İpek Er ailesinin avukatları: İçi boşaltılmış savunma hakkından bahsedilemez

Musa Orhan'ın avukatlarının mesleği etik ve ilkelere aykırı olarak hareket etmesine ve sosyal medyada "cadı avı"na çıkmasına yönelik gelen tepkiler sonucu "savunma hakkını savundukları için linç edildikleri" iddiasına dair İpek Er ailesinin avukatları açıklama yaptı. Orhan'ın avukatlarının duruşmalarda meslek etiği ve ilkelerini yok saydığının altını çizen avukatlar, "İçi boşaltılmış savunma hakkından bahsedilemez" dedi. 

İpek Er ailesinin avukatları, günlerdir sosyal medyada gerçeğe aykırı yayılan bilgi/haberler ve yargılama sürecini olumsuz etiketlemeye çalışan kişilerden kaynaklı açıklama yaptı. 

Batman'da İpek Er'e günlerce sistematik cinsel istismarda bulunun ve intihara sürükleyerek ölümüne sebep olan uzman çavuş Musa Orhan'ın avukatı, sosyal medyada "cadı avı"na çıkmış Orhan'ın tutuksuz yargılanmasına tepki gösterenler hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Öte yandan Orhan'ın tutuklanmamasına karşı çıkan çok sayıda kişi de "terörist" ilan edilmişti. 

Orhan'ın avukatının "savunma hakkı" adı altında Orhan'ı aklamaya çalışması yönelik tepkiler, sanık avukatları tarafından "mesleğini icra ettiği için" hedef gösterildiklerini ve toplumsal lince maruz kaldıkları iddia etmişti. 

Konuya ilişkin Er ailesinin avukatları yaptıkları açıklamada, "Önemle belirtmek gerekir ki savunma hakkının kutsallığı tartışılmaz bir husustur. Savunma hakkı bir toplumda adaletin tesisi için gereken en önemli unsurdur. Savunma hakkına yapılan bireysel/toplumsal/devletsel müdahaleler kabul edilemez ve hiçbir avukat müvekkili üzerinden hedef gösterilip kriminalize edilemez" denildi. 

'İÇİ BOŞALTILMIŞ SAVUNMA HAKKINDAN BAHSEDİLEMEZ'
Tüm bunlarla birlikte avukatlık mesleğinin belli mesleki ve etik ilkeler çerçevesinde icra edilmesi gerektiğine de dikkat çekilen açıklamada, bu ilklere riayet edilmeksizin, içi boşaltılmış bir savunma hakkından bahsedilmesinin ise ancak kavramlar arkasına saklanmak olduğu belirtildi. 

'ORHAN'IN AVUKATLARI MESLEKİ ETİK VE İLKEYİ YOK SAYDIĞI DURUMLAR YAŞANDI'
Orhan'ın avukatlarının herhangi bir mesleki ve etik ilkeye riayet etmediği ve yok saydığı durumların meydana geldiğinin altını çizen İpek Er ailesinin avukatlarının açıklaması şöyle devam etti: "Sanık müdafileri duruşma salonunda ve dışında sürekli olarak İpek Er'e, annesine, babasına, kardeşlerine hakaret etmişlerdir. Bölge halkına ağza alınmayacak sözler söylemiş, bölgedeki bütün genç kadınlara hakaretlerde bulunmuş, genç kızların para karşılığı satıldığını iddia etmiş, kendini sanığın abisi edasıyla tanıtıp onun yerine geçip ifade vermişlerdir. 

'SOSYAL MEDYAYI EKONOMİK BİR ÇIKAR ELDE ETMEK İÇİN KULLANMAYA BAŞLADILAR'
Ayrıca her seferinde müşteki vekillerine hakaretler etmiş, mahkeme heyetine karşı 'dağdan gelen talimatla' hareket edip tarafsız ve bağımsız olmadıkları iddiasında bulunmuş, soruşturma aşamasında dosyadaki delilleri gazeteci kisvesi altındaki kişilere servis etmiş, toplumsal algı yaratmaya çalışmışlardır. Son olarak ise sosyal medyada cinsel saldırı dosyalarında hassasiyeti bulunan kişiler üzerinde baskı yaratarak burayı ekonomik bir çıkar elde etmek için kullanma yoluna gitmişlerdir. 

Tüm bu hususlarda sanık müdafileri hakkında suç duyurularında bulunulmuştur. 

'AVUKATLIK MESLEĞİNİN ETİK İLKELERİYLE BAĞDAŞMIYOR'
Bu anlamda bir süredir sanık müdafilerinin sosyal medya platformları üzerinden gerçek olmayan mağduriyetler yaratmalarının ve bazı hukukçular tarafından da 'savunma hakkının kutsallığı' üzerinden desteklenmelerinin avukatlık mesleğinin etik ilkeleri ile bağdaşmadığını belirtmek isteriz. 

Müvekkilini savunmak adı altında meslek etiğini ve onurunu ayaklar altına alan sanık müdafilerinin savunma hakkını özünü hatırlatır bu çerçevede yargısal ve toplumsal bir sürecin yürütülmesini temenni ederiz.