeceğiz! Bayraklaşarak ölüme meydan okuyan 33'lere sözümüzdür" dedi. 

Komünist Gençlik Örgütü (KGÖ) Avrupa, Suruç katliamının 7. yılında katillerden hesap sorma çağrısı yaptı. KGÖ'nün açıklamasında şu ifadeler yer aldı: "Eli kanlı faşist Türk devleti, bundan tam 7 yıl önce katliamlarına bir yenisini daha ekledi. Faşist DAİŞ çeteleriyle işbirliği içinde 20 Temmuz 2015'te Suruç'ta genç devrimcileri hedefleyen kitle katliamıyla sadece 33 düş yolcusunu aramızdan almakla kalmadı, saray darbesiyle birlikte devrimci harekete dönük yeni savaş sürecini de başlatmış oldu. 33 kızıl karanfilin şahsında, devrim ve sosyalizm mücadelesine topyekün saldırıların fitilini ateşledi.

'SALDIRI TESADÜF DEĞİLDİ, YOLLARI DEVRİM YOLUYDU'
Kuşkusuz ki bu saldırı tesadüf değildi. Çünkü 33'lerin yolu devrimin yoluydu. Çünkü onlar Gezi'de, 6-8 Ekim serhildanında, Kobanê'de, kısacası direnişin olduğu her yerde mücadelenin en ön cephelerine koştular. Çünkü onlar zaferin birleşik mücadeleyle geleceğini biliyorlardı. Gezi'nin isyan ruhuyla Kobanê'nin can bedeli direnişi bir araya gelmeliydi. Tam da bu hedefle yola çıktılar.

Şiar açık ve netti: Beraber savunduk, beraber inşa edeceğiz! Paramazlar, Arinler, Saryalar canlarıyla savunmuştu Kobanê'yi, inşa etme sırası ise şimdi onların yoldaşlarındaydı. Fakat faşist devlet buna izin veremezdi. Zira Kobanê'ye gitmek demek, yapay sınırları aşmak demekti, halklar arasında bir köprü kurmak demekti.

'İMHA SAVAŞININ HEDEFİ HALKLAR ARASINDA KÖPRÜYÜ KIRMAKTI'
Suruç'la başlayan imha savaşının hedefi de buydu: bu köprüyü yıkmak. Faşist devlet, katliamla halklarımızın birleşik devrim savaşımının gelişmesini önlemek, sosyalist gençliğin mücadelesini darbelemek ve Rojava devriminin savunulmasını engellemek istedi. Ama boşuna! Ne birleşik devrim savaşımımız bitti, ne gençlik mücadelemiz durduruldu, ne de Rojava devrimimiz yenildi! Dimdik ayaktayız, öfkemiz diri, bayraklarımız havada! 7 yıl önce 'Kobanê düştü düşecek' diyenler, bugün 10. yılına giren devrime korkuyla bakıyorlar, dehşet ve çaresizlik içinde bütün teknolojik ve teknik üstünlükleriyle barbarca saldırıyorlar.

'KORKUDAN TİR TİR TİTRESİNLER'
Korkularından tir tir titresinler! Halklarımızın direnişi karşısında faşist devlet, yenilgiye mahkumdur. Kobanê'den Suruç'a, Şengal'den Efrin'e bu devrim,10 yıldır kan ve canla savunuldu. And olsun ki bir 10 yıl daha bedel ödeyerek, bedeller ödeterek savunacağız! Faşist saray rejimi, Rojava'ya ve Medya Savunma alanlarına yönelik saldırılarına bugün de devam ediyor. Tıpkı Suruç'ta olduğu gibi, bugün de özgürlüğe sıkılan kurşunlar ve atılan bombalar Avrupa'dan geliyor. Dün olduğu gibi bugün de katil AB'nin ellerinde kan var!

Eğer ki faşist devlet, hala katilleri serbest bırakıp gazilerimizi ve şehit yakınlarımızı hapsediyorsa, hala devrimci harekete karşı imha savaşı yürütüyorsa, hala Kürdistan'a karşı sömürgeci işgalini sürdürüyorsa, o zaman mücadelemiz, faşist şefi sonuna kadar destekleyen Avrupa devletlerinde de yürütülmelidir. Suruç şehitlerimizin pratiğe döktüğü enternasyonalizm tam da bunu gerektirir

'DEVRİM YÜRÜYÜŞÜMÜZE DEVAM EDECEĞİZ'
Unutulmasın ki faşist düşmandan da, suç ortaklarından da er ya da geç hesap soracağız Cebolaşarak, Ezgileşerek, Polenleşerek devrim yürüyüşümüze devam edeceğiz! Bayraklaşarak ölüme meydan okuyan 33'lere sözümüzdür! Katillerden hesabı gençlik soracak! Suruç şehitleri ölümsüzdür! Tek yol devrim yaşasın sosyalizm!"