Kayıp yakınları: Bulunana kadar Gökhan'ı soracağız!
Kayıp yakınları sosyalist işçi Gökhan Güneş bulunana kadar ailesiyle birlikte mücadele edeceklerini kaydetti. Kayıtsız gözaltıların zorla kaybetmenin ilk adımı olduğunu belirten Cumartesi Anneleri, 25 yıldır bir daha kimse gözaltında kaybedilmesin diye mücadele ettiklerini vurguladı. Devlete seslenen kayıp yakınları Tosun ve Eren, Gökhan Güneş'in akıbetinin açıklanmasını istedi.
Sosyalist işçi Gökhan Güneş'ten 20 Ocak 2021 gününden bu yana haber alınamıyor. Güneş'in çalıştığı işyerinin önünden kaçırılarak gözaltına alınması ve yapılan tüm başvurulara "bizde değil" yanıtı verilmesi, 1990'lı yıllarda devletin sistematik olarak uyguladığı kaybetme politikasını yeniden gündeme getirdi.
Yıllarca gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini soran ve hakikat mücadelesi yürüten kayıp yakınları Güneş ailesiyle aynı duyguları hissettiklerini kaydetti. Devletin Gökhan Güneş'in nerede olduğunu açıklaması gerektiği kadar yaşam hakkını da koruması gerektiğinin altını çizen Cumartesi Anneleri, Gökhan Güneş bulunana kadar Güneş ailesinin yanında olacaklarını dile getirdi.
TOSUN: BİR DAHA KİMSE KAYBEDİLMESİN DİYE 25 YILDIR MÜCADELE EDİYORUZ
Besna Tosun, babası Fehmi Tosun beyaz torosla kaçırıldığı günden bu yana mücadele ediyor. Gözaltında kaybedilenlerin aileleri olarak yalnız kaybedilenler için değil bir daha kimsenin kaybedilmemesi için 25 yıldır mücadele ettiklerinin altını çizen Tosun, 90'lı yıllarda hergün neredeyse bir kişinin evinden, işinden, okulundan gözaltına alındığını ve ailelerinin resmi makamlara yaptığı tüm başvuruların sonuçsuz kaldığını hatırlattı.
'KAYITSIZ GÖZALTILAR, ZORLA KAYBETMENİN İLK ADIMIDIR'
Tanıklara rağmen kişilerin gözaltına alındığının inkar edildiğini ve mücadele eden ailelerin önündeki tüm yolların kapatıldığını belirten Tosun, "Bu durum ailelerin Galatasaray'a çıkmasına neden oldu çünkü kaybedilen sadece kendi yakınları değildi ve onlar yakınlarını ararken insanlar kaybedilmeye devam ediyordu. Galatasaray'da oturmaya başlayan ailelerin ilk taleplerinden biri 'gözaltında kaybedilmelerin son bulması'ydı. Israrlı mücadeleleriyle de gözaltında kaybetmenin önüne bir set kurdular. Ancak OHAL başladıktan sonra zorla kaçırmalar, kayıtsız gözaltılar yeniden başladı. Biliyoruz ki kayıtsız gözaltılar zorla kaybetmenin ilk adımıdır, asla kabul edilemez" dedi.
'GÖKHAN GÜNEŞ'İN NEREDE OLDUĞUNU ÖĞRENENE KADAR SORACAĞIZ'
Gökhan Güneş'in 20 Ocak 2021 tarihinde işe giderken dört kişi tarafından zorla bir araca bindirilerek kaçırıldığına dair kamera görüntüleri olmasına rağmen kendisinden hala haber alınamaması karşısında son derece endişeli olduklarının altını çizen Tosun, şu ifadeleri kullandı: "Adalet Bakanı ve İçişleri Bakanı başta olmak üzere tüm yetkililer etkili soruşturma yükümlülüğünü yerine getirmeli ve Gökhan Güneş'in nerede olduğunu derhal açıklamalıdır. Kamu görevlileri, herkese karşı dürüst, eşit ve tarafsız olmakla yükümlüdür. İktidarı, adli ve idari makamları bu yükümlülükleri yerine getirmeye çağırıyoruz. Susmak, hukukun gereğini yapmamak suçtur. Biz sessiz kalmayacağız. Vicdan ve onur sahibi yurttaşlar olarak Gökhan Güneş'in nerede olduğunu öğrenene kadar sormaya devam edeceğiz."
EREN: BİZE DEDİKLERİ GİBİ GÖKHAN'IN AİLESİNE DE 'BİZDE YOK' DENİLİYOR
21 Kasım 1980'den bu yana kardeşi Hayrettin Eren'i devlete soran İkbal Eren, "Gökhan nerede" sorusunu yönelten Güneş ailesinin yaşadığı duyguyu çok iyi bildiklerini dile getirdi. Eren, "Benzer şekilde biz de Hayrettin Eren'i ararken karakolda veya Emniyet Müdürlüğü'nde gözaltında olduğu halde 'bizde yok' denilmişti. Yine 1990'lı yıllarda, beyaz toroslarla kaçırılan bir daha kendilerinden haber alınamayan bir sürü insan biliyoruz biz gözaltında kaybedilmiş" dedi.
'GÖKHAN'IN AİLESİNİN YANINDAYIZ'
Gökhan Güneş ile ilgili ailesinin "nerede" sorusunu yönelttiğini ve çocuklarının nerede olduğunu bilmeye hakları olduğunun altını çizen Eren, şöyle devam etti: "Biz de onların yanında Gökhan'ın nerede olduğunu soruyoruz. Devletin Gökhan'ın nerede olduğunu açıklaması gerekiyor. Devletin, ailesinin ve bizim endişelerimizi gidermesi gerekiyor. Geçmişte yaşanan ve hala yaşadığımız travmalar nedeniyle Gökhan'ın yaşamından endişe ediyoruz, ailesi de haklı oarak endişe ediyor bu ülkenin geçmişinde yaşananlardan dolayı. Bu nedenle devletin Gökhan'ın nerede olduğunu açıklaması gerekiyor ve aynı zamanda onun yaşam hakkına sahip çıkması gerekiyor. Böyle bir olayın aydınlatılma sürecinde Gökhan'ın ailesinin yanındayız."