İşçi Emekçi Birliği: Yeni 15-16 Haziranlar yaratalım

İşçi ve emekçilerin yaşadığı tüm sorunların çözümünün örgütlenmek ve birlikte mücadele etmek olduğunu 15-16 Haziran büyük işçi direnişinin gösterdiğini vurgulayan İşçi Emekçi Birliği, yeni 15-16 Haziranlar yaratmak için bir adım ileri çıkmak gerektiğini kaydetti. 

15-16 Haziranın 53. yıldönümünde İşçi Emekçi Birliğinin çağrısıyla Kadıköy İskele Meydanında direnen işçiler söz aldı, işçi sınıfının kurtuluşunun yine işçinin kendi eseri olacağının altını çizdi. 

"15-16 Haziranlar için ileri. İşçi sınıfının kurtuluşu kendi eseri olacaktır" pankartının açıldığı eyleme İEB bileşenlerini yanı sıra çok sayıda siyasi parti, demokratik kitle örgütü ve direnen işçiler katıldı. 

Eylemde sık sık, "Hak verilmez alınır", "Yaşasın işçilerin birliği hakların kardeşliği", "Yaşasın 15-16 Haziran direnişimiz", "Kahrolsun ücretli kölelik düzeni", "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz" sloganları atıldı. 

ATAN: ÖĞRENDİM Kİ KURTULUŞ BİZ İŞÇİLERİN ELİNDE
Eylemde, direnen işçiler söz aldı. İBB iştiraki Ağaç A.Ş.'nin Yenikapı Şantiyesinde Satılmış Teke başta olmak üzere şeflerin işkencesine uğrayan, işkenceyi teşhir ettiği için hakları gasp edilerek işten atılan, üyesi olduğu BTO-SEN'in sahip çıkmadığı Bilal Atan, direnişini hatırlattı. Atan, "7 ay boyunca İBB önünde direndik şu an görüşmeler oluyor. Bu yaşadıklarımın sebebi sendikalı ve örgütlü mücadele verme isteğimdendir fakat üyesi olduğum sendika bana gereken desteği vermedi. Bu yaşadıklarım bana tecrübe ve ders oldu Sınıf bilinci oldu. İşçi emekçi Birliği sayesinde köle olmadığımı işçi olduğumu sınıfımın olduğunu öğrendim kurtuluş biz işçilerin elinde olduğunu. İşçilerin birliği sermayeyi yenecek. Yaşasın sınıf dayanışması. Direne direne kazanacağız" dedi. 

'TOPYEKUN SALDIRILARA KARŞI TOPYEKUN DİRENİŞ ÖRGÜTLENMELİ'
Basın metnini okuyan Aydın Yiğit, 15-Haziran direnişini hatırlattı. İşçi ve emekçilerin mücadelesinin engellenmek, kazanılmış hakları gasp edilmek için sermaye sınıfı ve hizmetindeki AP ve CHP'nin harekete geçtiğini belirtti. İşçilerin 2 gün boyunca sokağa akın ettiğini, 3 işçinin ölümsüzleştiğini kaydeden Yiğit, "Temel hak ve özgürlüklerimizi kısıtlayan uygulamalara her gün yenilerini ekliyorlar. Düzenin yasaları, anayasasını hiçe sayan uygulamaları artırıyorlar. Düzenin içinde bulunduğu krizi bu saldırılarla milyonlara yıkarak aşmaya çalışıyorlar. Sermaye düzeni ve onun hizmetindeki AKP iktidarının topyekûn saldırılarına karşı tek seçenek topyekün direnişi örgütlemektir" dedi.

'15-16 HAZİRAN YOL GÖSTERİYOR'
Toplumsal sorunlar sandıkla, beklemeyle, şükretmeyle değil sokakta mücadele ile çözüleceğinin altını çizen Yiğit,  15-16 Haziran direnişinin yaşanan tüm sorunların çözümü için yol gösterdiğini vurguladı. Yiğit, "Bizleri köleleştiren bu düzen sermayenin çıkarlarını korumaktan başka bir iş yapmaz. Bu düzenin tüm kurumları da sermaye sınıfına hizmet etmekten, milyonları onlar adına baskı ve denetim altında tutmaktan başka bir misyonla hareket etmez. İşçi sınıfı örgütlü bir güç olarak kapitalistlerin ve onların düzeninin karşısına çıkmadığı müddetçe sorunlarımızı çözemeyeceğimiz açıktır. Şanlı 15-16 Haziran direnişi yaşadığımız tüm sorunların çözüm yolunun mücadele etmek ve direnmekten geçtiğini göstermiştir. Yapmamız gereken de yeni 15-16 Haziranlar yaratmak için fabrikalarda ve her yerde örgütlenmek, düzene karşı devrim mücadelesini büyütmektir. Şanlı direnişin mecliste geçen yasaları dahi parçalayıp çöpe attığı gibi sermayenin tüm saldırılarını parçalamanın ve işçi sınıfının iktidarını kurmanın yolu buradan geçmektedir" ifadelerini kullandı. 

'SÖMÜRÜ VE BASKIDAN KURTULUŞUMUZU BİZE KİMSE VERMEYECEK'
İşçi ve emekçileri, ezilen ve sömürülen kesimleri kapitalist sömürü düzenine karşı şanlı 15-16 Haziran direnişi ruhuyla mücadeleye çağıran Yiğit, şöyle devam etti: "Çözüm işçi sınıfının örgütlü birliğinde ve mücadelesindedir. Bu bilinçle fabrikalarımızda, mahallelerimizde örgütlenerek geleceğimizi birlikte kazanmaya, şanlı direnişin 53. yıldönümünde sesimizi, taleplerimizi, mücadele azmimizi birlikte haykırmaya çağırıyoruz. Sömürü ve baskıdan kurtuluşumuzu kimse bize vermeyecektir, bizlerin kurtuluşu ancak kendi eserimiz olacaktır."

Eylem sloganlarla sona erdi.