25 Kasım 2024 Pazartesi

İranlı avukatlar: Yönetimi geri almaya geldik

Rojhilat ve İran'da eylemler devam ederken, İranlı avukatlar bildiri yayınlayarak "Yönetimi beceriksiz yöneticilerden geri almaya geldik" dedi. Bu arada İran İnsan Hakları Örgütü, faşist molla rejiminin halka yönelik saldırısında 40'ı çocuk en az 277 kişinin katledildiğini açıkladı.

İran'da Kürt kadın Jîna Mahsa Amini'nin rejim güçleri tarafından katledilmesinin ardından başlayan eylemler 49'uncu gününde devam ediyor.

İranlı hukukçular ülkedeki gelişmelere ilişkin bildiri yayınladı. Bildiride, dini lider Hamaney'in otokratik yönetim sistemini hatırlatan hukukçular, "Her türlü yasanın meşruiyeti kamu iradesine ve rızasına bağlıdır. İranlılar İslam Cumhuriyetini istemiyor ve kimsenin halk adına karar verme hakkı yoktur" dedi.

Yönetimi almaya geldiklerini vurgulayan hukukçular şunları kaydetti: "Rejim güçleri kendilerini ‘Allah'ın temsilcisi' olarak görüyor. Bu düşünce halkın iradesini gasp ediyor. Hükümetin gayrimeşru iradesine, kararlarına ve yasalarına karşı çıkmak halkın hakkıdır. Şu anki en büyük endişemiz özgürlük ve yargı adaletidir. Yönetimi bu ırkçı ve beceriksiz yöneticilerden geri almaya geldik. Tüm avukatları sokaklarda katledilen halklarımızı savunmaya çağırıyoruz. Rejimin suistimal ve ihlallerine karşı halkımızı savunmak görevimizdir. Herkesi bu sorumluluğu almaya davet ediyoruz."

İRAN'DA 40'I ÇOCUK, 277 KİŞİ KATLEDİLDİ
İran'da süren halk isyanında rejim güçlerinin saldırısında 40'ı çocuk, en az 277 kişi katledildi. İran İnsan Hakları Örgütü (IHRNGO) tarafından yapılan açıklamada, tutsakların durumu ve ölüm cezaları da dahil olmak üzere isyana katılanlara ağır cezalar verilmesine tepki gösterdi.

IHRNGO Direktörü Mahmood Amiry-Moghaddam, "İslam Cumhuriyeti, insanların yasal taleplerini kabul etmek yerine baskıcı önlemler ve göstermelik duruşmalarıyla sıkı bir kontrol mekanizması kuruyor. Suçlamaların ve cezaların hiçbir hukuki geçerliliği yok ve tek amaçları daha fazla şiddet uygulamak, toplumsal korku yaratmak" dedi.

IHRNGO, faşist molla rejiminin katliamları ve halka yönelik saldırılarına ilişkin gerçek verilere internet kesintileri nedeniyle ulaşmakta zorlandıklarını belirterek, can kayıplarının daha yüksek olabileceğine işaret etti.