22 Kasım 2024 Cuma

KESK: Siyasi partiler çocuk bakımına dair vaatlerini açıklasın

"Kreş, ebeveyn ve çocuk hakkıdır! Her iş yerine bir kreş" kampanyası başlatan KESK, seçimler öncesi siyasi partilerin çocuk bakımı konusundaki vaatlerini dinlemek istediklerini belirtti.
KESK, "Kreş, ebeveyn ve çocuk hakkıdır! Her iş yerine kreş" kampanyasına ilişkin basın toplantısı düzenledi. Genel Merkezi binasında düzenlenen basın toplantısında konuşan KESK Eğitim Basın Yayın ve Örgütleme sorumlusu İlhan Yiğit, anti-demokratik uygulamalar sonucunda toplumsal sorunların giderek derinleştiği bir süreçten geçtiklerini söyledi.
 
Milyonlarca kamu emekçisinin kreş talebi olduğunu vurgulayan Yiğit, geçtiğimiz yıl yandaş konfederasyon Memur Sen ile hükümet yetkilileri arasında imzalanan ve büyük kazanımlar olduğu müjdesi ile duyurulan Toplu İş Sözleşmesi'nin 41. maddesinde "Kamu kurumlarında olanaklar dahilinde kreş açılmalı" vaadinin yer aldığını, ancak bunun yerine getirilmediğini belirtti. Yiğit, bu ihtiyaç ile ilgili "Olanaklar nedir? Nasıl sağlanacaktır? Kim bu sürecin takipçisi olacaktır?" gibi soruların hala cevap beklediğini ifade etti.
 
TÜRKİYE'DE KREŞ SINIRLI
 
Türkiye'de kreş ve diğer çocuk bakım olanaklarının son derece sınırlı olduğunu kaydeden Yiğit, şu verileri paylaştı: "Türkiye'de 0-6 yaş döneminde bulunan çocukların yüzde 86,7'sine anneleri bakmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı'na (MEB) bağlı gündüz bakım evleri ve anaokulları sayısı 28 bin 891 (MEB 2017) buradan yararlanan çocuk sayısı 1 milyar 315 bin 854'tür. 3-5 yaş arasında MEB'e bağlı kurumlarda okul öncesi eğitim alan çocukların toplam içerisinde oranı yüzde 35 olduğu düşünüldüğünde; 3-6 yaş aralığında yaklaşık 4 milyon çocuk okul öncesi eğitim almamaktadır."
 
Doğum izninin ise toplamda 16 hafta olduğunu vurgulayan Yiğit, kadınların doğum izinlerinin tamamını doğumdan sonra kullansa bile anne ile yeni doğan bebeğin bir arada kalma süresinin 4 ay olduğunu ifade etti.
 
Yiğit, KESK olarak geçmişten bugüne kamusal bir hak olarak gördükleri, yine yıllardır temel toplu sözleşme başlıklarında yer alan kreş taleplerinin takipçisi olacaklarını bu amaçla da 12 Haziran tarihine kadar "Kreş ebeveyn ve çocuk hakkıdır! Her iş yerine bir kreş" kampanyası başlattıklarını belirtti.
 
KESK'İN TALEPLERİ
 
Yiğit taleplerini şöyle sıraladı:
-Tüm kamu kurumlarında; 7/24 açık, ücretsiz, ulaşılabilir, anadilinde, yarım gün değil, tam gün nitelikli eğitim ve bakım hizmeti sunan, çalışan kadınların değil, çalışanların çocukları için, denetimi bakanlık tarafından yapılan bağımsız kreşler açılması zorunluluğu getirilmelidir.
-Dönüşümsüz ebeveyn izni hayata geçirilmelidir.
-Doğum izinleri yeniden düzenlenmelidir. Kadınlar için doğumdan önce 8 hafta, doğumdan sonra 16 hafta olmak üzere en az 24 hafta doğum izni sağlanmalıdır.
-Yarım zamanlı istihdamdan vazgeçilmeli, tüm kamu çalışanları için tam zamanlı ve güvenceli istihdamın koşulları sağlanmalıdır.
 
KAMPANYA ETKİNLİKLERİ
 
Yiğit kampanya boyuncu yapacakları eylem ve etkinlikleri ise şöyle sıraladı:
-Her hafta perşembe günü kampanya sloganıyla sosyal medya etkinliği yapılacak.
-7 Mayıs-18 Mayıs 2018 tarihleri arasında yerel örgütlerle birlikte belediyelerle kreş talepli görüşmeler yapılarak bu taleplerin yerel kamuoyuyla paylaşılması sağlanacak.
-14 Mayıs-25 Mayıs 2018 tarihleri arasında iş yerlerinde kokart takılacak.
-Mayıs-15 Haziran 2018 tarihleri arasında çalıştığımız kurumlara kreşle ilgili taleplerimizin olduğu dilekçeler verilecektir.
-30 Mayıs 2018'de Mecliste grubu olan muhalefet partileri CHP ve HDP'ye hazırlanan dosyalarımızı sunacağız. TBMM'de bu konuda çalışma yürütülmesi için destek isteyerek 24 Haziran genel seçimlerine giderken siyasal partilere seçim programlarında çocuk bakımına dair vaatlerini kamuoyuyla paylaşılması çağrısında bulunacağız.
-3 Haziran 2018'de ASPB ve Çalışma Bakanlığı'na fax çekme eylemi gerçekleştireceğiz.
-4-8 Haziran 2018 tarihleri arasında çocuklarımızla birlikte iş yerlerimize gideceğiz.
-12 Haziran 2018 tarihinde tüm illerde kitlesel açıklamalarla kampanyamızın değerlendirmesini sizlerle paylaşarak kreş talebimizde ve mücadelemizdeki kararlılığı dile getirmeye devam edeceğiz.