İnşaat işçisi, Yeşilköy Sahra Hastanesi'nde çalışırken koronaya yakalandı
Korona salgınına karşı Rönesans Medikal İnşaat tarafından inşa edilen Yeşilköy Sahra Hastanesi'nde çalışan işçilerden M.A.Ş., hiçbir önlem alınmadığı için koronaya yakalandı. "Dertleri işi erken bitirmek" diyen işçi, kalabalık yemekhanelerde yemek yenildiğini, kalabalık ortamlarda kalındığını aktardı. M.A.Ş., yetkililer hakkında dava açacağını belirtti.
Koronavirüsü (Covid-19) salgını nedeniyle AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İstanbul'da Sancaktepe Prof. Dr. Feriha Öz ve Atatürk Havalimanı alanında Yeşilköy Prof. Dr. Murat Dilmener (Yeşilköy Sahra Hastanesi) yapılacağını açıkladı.
YEMEKLERDE KURT ÇIKMASI, İNSANLIK DIŞI ÇALIŞMA KOŞULLARI
6 Nisan'da yapımına başlayan hastanelerin ihaleleri, İstanbul başta olmak üzere birçok ilde şehir hastanelerinin ihalelerinde olduğu gibi Rönesans Holding'e bağlı Rönesans Medikal İnşaat'a verildi.
Rönesans Holding, özellikle hastane inşaatlarında kötü çalışma koşulları ile sık sık gündeme geliyor. İstanbul Başakşehir'de yapılan İkitelli Şehir Hastanesi'nde işçilere verilen yemeklerde kurt çıkmıştı. İşçiler, yemeklerinde kurt çıkmasına ve kötü barınma koşullarına karşı iş bırakmıştı.
AKP DÖNEMİNDE SERVETİNİ KATLADI, ZENGİNLER LİSTESİNDE
AKP döneminde aldığı ihalelerle servetini katlayan Rönesans Holdig'in patronu Erman Ilıcak, 3 milyar 200 milyon dolarlık serveti 2019 yılında Türkiye'nin en zenginleri listesinde ikinci sırada yer aldı.
Rönesans Holding tarafından yapılan Yeşilköy Sahra Hastanesi'nde çalışan işçiler, korana salgını ile yüz yüze bırakıldı, hiç bir önlem alınmadı. Yeşilköy Sahra Hastanesi, 20 Mayısta da 30 işçinin korona testinin pozitif çıkması ve işçileri hastaneye göndermek yerine konteynerlerde tutulmasıyla gündeme gelmişti.
İnşaat işçisi M.A.Ş., hastane şantiyesinde çalışmak için başvuru yaptı. Ş., korona salgınıyla mücadele amacıyla kurulan hastanede koronaya yakalandı.
ETHA'ya konuşan M.A.Ş., şunları söyledi: "Yeşilköy Sahra Hastanesi'nde çalışmak için başvuru yapmaya gittim. Korona var, önlem alınıyordu diye düşünüyordum ama daha ilk karşılaştığım görüntüyle şaşkına uğradım. İş başvurusu yapanlar sıraya girmiş, hiçbir önlem yok, sosyal mesafe yok. Sırada olanları uyarması için bir görevli de yok. Sanki hiç korona salgını yokmuş da, insanlar ölmemiş gibi yaklaşılıyordu."
M.A.Ş., sağlık kontrolünün hastanede değil, bir alanda bulunan mobil araçta ve çok uygun olmayan koşullarda yapıldığını söyledi.
*İşçiler sağlık taraması için sırada bekliyor
İşe başladıktan sonra aynı koşullarda çalıştırıldıklarını aktaran Ş., "Amaçları bir an önce işin bitmesi olduğu için çalıştığımız sırada da herhangi bir önlem alınmıyordu. Küçük bir yemekhanede 5-6 masanın olduğu yerde kalabalık bir şekilde yemek yedik. Yemek sıraları yine kalabalık oluyordu. Salgından korunmamız için sadece bir masanın üzerine konulan bir dezenfektan vardı. Onun dışında alınan herhangi bir önlem yoktu. Kişisel olarak kendimizi korumaya çalıştık ama çok mümkün olmadı. Ben yemek sıralarına girmemek için sıra bittikten sonra gidip yemeğimi alıyordum."
Aynı yerde elektrik işlerini yapan bir grup işçide korona çıktığını öğrendiklerini aktaran Ş., "Bir grup elektrikçi arkadaş vardı. Bir gün baktık yoklar. Bir süre sonra biri geldi, 'neredeydiniz' diye sorduk. '10 kişiydik, 9 kişinin testi pozitif çıktı, sadece benim testi negatif çıktı. Ben de çalışmaya geldim' dedi. Sonuçta bu işçiler birlikte çalışan işçiler. Biz o işçiden uzak durarak kendimizi korumaya çalıştık."
Bu 9 işçinin dışında memleketlerine gönderilen 2 işçide daha korona olduğunu bildiklerini aktaran Ş., "Daha çok kişide olduğunu düşünüyoruz ama bize verilen net bir bilgi yoktu. Ama şantiye sık sık ambulanslar girip çıkıyordu, onun da iş kazalarından dolayı olduğunu söylüyorlardı."
'YURT ODALARI DA ŞANTİYE ORTAMINDAN FARKLI DEĞİLDİ'
İşe başladıktan sonra ailesine bulaşmasın diye evine gitmediğini kaydeden Ş., kalmaları için Beylikdüzü ve Avcılar gibi yerlerde KYK yurtlarının ayarlandığını söyledi. Ş., yurtlardaki durumun da şantiye ortamından farklı olmadığını belirterek, "Yurtlarda, 4-6-8 ve daha fazla kişinin kaldığı odalar vardı. Buralarda da hem salgın hem de temizlik konusunda alınan önlemler yoktu" dedi.
'İŞ BİTTİ TEST YAPTIM, POZİTİF ÇIKTI'
Ş., henüz çalışırken kendini iyi hissetmediği için Beylikdüzü Devlet Hastanesi'ne gittiğini ve soğuk algınlığı teşhisi ile evine gönderildiğini söyledi. Ş., "4 gün sonra çalıştığım iş bitti, ailemin yanına gitmeden emin olmak istedim. Yine Beylikdüzü Devlet Hastanesi'ne gittim. Çalıştığım koşulları anlattım, hala düzelmediğimi ve test yaptırmak istediğimi söyledim. 23 Mayıs'ta test yaptırdım, 25 Mayıs'ta test sonucunu aldım. Testin sonucu pozitif çıktı. E-Nabız uygulamasında da test sonucu yer aldı. İlçe Sağlık Müdürlüğü'nden bana ulaştılar 'bulunduğunuz yerden ayrılmayın' diyerek, ilaç getirdiler. 14 gün karantina uygulandı."
İnşaat işçisi M.A.Ş., ikinci testi yaptırmaya gittiğinde doktorun, "Senin gibi bir kişi daha geldi, ayna şeyleri anlattı. Neden böyle yapıyorlar, anlamıyorum. Pandemi hastanesi yapıyorlar ama işçiler için önlem almıyorlar" dediğini aktardı.
'ÇALIŞMAYA MECBUR KALDIK'
"Koşulları gördüm ama işe başlamaktan başka şansım yoktu" diyen M.A.Ş., "Mecbur kaldık orada ve o koşullarda çalışmaya. Yeter ki bir yerde çalışalım diyorduk. Başka bir yerde iş olsaydı ya da ekonomik anlamda destek olsaydı çalışmazdık" dedi.
Koronayı atlattığını ancak hastalığın etkisini sürdürdüğünü ifade eden M.A.Ş., hala nefes almakta zorlandığını ve kendisini bitkin hissettiğini söyledi.
'DAVA AÇACAĞIM...'
Yeşilköy Sahra Hastanesi şantiyesinde en az 2 bin işçinin çalıştığını kaydeden M.A.Ş., işçilerin yaşamlarını tehlikede olduğunu belirterek, "Göz göre göre hayatımız tehlikeye atıldı. Hukuki anlamda mücadelemi vereceğim, dava açacağım" dedi.