KESK: Ekmek ve onur mücadelemizden taviz vermeyeceğiz

KESK İstanbul Şubeler Platformu, KHK ile ihraç edilen kamu emekçilerinin işlerine iade edilmesi talebiyle yaptığı basın açıklamasında, güvenlik soruşturmasının bir fişleme yöntemi olduğuna dikkat çekilirken, KHK'lara karşı mücadelenin süreceği vurgulandı.

KESK İstanbul Şubeler Platformu, OHAL kararnamesi ile ihraç edilen kamu emekçilerinin iadesi talebiyle Kadıköy'deki Beşiktaş İskelesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

Açıklamadan önce söz alan İstanbul Tabip Odası Denetleme Kurulu üyesi Dr. Nazmi Algan, TTB bünyesindeki genç meslektaşlarının güvenlik soruşturması adı altında işe başlatılmadığına dikkat çekti ve "Hiçbir davaları, okuldan cezaları olmadığı halde fişlenerek iş başı yaptırılmayan insanlardır" şeklinde konuştu.

KHK'lı Asistan Hekim Mihriban Yıldırım ise özel sektörde çalışmaya çalıştığını ifade etti ve "İş yeri hekimliği sertifikası kazandım ama güvenlik soruşturması aşamasında. Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) iptal etmesine rağmen devlet bu politikayı uygulamaya devam ediyor" dedi.

KPSS'de 5. olmasına rağmen atanamayan Berfin Aslan ise güvenlik soruşturmasından dolayı iş başı yapamadığını dile getirdi.

Açıklamayı okuyan KESK İstanbul Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Abuzer Arslan, 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleşen darbe girişimi sonrasında "demokrasi zaferi" kutlayanların gelinen noktada demokrasiyi kaldırdığına dikkat çekti.

Arslan, yayınlanan 36 KHK'yla 160 bin gözaltı, 70 binden fazla tutuklama ve devlet kurumlarından 136 bin 49 ihraç gerçekleştirildiğini söyledi. Mike, "Son üç yılda Konfederasyonumuza bağlı sendikalarımız üyelerinden 4283'ü OHAL KHK'leriyle ve 487'si Yüksek Disiplin Kurulları kararlarıyla olmak üzere 4770 KESK'linin çalışma hakkı gasp edilerek ihraç edilmişlerdir" dedi.

'TOPLUMASAL YAPIYI DEĞİŞTİRECEK DÜZENLEMELER YAPILDI'
İktidarın KHK'lara yapılan itirazları ağırdan aldığını belirten Arslan, "İktidar zaman kazanarak bir yandan da ihraçlarla boşalttığı yerlere kendi kadrolarını yerleştirmek istemektedir" dedi.

Arslan konuşmasına şöyle devam etti: "Bildiğiniz üzere sadece darbe girişimi ile ilgili olarak ve sınırlı süre için 'tedbirler' alınması gerekirken Türkiye'nin siyasal-toplumsal yapısını değiştirmeye dönük kalıcı düzenlemeler KHK'ler eliyle yapılmış, sonrasında ise uygulamaları devam ettirilmiştir."

Güvenlik soruşturmalarının fişleme olduğunu dile getiren Arslan, "İktidar atamalarda ve işe alımlarda güvenlik soruşturması adı verilen hiçbir hukuksal dayanağı olmayan yasa tasarısını yeniden gündeme alıyor" şeklinde konuştu.

Arslan, "Ekmek ve onur mücadelemizden taviz vermeyeceğiz" diyerek AKP'ye boyun eğmeyeceklerini vurguladı.

Eylem, "KHK'lar gidecek biz kalacağız" ile "AKP'den hesabı emekçiler soracak" sloganlarının ardından sona erdi.