İstanbul Tabip Odası: Dr. Şeyhmus Gökalp serbest bırakılsın
Dr. Şeyhmus Gökalp'in bir itirafçı beyanına dayanılarak tutuklanmasının Türkiye'nin hukuki geleceği açısından kaygı verici olduğunu kaydeden İstanbul Tabip Odası, "iyi hekimlik" değerleriyle, antidemokratik uygulamalara karşı çıkan Gökalp ile meslek odalarının ve hekimliğin tehdit edildiğini belirtti.
İstanbul Tabip Odası, bir itirafçının beyanlarına dayanarak hukuksuz şekilde tutuklanan Türk Tabipler Birliği Yüksek Onur Kurulu üyesi Şeyhmus Gökalp'in yarın (10 Şubat) görülecek duruşması öncesi açıklama yaptı.
İstanbul Tabip Odası'nın Cağaloğlu binasında yapılan basın toplantısına, Türk Tabipler Birliği Genel Başkanı Şebnem Korur Fincancı, Raşit Tükel, Rukiye Eker Ömerlioğlu, Murat Ekmez ve Taner Gören katıldı.
Basın metnini okuyan Fincancı, hekimlikte mesleğin esasını "önce zarar vermeme ilkesi ve hastanın çıkarı"nın oluşturduğu gibi hukukta da "masumiyet karinesi ve tutuksuz yargılama"nın esas olduğunu hatırlattı.
FİNCANCI: TTB'YE VE HEKİMLERE GÖZDAĞI VERMEYE ÇALIŞIYORLAR
Gökalp'in hayatı boyunca "iyi hekimlik" değerleri ışığında ihtiyaç duyulan her alanda emek vermekten imtina etmediğini kaydeden Fincancı, şöyle devam etti: "Şeyhmus Gökalp'in tutuklanmasıyla, TTB'ye ve hekimlere gözdağı vermeye ve Sağlık Bakanlığı'nın pandemi sürecinde yaptığı vahim hataları ve sakladığı gerçekleri bütün yalınlığıyla ortaya koyan TTB yönetiminin cezalandırılmaya çalışıldığını herkes biliyor."
'TTB ÜYESİ OLMAK HEDEF OLMAYA YETİYOR'
Söz alan Raşit Tükel, "iyi hekimlik" değerlerini benimseyen Gökalp'ın, bununla birlikte antidemokratik uygulamalara da karşı çıktığını kaydetti. "Ülkemizde tutuklanmak çok kolay, bu da 'gizli tanık' beyanlarıyla oluyor" diyen Tükel, Türk Tabipler Birliği'nin üyesi olmanın bu durumda hedef haline gelmeyi kolaylaştırdığının altını çizdi. Delil niteliği taşımayan suçlamalarla tutuklanan Gökalp'in derhal tahliyesini isteyen Tükel, mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti.
'EN ÖNEMLİ GÖREVLERİMİZ ARASINDA HALK SAĞLIĞINI KORUMAK GELİYOR'
Hekimliğin en önemli görevleri arasında halk sağlığını korumak olduğunun altını çizen Rukiye Eker Ömerlioğlu, "Onun için halk sağlığını tehdit eden her konuda söz söyleriz; savaşa karşı, çevre katliamlarına karşı... Bu tabi ki onları öfkelendiriyor, bizi kriminalize etmeye çalışıyorlar. Şeyhmus arkadaşa yapılan da bu amacı taşıyor" dedi.
'TÜRKİYE'NİN GELECEĞİ AÇISINDAN KAYGI VERİCİ'
Taner Gören de haksız ve hukuksuz şekilde yargılanan Şeyhmus Gökalp'in tutukluluğuyla Türkiye'nin geleceği açısından oluşan tehlikeye dikkat çekti ve "Hukukun cezalandırma, intikam alma ya sindirme aracı haline gelmesinin bir örneği olarak bizi çok kaygılandırıyor."
'MÜCADELEMİZİ GERİLETEMEYECEK'
Şeyhmus Gökal'in bir an önce serbest bırakılmasının altını çizen Murat Ekmez ise şu ifadeleri kullandı: "Çünkü bu anlamsız tutuklama halk sağlığı için mücadele eden meslek örgütümüz için hiçbir anlam taşımıyor. Pandemi öncesinde de toplum sağlığı için çalıştık, çalışmaya devam ediyoruz. Bütün bu saldırılar toplum sağlığı ve iyi hekimlik değerlerini, mücadelemizi geriletemeyecek."