JKŞ: Devrimimizi ilerletelim, kazanımlarımıza sahip çıkalım
Devrimci Komünist Kadınlar, 8 Mart deklarasyonunu açıkladı. Rojava devriminden aldıkları güçle 8 Mart'a hazırlandıklarını söyleyen Rojavalı komünist kadınlar, 2023 8 Mart'ına "Jin, jiyan, azadî! Bijî berxwedan" şiarıyla hazırlandıklarını belirtti.
Devrimci Komünist Kadınlar (JKŞ), 8 Mart'a "Jin, jiyan, azadî! Bijî berxwedan" hazırlandıklarını açıkladı. Hesekê'de TKŞ binasında açıklanan 8 Mart deklarasyonunu JKŞ Sözcüsü Fadya Sido okudu.
Rojava devriminin 11. yılında coşku ve kararlılıkla ilerlediğini belirten Sido, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetim ülkesinini kadınların özgürlük, eşitlik, adalet haklarının garantisi olduğunu söyledi.
8 Mart'ın tarihçesini anlatan Sido, 2023 8 Mart'ını "Jin, jiyan, azadî! Bijî berxwedan" şiarıyla örgütleyeceklerini duyurdu. Türk devleti ve tetikçileri tarafından katledilen Jiyan Tolhildan, Nagihan Akarsel, Evîn Goyî ve katledilen tüm kadınların hesabını soracaklarını vurgulayan Sido, "Kürdistanımızın Rojava parçasında yaşayan kadınlar olarak, tüm dünyaya umut veren, kadın özgürlükçü devrimimiz ile yoğun düşman saldırıları altında yürüyoruz, yeni bir toplum inşa ediyoruz. Rojava kadın devrimi güçleri olarak, sorumluluklarımızın ağırlığı ve tarihsel öneminin bilincindeyiz. Devrimimiz yaşayacak, yayılacak ve zorlu savaşların nihai zaferleriyle tüm Kürdistan'a ve Ortadoğu'ya kök salacaktır" dedi.
Kadınlara, Türk devletinin Rojava devrimini tasfiye saldırılarına karşı direnişi yeni bir aşamaya yükseltme çağrısı yapan Sido, Türkiye-Şam görüşmelerinin karşıdevrimci bir planın parçası olduğu söyledi.
EZİLEN HALKLARDAN KADINLARA DEVRİMİ KORUMA ÇAĞRISI
Esad yönetiminde BAAS rejiminin PKK lideri Abdullah Öcalan'ın Türk devleti tarafından esir alınmasındaki rolüne işaret ederek Kürt halkının ve Rojava devriminin düşmanı olduğunu söyleyen Sido şunları söyledi: "Esad rejimi, Suriye geneline yayılan bir devrimin korkusu içinde soykırımcı, halk düşmanı Erdoğan ve Türk burjuva devletiyle anlaşmanın yollarını aramaktadır. Devrimin öncü kadrolarının suikast saldırılarıyla katledilmesi, hava ve kara saldırılarıyla topraklarımızın işgal edilmeye çalışılması karşısında Türk devleti ile istihbarat-teknik alanda işbirliği içinde olan devletlere karşı tutumumuz net olmalıdır. Bu düşmanlık karşısında bizler, Kürt, Arap, Süryani, Êzidî, Çerkes, Türkmen, Ermeni kadınların mücadele ittifakını geliştirmeli, farklı halklardan kadınlar olarak birlik içinde olmalı ve devrimizi korumalıyız."
'EMPERYALİSTLERE DEĞİL KENDİ ÖZGÜCÜMÜZE GÜVENELİM'
Emperyalist Rusya, Amerika, AB devletlerinin kendi çıkarları için Rojava topraklarında olduğunu kaydeden Sido, Azez, Bab, Cerablus, Efrîn, Girê Spî, Serêkaniyê işgallerinde bu güçlerin Türk devleti ve bağlı çetelere destek verdiğini hatırlattı. Sido, kadınlara, "Ne BAAS rejiminden, ne de Rusya-ABD-Fransa, İngiltere, Almanya'dan beklenti içine girmeyelim. Sadece ve sadece kendi özgücümüze güvenelim. İşgalcilere, işbirlikçilerine karşı yoğun bir örgütlenme seferberliğine girelim" çağrısında bulundu.
Kadınlara, yeni işgal saldırıları gündeme geldiğinde, şehir ve köy savunmasında silahlı ve siyasi direniş hazırlıklarını güçlendirme ve halk savaşına katılma çağrısı da yapan Sido, Türkiye'de yaşayan kadınlara da Rojava kadın devrimiyle dayanışma, sömürgeci saldırılara karşı durma çağrısında bulundu.
'8 MART ERKEK EGEMENLİĞİNE KARŞI DİRENİŞ GÜNÜDÜR'
Rojava topraklarında erkek egemenliğine karşı mücadelelerini sürdürdüklerini belirten Sido, mutfak-temizlik-çocuk bakımına sıkıştırılan kadınların ev emeğinin sömürüsünün karşıdevrimci olduğunu söyledi. Sido, "Ev içi geleneksel kadınlık rolleri kadın ordusunu kuran, eşbaşkanlık sistemini inşa eden, kadın yanlı devrim kurumları geliştiren devrimimizin ömür törpüsüdür. Erkek iktidarını evlerde yenelim, sokağa çıkalım, özgürleşelim! Devrimin siyasi, askeri, örgütsel çalışmalarına daha fazla katılalım. Devrim kurumlarında görev alalım, devrim için daha çok çalışalım. 8 Mart sürecinde, şu soruyu her gün kendimize yeniden soralım: Bugün kadın devrimi için, şehitlerimiz için ne yaptık?" çağrısında bulundu.
'KAZANIMLARIMIZA SAHİP ÇIKALIM, UYGULANMASINI SAĞLAYALIM'
Boşanma önündeki engellerin kaldırılması, kadına yönelik şiddetin, çok eşlilik, çocuk yaşta evlilik ve başlık parası adı altındaki kadınların metalaştırılmasının yasaklandığını hatırlatarak bunların devrimin kazanımı olduğunu söyleyen Sido, "Tüm kazanımlarımıza sahip çıkalım, uygulanıp uygulanmadığını denetleyelim, suçluların cezalandırılmasını sağlayalım. 8 Mart sürecini bu yönüyle de değerlendirelim. Devrimimizin tüm kadın kazanımlarını koruyalım, daha ileriye taşıyalım" diye konuştu.
İran-Rojhilat'ta kadınların başlattığı halk ayaklanmasını hatırlatan Sido, "Türkiye'de, Ortadoğu'da, Avrupa'da, tüm dünyada devrimimizin yaşaması ve direnmesi için emek veren, mücadele yürüten nice dostumuz var. Dünyanın her kıtasından kadınlar ve LGBTİ'ler, kendi ülkelerinde faşizme, kapitalizme ve erkek egemenliğine karşı savaşım veriyorlar. Kuzey ve Doğu Suriye'nin kadınları, halkları yalnız değildir! Milyonlarca dostu vardır devrimimizin" dedi.
8 Mart'ın kadınların öne çıkması, öncüleşmesi, kararlı, cesur adımlar atması anlamına geldiğini söyleyen Sido, devrimi sahiplenme, ilerletme, şehitlerin bıraktığı görev yerlerini doldurma, mücadele etme çağrısında bulundu.
Sido, "Şehitlerimizin, Saryaların, Avaşînlerin, Raperînlerin, Destanların, Zîlanların, Îsyanların ektiği fidelik, özgür ormanlara açılmaya, Rojava'ya ve kadın devrimine nefes vermeye devam edecektir. Başımız dik, ellerimiz tetiktedir. 8 Mart için hep birlikte emek seferberliğine" dedi.