KESK İstanbul: Yüzde 2 barajını kabul etmiyoruz
KESK İstanbul Şubeler Platformu, sendikaların toplu sözleşme ikramiyesinden yararlanabilmesi için yüzde 2 barajı konulmak istenmesine tepki gösterdi ve iktidarın bu uygulamayla bağımsız sendikacılığı hedef aldığını vurguladı.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İstanbul Şubeler Platformu, AKP'nin Meclis'e sunduğu torba yasada toplu sözleşme ikramiyesinden sadece ilgili hizmet kolundaki kamu görevlisi sayısının yüzde 2'sinden fazlasını üye eden sendikaların yararlanmasıyla ilgili maddeye tepki gösterdi.
Mecidiyeköy'de bulunan Eğitim Sen 3 Nolu Şube binasında düzenlenen basın toplantısında açıklamayı KESK İstanbul Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Hüseyin Özev okudu. AKP iktidarının torba yasasına eklediği düzenlemeyle sendikal hak ve özgürlüklere darbe indirmeyi hedeflediğini dile getiren Özev, "Buna göre 6. dönem 'toplu sözleşme' ile getirilip, Danıştay tarafından yürürlükten kaldırılan yüzde 1 barajı mevcut yasaların arkasından dolanmak sureti yüzde 2'ye çıkarılmak istenmektedir" ifadelerini kullandı.
2021 yılında hükümetin sendikalara toplu sözleşme ikramiyesi için yüzde 1 üye şartı getirdiğini hatırlatan Özev, üye barajı uygulamasının 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme yasasına, anayasaya, ILO sözleşmelerine ve çok sayıda AİHM kararına aykırı olduğuna dikkat çekti.
Yüzde 1 barajı getirilmek istendiğinde uygulamayı Danıştay'a taşıdıklarını ve Danıştay'ın yürütmeyi durdurma kararı verdiğini kaydeden Özev, "Danıştay'ın yürütmeyi durdurma kararına rağmen önceki gün AKP vekilleri tarafından TBMM'ye sunulan bir torba yasa ile bu kez %2 barajı getirilmesi hedeflenmektedir" dedi. İktidarın açıkça Danıştay kararını çiğnediğini söyleyen Özev, barajı aşamayan sendika üyelerine 2023 yılı için 707 TL olarak belirlenen ikramiyenin 3'te birinin "toplu sözleşme desteği" olarak verileceğini ifade etti. "Mevcutta toplu sözleşme ikramiyesinin üçte birine denk gelen, yasalaşması halinde önümüzdeki yıllarda bu farkın daha da açılacağı 'toplu sözleşme desteği' yutturmacası ile yasaların arkasından dolaşmayı hedeflemektedir" diyen Özev, barajın yasalaşması halinde 231 sendikadan 188'inin baraj altında kalacağını dile getirdi.
Baraj düzenlemesinin "sendika üyeliğinin desteklenmesi" şeklinde sunulmasına tepki gösteren Özev, şöyle devam etti: "Getirilmek istenen düzenleme sendikal algıyı güçlendirmek bir yana bu algıyı ortadan kaldırmaya, sendikalar arasındaki mevcut ayrımı daha da derinleştirmeye dönüktür. Bu ülkenin kamu emekçilerinin, emeklilerinin bitip, tükenmeyen bu aldatmacalara karnı toktur. Ne kadar cilalanırsa cilalansın yüzde 2 barajını geçen sendikal düzenleme ile Anayasal ve başta ILO sözleşmeleri olmak üzere uluslararası sözleşmeler ile güvence altına alınmış örgütlenme ve toplu pazarlık hakkının tamamen ortadan kaldırılmasının hedeflendiği açıktır."
Bu uygulamanın bağımsız sendikacılığı yok edip tek tip sendikacılığı teşvik ettiğini dile getiren Özev, "Sorun sadece yüzde 2 barajını aşmış olmak ya da aşmamış olma meselesi değil, yıllardır alabildiğine tahrip edilmiş sendikal hak ve özgürlükleri tamamen ortadan kaldırma, iktidar güdümlü sendikacılığı daha da büyütmeyi, diğer sendikaları hedefe koyma sorunudur. Bunun için KESK olarak, tüm sendikaları, konfederasyonları, hangi sendikaya üye olursa olsun tüm kamu emekçilerini bu hukuksuzluğa karşı tek ses olmaya, birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz" dedi.