İsviçre iade kararı durdurulan politik mülteci Karslı'yı deport etti
Türkiye hapishanelerinde 20 yıllık tutsaklık sonrası İsviçre'ye iltica etmek isteyen ölüm orucu direnişçisi Arslan Karslı, deport edildi. Wernike korsakoff hastası Karslı, üç boyunca tecritte, havalandırması olmayan bir hücrede tutulduktan sonra Hırvatistan'a iade edildi. ETHA'ya konuşan Karslı, mülteci kampının koşullarının kötü ve sağlıksız olduğunu aktardı. İadesini kişisel değil göçmen ve mültecileri uygulanan faşizan politikalarının sonucu olduğunu belirten Karslı, "Göçmen ve mülteci sorunu başını Avrupalı emperyalist devletlerin çıkardığı savaşlardır" dedi.
Wernike korsakoff hastası Arslan Karslı, İsviçre'den sınır dışı edildi. Karslı'nın sekiz aya yakın bir süredir yaptığı iltica başvurusu Dublin Anlaşması gerekçe gösterilerek reddedildi. Önceki gün yasadışı şekilde gözaltına alınan Karslı, Hırvatistan'a gönderildi.
20 YILLIK TUTSAKLIĞINDA 280 GÜN ÖLÜM ORUCU DİRENİŞİNDE YER ALDI
Türkiye'de yürüttüğü mücadele nedeniyle yaklaşık 20 yıl Türkiye hapishanelerinde tutsak edilen Karslı, 2000 yılında F tipi hapishanelere karşı başlatılan ölüm orucu direnişinde yer aldı ve 280 gün ölüm orucunda kaldı. Türkiye İnsan Hakları Vakfı tarafından hem fiziksel hem psikolojik rahatsızlıklarıyla ilgili tedavi gören Karslı'nın wernice korsakoff hastası olduğu ortaya çıktı.
2014 kasım ayında tahliye edilen Karslı, 2022 yılının ekim ayında Mersin'de hakkında yakalama kararı olduğu gerekçesiyle gözaltına alındı. Daha sonra İsviçre'ye gitmek isteyen Karslı, Hırvatistan polisleri tarafından gözaltına alındı; psikolojik ve fiziksel işkenceye uğradı. Serbest bırakıldıktan sonra 4 Ocak 2023 tarihinde İsviçre'nin İtalyan kantonu Ticino da mülteci kampına başvurdu. Ancak Hırvatistan'da parmak izi olduğu gerekçesiyle iki kez hakkında Hırvatistan'a iade kararı verildi.
SAĞLIK SORUNLARI OLMASINA RAĞMEN HAVALANDIRMASIZ HÜCREDE TUTULDU
Karslı'nın avukatı hem politik mülteci hem de ağır sağlık sorunları gerekçesiyle durumu Birleşmiş Milletler İşkenceyi Önleme Komisyonuna taşıyarak, iadeyi durdurma başvurusunda bulundu. Ancak 14 Ağustos 2023 tarihinde Luzern'de rutin olarak yine yabancılar şubesine çağrılan Karslı, gözaltına alındı. Üç gün ailesi ve avukatlarına haber verilmedi, tecrit uygulandı. Luzern'deki karakolda hastalığına rağmen havalandırması olmayan hücrede tutulan Karslı, kriz geçirdi. Bunun üzerine hapishaneye götürülen Karslı hakkında bilgi almak isteyenlere Göç İdaresi Türkiye'ye iade edileceği bilgisini verdi.
'GÖÇMEN VE MÜLTECİ SORUNU EMPERYALİSTLERİN SAVAŞLARI'
Üçüncü günün sonunda Cenevre Havaalanından Hırvatistan'a sınır dışı edilen Karslı, iade kararının askıya alınmasına rağmen deport edilmesine tepki gösterdi. Hırvatistan mülteci kampında tutulan Karslı, ETHA'ya maruz kaldığı hukuksuzlukları ve haksızlıkları anlattı. Yaşadıklarının kişisel bir mağduriyet değil siyasilere yönelik genel bir uygulama olduğunu belirten Karslı, Avrupa'nın son dönemdeki faşist ve ırkçı politikalarının bir sonucu olarak göçmen ve mültecilere Dublin Anlaşması bahane edilerek baskı ve faşizan politikalar uygulandığını söyledi. "İltica başvuruları nedensiz sebeplerle reddediliyor, bu kabul edilemez" diyen Karslı, şöyle devam etti: "Kendi iç savaş ve yoksulluk ortamlarına insanların geri itilmesi kabul edilemez. Göçmen ve mülteci sorununun asıl sebebi başını Avrupalı emperyalist kapitalist devletlerin çektiği dünyadaki savaş ve yoksulluk,
'TÜRKİYE'YE GÖNDERİLECEKSİN SÖZLERİYLE PSİKOLOJİK ŞİDDET UYGULADILAR'
"BM İşkenceyi Önleme Merkezine yaptığım itiraz ve başvurunun sonucu beklenmeden korsan bir şekilde Dublin Anlaşması gerekçesiyle deport edildim. Antidemokratik ve faşizan bir uygulamadır. Onlar da yaptıklarının meşruiyetinin olmadığının farkında, yasal bir zeminleri yok. Bunu bildikleri için böyle davranıp, tabutluk gibi havasız bir hücreye kapattılar. 'Türkiye'ye gönderileceksin' sözleriyle psikolojik şiddet uyguladılar."
Hırvatistan Zagreb deki kamp koşullarının kötü ve sağlıksız olduğunu Karslı, uygulamaların ise oldukça katı olduğunu da ekledi.