KADIN
İstanbul'da 8 Mart Gece Yürüyüşü'ne binlerce kadın katıldı
Taksim'de binlerce kadının katıldığı 17. Gece Yürüyüşü'ne polis saldırdı. Saldırıya rağmen meydanları terk etmeyen kadınlar, "Kadınların haklarından rahatsız olan, sesini kısmaya çalışan devlet, kimin devleti? Yılların mücadelesiyle kazandığımız haklardan vazgeçmeye hiç niyetimiz yok" dedi.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla bu yıl 17'incisi gerçekleştirilen gece yürüyüşü dolayısıyla İstiklal Caddesi ve caddeye çıkan tüm sokaklar bariyerlerle kapatıldı. Polis barikatını aşan kadınlar Fransız Konsolosluğu önünde biraraya geldi.
Aralarında HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, HDP Milletvekilleri Filiz Kerestecioğlu, Oya Ersoy'un da olduğu binlerce kadın "Kadınlar artık susmayacak", "Kadınların isyanı barikatı yıkacak", "Dünya yerinden oynar kadınlar özgür olsa", "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz" sloganları attı.
"Feminist isyan" pankartını açan kadınlar "Göçmen kadınlar yalnız değildir", "Trans kadınlar kadındır", "Dolapta zıkkımın kökü, sokakta isyan var" yazılı dövizler taşıdı.
Fransız Kültür Merkezi önünde toplanan ve yürümekte kararlı olan kadınlar polisin müdahalesi sonucu İstiklal Caddesi'nin ara sokaklarına zılgıtlar ve alkışlar eşliğinde dağıldı. Ara sokaklarda devam eden polisin saldırısında kimi kadınlar fenalık geçirerek bayıldı. Saldırı devam ederken polisin kadınlara sözlü saldırısı ve köpeklerle tehdit etmesi de dikkat çekti. Ara sokaklarda "Jin, jîyan, azadî" sloganları atan kadınlara yakın mesafeden gaz kullanılmasına kadınlar tepki gösterdi.
Polisin saldırısına rağmen Taksim'i sloganları ile inleten kadınlar, taşıdıkları pankart ve dövizleriyle "Geceleri de sokakları terk etmiyoruz" mesajı verdi. "Vardık, varız, var olacağız" diyen kadınlar yapılan saldırıyı bulundukları her yerden protesto ederek gece eğlencesinde alanlarda olacaklarını belirtti.
Eylem ara sokaklarda devam ederken kadınlar "8 Mart Yasaklanamaz" başlıklı basın bildirisi yayınladı.
Bildiride şu ifadelere yer verildi:
"8 Mart Dünya Kadınlar Günü. Çünkü 8 Mart tüm dünyada biz kadınların binler, on binler, milyonlar olup sokakları, meydanları doldurduğumuz, hayatı durdurduğumuz, haklarımız ve özgürlüğümüz için sesimizi yükselttiğimiz gün.
Çünkü feminist mücadelemizin geri dönüşü yok!
İstanbul'da, 2003'ten bu yana, yani 16 yıldır, kesintisiz bir şekilde, coşkuyla gerçekleştirdiğimiz 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü bu sene engellenmek isteniyor. Hâlbuki biz İstiklal'de bomba patladığı sene de yürüdük, İstiklal Caddesi'nin baştan aşağı inşaat çukurlarıyla dolu olduğunda da Olağanüstü Hâl koşulları altında da… Hiçbir durumda, biz kadınlar, 8 Mart'ta sokakları bırakmadık. Hatta yıllar geçtikçe 100'e yakın kadının başlattığı bu yürüyüş 40 binleri buldu, feminist isyanımız sokaklara sığmaz oldu.
Krizle başa çıkmaya mecbur edildiğimiz, yargı dâhil tüm kurumların içinin boşaltıldığı, demokrasinin varlığından dâhi söz etmenin mümkün olmadığı, sessizleştirilmiş bir ülkede kadınlar hayatlarına sahip çıkmasın istiyorlar. Haklarımızın gasp edilmeye çalışıldığını, eşitlik talebimizin susturulmaya çalışıldığını, bize itaatin öğütlendiğini görüyoruz. Her gün çeşitli biçimlerde şiddete uğrarken bize, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde evde oturun deniyor!
Soruyoruz: Bu toplumun yarısını oluşturan kadınların haklarından rahatsız olan, kadınların sesini kısmaya çalışan devlet, kimin devleti?
Bu isyandan, eşitlik talebimizden, daha özgür bir hayat tahayyülümüzden, kahkahamızdan, arzularımızdan, varoluşumuzdan, yılların mücadelesiyle kazandığımız haklardan ve 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü'müzden vazgeçmeye hiç niyetimiz yok. Haklı olduğumuzu biliyoruz. Hakkımız olduğunu biliyoruz.
Tüm kadınları 8 Mart gecesi İstiklal Caddesi'ni varlığımızla mora boyamaya, kalabalığımızdan güç bulmaya çağırıyoruz."