4 Ekim 2024 Cuma

İzmir'de Ayşenur Şimşek'ın akıbetinin açıklanması istendi

Gözaltında kaybedilen Ayşenur Şimşek'in akıbetini soran İHD İzmir Şubesi, sorumluların yargılanmasını istedi. İnsanlığa karşı işlenen suçlarda zaman aşımı olmayacağının altı çizilen açıklamada, "Kaç yıl geçerse geçsin biz Ayşenur Şimşek ve tüm kayıplarımız için adalet istemekten, vazgeçmeyeceğiz" denildi. 

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon, bu hafta Ayşenur Şimşek'in akıbetinin açıklanmasını istedi. 

Şube binasında yapılan açıklamada İHD İzmir Şube Sekreteri Ahmet Çiçek okudu. 27 yaşındaki Eczacı Ayşenur Şimşek'in Ankara'da yaşadığını söyleyen Çiçek, "90'lı yıllarda sağlık emekçilerinin örgütlenme çalışmalarının içinde yer aldı. Sağlık-Sen Ankara Şubesi Kurucu Başkanı oldu. Bu çalışmaları yürüttüğü sırada iki kez gözaltına alındı ve ağır işkence gördü. Ailesini defalarca telefonla arayan kişiler 'bu işleri bırakmazsa sonu kötü olur' diyerek tehditlerde bulundu" dedi. 

'TÜM YASAL GİRİŞİMLER SONUÇSUZ KALDI'
Ayşenur Şimşek'in hakkında yakalama kararı çıkartıldığını ve babasının iki defa karakola çağırılarak "kızın gelip teslim olsun yoksa onun için hiç iyi olmayacak" diye tehdit edildiğini aktaran Çiçek, "Ailesi son olarak 24 Ocak 1995 tarihinde Ayşenur'la görüştü ve o tarihten sonra kendisinden bir daha haber alınamadı. Bunun üzerine emniyete, savcılığa ve İçişleri Bakanlığı'na başvuran aileye 'Kızınız gözaltına alınmamıştır' denildi. Tüm yasal girişimleri sonuçsuz kalan aile, 21 Mart 1995 tarihinde yaptıkları basın açıklaması ile bir arama kampanyası başlattıklarını duyurdu. Kampanya devam ederken 11 Nisan 1995 tarihli Milliyet Gazetesinde, Kırıkkale'de bulunan bir kadın cesedi haberi yayımlandı. Bu haber üzerine Kırıkkale Savcılığı'na başvuran aile, 12 Nisan 1995 tarihinde kızlarının bedenine Kırıkkale Kimsesizler Mezarlığı'nda ulaştı" diye konuştu. 

Otopsi raporuna göre 28 Ocak 1995 tarihinde öldürülen Ayşenur Şimşek'in bedeninde işkence izleri olduğunun altını çizen İHD İzmir Şubesi Sekreteri Ahmet Çiçek, şöyle devam etti: "Kafasından ve göğsünden ateşli silahla yakın mesafeden vurularak öldürülmüş ve cansız bedeni 29 Ocak 1995 tarihinde Kırıkkale yolu kenarında bulunmuştu. Daha önce gözaltına alındığı için emniyette parmak izi bulunmasına rağmen Ayşenur'un cansız bedeni üç hafta boyunca morgda bekletildikten sonra ailesine haber verilmeden 'kimliği meçhul kişi' olarak Kırıkkale Kimsesizler Mezarlığı'na defnedilmişti.

'AYŞENUR ŞİMŞEK VE TÜM KAYIPLARIMIZ İÇİN ADALET İSTEMEKTEN VAZGEÇMEYECEĞİZ'
26 yıldır Ayşenur Şimşek dosyasında etkin bir soruşturma yürütülmedi. Ayşenur'u kaybedenler, işkence ile katledenler cezasızlık zırhıyla korundu. İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi olarak pandemi koşullarında bir kere daha, sesleniyoruz. 'Ayşenur Şimşek'in kaybedilmesi ve işkence sonucunda katledilmesi ile ilgili sorumluları belirleyecek ve cezalandırılmalarını sağlayacak dosyalarınızı yeniden açın, sonuca ulaşacak etkin bir soruşturma başlatın. İnsanlığa karşı işlenen suçlarda zaman aşımı olmaz. Kaç yıl geçerse geçsin biz Ayşenur Şimşek ve tüm kayıplarımız için adalet istemekten, vazgeçmeyeceğiz."