25 Kasım 2024 Pazartesi

İsviçre ve Almanya'da depremzedelerle dayanışma çağrısı

Türkiye, Kürdistan ve Suriye'de meydana gelen, onbinlerce kişinin hayatını kaybettiği depremde zarar gören halkla dayanışma etkinlikleri İsviçre ve Almanya'da sürüyor. Etkinliklerde iktidarın rant politikaları teşhir edilirken, dayanışmanın önemine dikkat çekildi.

İsviçre ve Almanya'da Türkiye, Kürdistan ve Suriye'de gerçekleşen ve onbinlerce kişinin hayatını kaybetmesine neden olan deprem sonrası halkla dayanışma etkinlikleri sürüyor.

İsviçre'nin Chur'a bağlı Graubünden kantonunda depremzedelerle dayanışma çadırı kuruldu. Depremin vurduğu bölgelerin fotoğraflarının olduğu dayanışma çadırında, deprem bölgeleri ile ilgili bilgilendirme ve  depremzedelerle maddi, manevi dayanışma içerisinde oldukları kaydedildi ve dayanışmaya çağrıldı.

SKB ,İGİF, Zora ve Young Struggle'nin birlikte kurduğu dayanışma çadırında hazırlanan yemekler satılarak geliri depremzedelere gönderilecek.

ALMANYA
Almanya Göçmen İşçiler Federasyonu (AGİF) bünyesindeki AJK'nın Neu-Ulm'da bulunan derneğinde yapılan etkinlikte, aktivistler topladıkları maddi dayanışma yardımlarını hızlı bir şekilde deprem bölgesi olan Hatay bölgesine göndererek, kampanyalarını devam ettiriyorlar.

Depremzedelerle dayanışma kampanyası, Neu-Ulm AJK e.V. lokalinde düzenlenen dayanışma kahvaltısı etkinliğine yoğun katılım oldu. Deprem bölgelerinde bulunan HDP,ESP ve Avrupa'dan giden yardım temsilcilerinin canlı bağlantı kurularak, alandaki  son durumu, yaşananları, devlet ve yardımları, beklentilerin anlatıldığı programla etkinlik devam etti.

Ulm'den yardıma gidenlerin Hatay-İskenderun'dan etkinliğe katılarak orada yaşananlar ve sonuçlarını aktaranlar dayanışmanın önemine vurgu yaparken, devletin yardımda geciktiği gibi, kurtarma ve yardım çalışmalarına müdahaleleri olduğunu, halkın tepkisinin yoğun olduğunu anlatan dayanışmacılar, şehrin tam olarak bittiğini, herkesin başka yerlere ve şehirlere göç ettiklerini anlatırken, dayanışmanın önemine vurgu yaptı.

ESP Eş Genel Başkan Yardımcısı Beycan Taşkıran, deprem bölgesinden etkinliğe cep telefonuyla bağlanıp katılan diğer bir isim olurken, konuşmasında çok büyük bir yıkım olduğunu vurguladı. Taşkıran, "Bugün yıkımın yaşandığı alanlarda başta emek ve özgürlük güçleri, HDP, ESP ve tüm alanlarda depremzede halklarımızın yanında, yardım ve dayanışmayı örgütlüyorlar" dedi. Devletin siyasi olarak depremin sorumlusu olduğunu, bu sorumluluğu afet bölgelerine  yeterli zamanda müdahale etmeyerek, can kayıplarının artmasında da sorumluluğun olduğunun altını çizen Taşkıran, iktidarın deprem bölgelerinde Afet bölgesi ilan edeceğine, OHAL ilan ederek, depremzedelere, dayanışma gösteren Türkiye halklarına  siyasi bir gözdağı vermiştir diyen Taşkıran, dayanışma dayanışmanın önemine vurgu yaparken, etkinlik aracılığıyla tüm dayanışma gösterenleri selamladı.

AVEG-Kon Eşbaşkanı Esra Güden de, etkinliğe katılanlardan, depremin yaşandığı ilk günden itibaren Avrupa çapında tüm alanlarıyla seferber olduklarını anlattı. Erdoğan iktidarının depremin yarattığı yıkımın ve sonuçlarının sorumlusu olduğunu, dayanışmayı engellemek, gerçeklerin üstünü örtmek ve yeni rantlar elde etmek için OHAL ilan ederek, deprem bölgesine ve dayanışma gösterenlere ikinci bir yıkım yaşattıklarını vurgulayan Güden, "Bizler bugün depremin nedenlerine ve sonuçlarına karşı dayanışma görevimizi sürdürürken, devletin OHAL engelline karşı da Avrupa'da sokaklarda olup, buna karşı mücadele edeceğiz" dedi.

Nelerin yapılabileceğinin önerilerinden sonra çadır ve enformasyon stantları açma, yerli kamuoyunun desteklerini alma gibi kararlar alındı. Etkinlik, toplanan dayanışma bağışlarıyla son buldu.